Her yalan gibi unut
gözlerini kırpıştırıp doğruldu. ıslanmış kirpiklerini avucuyla silip odadan çıktı.
mutfağa gidip çayın altını kapattı iştahı falan kalmamıştı. Salona gidip yerde yatan köpeğin yanına uzandı. düşüncelerini serbest bıraktı. Hepsi bir hayalet gibi etrafını sarıp göz yaşlarını serbest bırakmasını sağladı.
Dört gün önce ölen arkadaşı,Hanzarla aynı evde iki gün geçirmesi, karşısında nerdeyse çıplak yatması, az önce dudaklarını teninde hissetmesi.
Sanırım bu son nokta olmuştu. göz yaşlarını dahi silemeden hızla ayağa kalktı. Üstündeki sweatshirt'ün boğazını geliştirmeye başladı. Nefes alamıyor git gide fenalaşıyordu. Hızlı ama kesik kesik nefesleri canını yakıyor kalbinin acıtıyordu.
hak etmediği acıya mağruz kalıyor katlanmaya çalışıyordu.
Hızla cama doğru yürüdü ve camı aralayıp kafasını dışarı uzattı. Dört gündür ilaçlarını kullanmıyor daha kötü hale geliyordu.
Hanzar uyumak yerine şehre dönmek için duş alıp banyodan çıkmıştı. odadan çıkıp salona doğru yürüdü. camın orda başını sarkıtmış kesik kesik nefes alan Lavini görünce hızla yanına doğru yürüdü.
Kolunu tutup kendine doğru çevirdi. Nefes almaya çalıştığını görünce kaşlarını çatıp araba anahtarlarını eline aldı ve Lavini kapıya doğru hafif itti.
"Hastaneye gidiyoruz ordanda şehre döncez"
Lavin hanzarın cümlesiyle kafasını iki yana sallayıp köpeği gösterdi. Hanzar inanmazca Lavine baksada hala nefes almaya çalıştığını görünce köpeği kucağına alıp evden çıktılar.
Hanzar köpeği arka koltuğa koyarken Lavine ön koltuğa binmesi için işaret verdi. Ardından kendi de binip arabayı topraklı yoldan çıkardı. Hava ne kadar soğuk olsada hanzarın açtığı klima sayesinde araba ısınmıştı lâkin Lavin hala nefes darlığı çekiyordu. Kendi tarafından Lavinin camını indirdi. Lavin ona minnetle bakıp başını açılan camdan çıkardı.
Derin derin nefesler alıp başını kapıya yasladı ve gözlerini kapattı.
Hanzar akan yolda arada Lavine bakıyor ardından önüne dönüyordu.
Hastaneye geldiklerinde arabanın arka camlarını hava girecek şekilde açık bırakıp arabadan indi ve Lavinin inmesini bekledi.
Lavinde arka koltukdaki köpeğe tebessüm edip araba önünde onu bekleyen hanzarın yanına gitti. Beraber hastaneye girdiler.
hemşire Lavinin hava kabındaki bitmiş ilacı
Çıkarıp ağzından maskesini aldı. ardından Lavine dönüp küçük bir tebessümle "geçmiş olsun" diyip odadan ayrıldı. Lavin yattığı yerden doğrulup memnunca derin bı nefes aldı. Odanın çıkışına doğru yürüdü ve kendini hastanenin beyaz koridoruna attı. ardından hastanenin çıkışına doğru ilerleyip araba kaputuna yaslı bı şekilde sigara içen hanzara doğru ile yürüdü.
Hanzar ona doğru gelen lavinle sigarasını söndürüp ellerini cebine soktu "daha iyi misin" Lavin hanzarın çatık kaşlarıyla sorduğu soruya tebessümle başını salladı.
Hanzar bişey demeden arabaya binerken lavinde onu takip etti.
Hanzar köpek için açtığı camları kapatırken Lavinin camını da kapattı. Köpek arabanın içinde huysuzca havlarken Hanzar çatık kaşlarıyla aynadan tuhaf sesler çıkaran köpeğe baktı. Lavin ikisinede sessiz sessiz gülerken Hanzar arabayı hastsheden çıkardı. 7 saat süren yolculuğun ardından Hanzar Lavini evinin önünde durdu.
Lavin heyecandan atan kalbini umursamamaya çalışıp
"her şey için teşekkür ederim" dedi.
Hanzar Lavine dönüp başını sallarken yol boyu huysuzca ses çıkaran köpek yine havladı. Lavin arabadan inip arka kapıdan köpeği alırken hanzar aynadan izledi.
yavruyu kucağına yerleştirdi ve kapıyı kapattı. Ardından siyah camların ardındaki Hanzara el sallayıp evin bahçesine doğru yürüdü.
Hanzar uyku mahruru gözlerini avuşturup saate baktı. 17:03 olduğunu görünce hızla fabrikaya doğru yola koyuldu.Yolda melihe ve diğerlerine oraya gelmeleri için mesaj attı.
Kısa oldu ama vaktim olmuyor iyi okumalar :))
