Uncertainty - KookMin [✓]

Bölüm 20; Casus Vampir

Hu hu, ben geldimmm. Diğer bölümlere göre daha uzun bir bölümle karşınızdayım. +170 oy ve +385 yorum istiyorum. Yarın görüşürüz canlarım ♥️
☄️

Ağlamaklı bir ifade yüzümde yer edinmeyi sürdürürken kıpkırmızı olan suratıma bakıp mırıldandım. 

"Hangi cesaretle böyle bir şey yaptın, Jimin?" 

Kendime sorduğum bu soruyla kalbim hala hızlı atmaya devam ederken kendimi banyoya kilitlemiş ve aynadan kendime bakmayı kesip alt dudağımı ısırırken endişeli bir yüz ifadesi takınıp ıslak pembe saçlarımı kurulamaya başlamıştım.

Kendime gelmek istercesine derin nefesler alıp verirken üstümdeki bornozu yavaşça çıkarmış ve Jungkook'un bana verdiği iç çamaşırına bakıp utançla bakışlarımı kaçırıp bacaklarımdan geçirirken fısıldamıştım.

"Sadece önceden benimle dalga geçenlerin aksine bana böyle güzel yaklaşması beni mutlu etti, bu yüzden onun yanağına masum, çok masum bir öpücük bırakmak istedim. Bu... bu sadece teşekkür amaçlıydı." dedikten sonra bu düşünceme başımı sallayıp üstümü giyinmeye devam ettim. 

Üstüme gri tişört altıma ise gri renkteki alt pijamamı giydikten sonra ellerimi saçlarıma atıp dağınık olan saçlarımı normal bir şekle sokmaya çalışırken kırmızılığı biraz da olsa azalmış yüzüme bakmıştım.

Alt dudağımı ısırmayı bırakarak yüzüme minik bir gülümseme eklediğimde son bir kez daha derin bir nefes alıp verdim ve kilitlediğim kapıyı açarken etrafa baktım.

Kimsenin görünmemesi benim işime gelirken sakince kendimi dışarı atıp aşağı kata inerken hizmetçi vampirlerden biriyle göz göze gelirken ona bakıp gülümsedim yalandan.

Kahverengi saçları, soluk ten rengi ve kırmızı gözleri benim rahatsız olmamı sağlarken boğazımı temizleyip önüme döndüm.

Aniden beynimde hissettiğim acıyla bedenim titremeye başladığında, titreyen bacaklarımla aşağı kata inerken elimle acıyı hisseden başımı tutup hafızamda canlanan bazı kesitler gördüğümde, o görüntülere dikkat kesilmek istercesine gözlerimi daha sıkı kapattım. 

Odama çıkarken Jungkook yanımda yoktu ve hava çoktan kapanmıştı. Karanlık ve boş olan odamın kapısından girip kapıyı kapatacağım sırada beni engellemiş ve daha sonra da soğuk iri elini boynuma dolayıp nefesimin kesilmesine neden olurken boğazımı sıkmış ve sesini duyamadığım bir şeyler fısıldamıştı.

Sanki az önceden beri nefesimi tutuyormuş gibi  derin bir nefes alıp gözlerimi açtığımda Jungkook'un elleri omuzlarımdaydı. Yüzüme endişeyle bakıp beni sarsarken kendime geldiğimi fark ettiğinde elleri omuzlarımdan yanaklarıma ulaşmış ve soğuk parmak uçları enseme değerken sesindeki endişeyi saklayamadan konuşmuştu.