Bölüm 30; Aynı Yerde Farklı İzler

7.7K 990 1.4K
                                    

Oylar düşüyor gibi hissediyorum bu yüzden oyu biraz arttıracağım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Oylar düşüyor gibi hissediyorum bu yüzden oyu biraz arttıracağım. Anlayışla karşılayın lütfen. Okuyup oy vermeyen hâlâ birçok kişi varmış gibi hissediyorum.

+210 oy +500 yorum.

Sınırlar geçildiğinde görüşürüz.
☄️

YAZARDAN

Kim Namjoon birkaç dakika sessiz kaldıktan sonra boş odada kahkaha sesi yankılandığında Jimin başını şaşkınlıkla Jungkook'un göğsünden kaldırıp ona dikkatle bakmaya başladı. Kahkahalarla gülmesi yavaşça durduğunda gözünden süzülen yaşlarla yaşadıkları ona ağır gelmiş olmalı ki ağlamaya başlamıştı.

Kahkahalarla karışık ağlama sesleri Kim Namjoon'dan gelmeye devam ederken Halsey kendine gelmiş olmalıydı ki üstündeki ceketi atıp dolu gözlerle diğer bir uçtaki eşine doğru koşmuş ve gözyaşlarını silerken dudaklarından anlamsız kelimeler çıkmıştı.

"Onu sakinleştirmem ne kadar zaman alıyor biliyor musunuz? Bunları ona hatırlatmaya hakkınız yoktu!"

Halsey yüksek sesiyle bağırınca onların birbirlerini ne kadar sevdiğini biraz da olsun anlamışlardı etraftaki herkes. Halsey elleriyle Kim Namjoon'un gözyaşlarını silerken dudaklarından birkaç anlamsız kelime daha mırıldandıktan sonra zincirler bin bir parçaya ayrılmıştı.

Kim Namjoon, Halsey yanına geldikten sonra yavaşça sakinleşmeye başladığında derin bir nefes alıp eşi yardımıyla ayağa kalktı ve gözyaşlarını bir kez de kendisi silip boğazını temizleyerek büyük safkan vampirlere hitaben konuşmaya başladı.

"O zaman bir kez de benden dinleyin olanları, neden anneme inandığımı, neden size kin beslediğimi benden dinleyin, hiçbir zaman beni anlamaya çalışmadığınızı bir de benden dinleyin!" dediğinde se tonu kalın ve gür çıkıyordu. Kim Namjoon kaşlarını çatarak konuşmasına devam etti.

"Daha tam olgunluğa erişmeden önceydi, kaç sene geçti hatırlamıyorum bile. Evin kapısından içeriye girdiğimde babam evin tam ortasında yerde yatıyordu. Kalbine büyük bir kazık saplanmıştı, annem babamın başucunda ağlayarak kanla kaplı ellerine bakıyordu, darmadağınıktı. Yanıma gelip ağlayarak beni suçladı. Sen yaptın dedi, günlerce, aylarca babamın suçlusu ben oldum. Sonra ağlamaları durup biraz toparlandığında yanıma geldi ve tekrar etti dediklerini. 'Sen yaptın, bunu senin türün yaptı, Büyük safkan vampirler, babanı onlar öldürdü.' dediğinde ben kahrolmuştum, ilk önce kendimden iğrendim, o kadar iğrendim ki aynalara bile bakamaz oldum, evdeki bütün aynaları kaldırmıştım, nasıl göründüğümü umursamayacak hale geldiğimde içimde vampirlere olan kin büyüdü, içim nefretle dolup taştığında tanıdım onu. Halsey'i, yıllarca bakmadığım aynam oldu, bir tek o sevdi vampir benliğimi, sadece onun yanında gülebildim, onun sayesinde kendimi sevebildim, sadece onunla hayata tutunabildim. Şimdi bütün bu yaşadığım olayları hafızamdan silmek istiyorsunuz..." dediğinde cümlesine devam edemedi, küçük bir yutkunuş sesi duyuldu, koca vampirin gözleri tekrar doldu ve dizlerindeki bağ çözülmüş gibi dizlerinin üstüne çökerken kısıkça mırıldandı.

Uncertainty - KookMin [✓]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin