《FİNAL》Yalancı Yalancı 'Sana Kimse İnanmaz'

➡️13

Instagramda iki adet bana bir sen çekilişi ile geleceğim. Takibe başlayın ve bekleyin beni ❤️ hesap: didemoztepe

"Furkan." Kapının yumruklanmasıyla gözlerimi açıp, bir kaç saniye bekledim yatakta.

"Furkan ya! Of." Öykü müydü lan o?

Yataktan koşarak kalkıp, kenarındaki komodine ayak serçe parmağımla selam verdikten sonra, bir yandan da ayağımı tutmak suretiyle zıplayarak açmaya gittim kapıyı. Evet, gelen Öykü'ydü. Sırılsıklam sarhoş bir Öykü. Cidden, sırılsıklam yalnız.

"Yağmur yağıyor, alsana içeri beni ya." diyerek düştü üstüme. Yağmur falan yoktu. Allah bilir nerde ıslanmıştı?

"Ne zaman geldin sen ya?"

"Nerdeydim ki ben?" Oldu canım, seni şöyle alalım.

"Neyse." dedim, kaldırıp banyoya götürmeye uğraşırken. "Ayıldıktan sonra anlatırsın."

"Hayır ya. İstemiyorum."

"Islaksin zaten. Ayıl da üzerini çıkart."

"Sen çıkartsana." Yapma Öykü gece gece. Tövbe de.

Kalkmayınca kucağıma aldım, banyoya götürmek için. Suyun içine düşmüş olmalıydı ve bu da demekti ki, üzerindeki her şey ıslak. Ölsem çıkartmazdim ben onları.

Banyoya sokup da, ellerimi çekip onu bırakacağım sırada "İyi ki varsın be Furkan." dedi ve yapıştı mı bu benim dudaklarıma. Vallahi de yapıştı. Öptü. Benim aylardır yapamadığım şeyi pat diye yapıverdi. Geriye çekildiğinde gözleri kapalıydı. Kendimi geriye atıp, karşısına oturdum, çoktan sızmış olan Öykü'nün. Onu ayıltmadan önce, benim gelmem lazımdı kendime.

Kafamı bir kaç kere fayansa vurup, kendime, kendimde olduğumu kanıtladıktan sonra, Öykü'nün ayılması için suyu açtım.

"Lan! Yine mi ya? Vicdansız! Hata bende ki sana geliyorum." İyi iyi. Ayılıyordu yavaş yavaş. Kendine gelip de suyu kapattığında "Sırılsıklam oldum Furkan ya." diye söylenip yandaki havluya sarıldı. "Çıkar mısın, yoksa yanında soyunayım mı?" Gözünü seveyim dur kızım ya, kalbime indireceksin bugün.

"Kıyafet bulayım ben sana." Evet, evde onun için de kıyafet vardı. Ne olmuş?

Kıyafetlerini giyerek salona geldiğinde, "Pijama verdiğinde göre, bu gece beni misafir edeceksin mi demek oluyor?" diye sordu gülerek.

"Saat gecenin üçü. Başka nereye gitmeyi düşünüyorsun acaba? Ha Ayrıca, ben ıslatmadım seni, zaten sırılsıklamdın. Ayıl da üzerini değiştir, hasta olma diye soktum banyoya."

"Hadi ya? Yağmur mu yağıyor ki?" Yine gülüyordu. Ayılmamıștı tam olarak. Ve neler yaptığını da hatırlamıyordu. Zaten hatırlasa yemin ederim ki gebertirdi beni. Tamam, ben öptüm, sen niye karşılık veriyorsun diye sorsa ne cevap verecektim bir gay arkadaşı olarak?

Uyuklamaya başladığını görünce "Yatağa, sana zahmet." diyerek kaldırdım onu. Bugün, bir kere daha yaklaşamazsak sevinirdim.

"Uyurdum ben orda ya." dediğinde, sesi çoktan uyumuş gibi geliyordu. Bir yandan yatağa yatmak üzereyken, bir yandan da "Yıkadın mı lan bu örtüleri sen?" diye sordu. "Malum, en son bi çocuk çıkıyordu evinden." Yok. Kesin böyle ya kalpten ya da kalp kırıklığından öleceğim ben.

"He, yıkadım." diyerek yatağa ittim ve üzerini örttüm sinirle.

"Ne var ya? Bir şey mi dedim?" Cevabımı beklemeden dalmisti uykuya. Verecek cevabım da yoktu zaten. Ne demişti ki kız? Haklıydı. Yok yok. Karar verdim, kendimi öldürüp gideceğim ben öteki tarafa. Bu mallıkla bana o müstehak.