Uncertainty - KookMin [✓]

Bölüm 21; Kurt Isırığı

Sınır yok ama lütfen bol bol yorum yapın ve oy verin, eğer diğer bölüm ve bu bölüm arasında büyük bir fark olursa yine sınıra geri dönerim.

Ve lütfen alttaki yazar notunu okuyun, önemli bir konu.
☄️

İnce dudakları yavaşça kıpırdamaya başladığında gözlerimi kapatarak ona uyum sağlamaya başladım.

Kalbim hızlıca atarken alt dudağımı dudaklarının arasına alıp yavaşça emmeye başladığında ben de üst dudağını dudaklarımın arasına aldım. 

Boğazından gelen derin bir hırıltıyı ağzından kaçırdığında zevkle inleyip kollarımı onun boynuna doladım.

Jungkook'un soğuk ve iri ellerini belimde hissederken başını yana eğerek pütürtülü dilini dudaklarımın arasına yolladı.

Dili dilimi yakalayıp birbirine doladığında dudaklarımı biraz daha aralayarak bu sefer daha derin bir inleme bıraktım onun dudaklarına.

Dilimi, ince dudaklarıyla emmeye başladığında parmak uçlarımda yükselip dudaklarımızın biraz daha temas halinde olmasını sağladım.

Dilimi serbest bıraktığında bu sefer üst dudağımı dudaklarının arasına almıştı, ben de alt dudağını emip yavaşça ısırdığımda Jungkook aniden dudaklarımızı ayırıp nefes almam için bana kısa bir yer açmış ve tekrar alnını alnıma yasladığında nefes nefese kaldığımı daha yeni fark etmiştim.

Gözlerimi yavaşça açıp ona baktığımda uzun saçlarının arasından kırmızı gözlerindeki ateşi görmüştüm, o kadar arzuyla yanıyordu ki gözleri bir an için bedenimin orada alev aldığını hissetmiştim. 

Jungkook belimdeki soğuk ellerini yanaklarıma çıkartıp parmak uçlarıyla nazikçe göz altlarımı okşayıp  söylenmişti gözlerindeki kırmızılık yerini korurken.

"Altın sarısı gözlerin o kadar güzel ki, karanlık odaya ışık saçıyor gibi. Bu kadar güzel olmasan keşke." dediğinde nefesimi düzene sokmaya çalışırken boynundaki kollarımı ona daha sıkı dolamıştım.

Aniden onun iri bedenini kendime çekerek sarılmaya başladığımda Jungkook sanki bunu bekliyormuş gibi yüzümdeki soğuk ellerini çektiğinde, boşta kalan ellerini enseme dolayıp bir eli omzumda diğer eli de saçlarımın üstünde durup okşarken gözlerimi kapatıp konuşmuştum, ses tonum heyecandan titrediği için kısık çıkmıştı.

"Bana o kırmızı gözlerinle bakarken bunları demen haksızlık. Sanki o kırmızılığın içinde ateş yanıyormuş gibi, bedenimi yakıyor ama bir yandan da yakmasını seviyor gibiyim. Isıtıyor o ateş beni." dediğimde Jungkook bana daha sıkı sarılırken ses tonunu düz tutmaya çalışırken konuşmuştu ama ses tonundaki heyecan hissedilebilirdi.