Sınır geçildiği gibi atmak istedim çünkü bölüm zaten hazırdı bu yüzden sizi beklemenin bir anlamı olmayacağını düşündüm ehehe.
Oyu biraz aşağı indireceğim galiba çünkü bir an önce bölümleri yazmaya başladım şu halime bakın ya, siz önceki bölümü dün akşam okurken ben bu bölümün yarısını bitirmiş dinleniyordum çünkü bu bölümü çok hevesle yazdım ;)
+180 oy ve +400 yorum sınırı.
☄️BİRKAÇ SAAT ÖNCE
Gözlerimi aniden açtığımda kısaca kendimi süzdüm oturur pozisyondaydım, üstümde Jungkook'a ait bir tişört vardı, etrafa bakıp odamda olduğumu görünce derin bir nefes alıp dolan gözlerimle boğazımı gevşekçe tuttum. Sanki cidden birisi boğazımı sıkıyormuş gibi hissettirmişti.
Titrek bir nefesi içime çekip odada olmayan Jungkook'u bulup olanları anlatmak için hareketlendim. Şu anda hiçbir şeyi düşünecek durumda değildim. Bunun bir rüya mı yoksa gelecekten bir kesit mi olduğuna karar veremiyordum ama bu kesiti kendime saklayacak kadar aptal değildim.
Odadan hızla çıkıp ilk önce banyoya ilerledim. Kapıyı aniden açıp içeriye baktığımda hiç kimse yoktu. Tam kapıyı kapatıp aşağı ineceğim sırada tuvaletimin gelmesiyle olduğum yere çakıldım.
Banyoya hızlı adımlarla girip kapıyı kilitleyerek işlerimi hallettim ve elimi yüzümü yıkayarak küçük havluya kuruladım ıslak ellerimi. Hemen sonrasında ise üçüncü kattan hızlı adımlarla birinci kata indim. Oturma odasından gelen seslerle adımlarımı biraz hızlandırarak oraya yönlendirdim ve açık kapıdan içeri girip konuştum.
"Jungkook." dediğimde üç çift bakışların tam hedefi ben olduğumda endişeyle mırıldanmıştım. "Bir sorunumuz var." dediğimde Jungkook oturduğu tekli koltuktan hızlıca kalkıp tam önümde dururken soğuk, iri elleriyle yüzümü avuçlayıp başımı biraz kaldırdı ve endişeyle bana bakan gözlere sabitledi gözlerimi.
"Ne sorunu? Bir şey mi oldu?" dediğinde başımı evet anlamında salladım ama nasıl söylemem, nereden başlamam gerketiğini bilmediğim bir konuyu nasıl açacaktım?
"Jimin, ne oldu? Hadi anlat bize. Sana yardım edelim." deyip Jungkook'u biraz ittirip kendine yer açan Seokjin hyunga baktım bir an için. Beni tuzağına çekercesine dikkatle gözlerimin içine baktıktan sonra Seokjin hyung birkaç adım korkuyla geri giderken fısıldamıştı.
"Siktir. Bunları cidden gördün mü?" dediğinde endişeyle başımı sallayıp Jungkook ve Taehyung'un bize anlamaz bakışlar atmasını umursamadan konuşmuştum.
"Gördüm ama bu gelecekten mi yoksa hayal gücüm mü emin olamıyorum." dediğimde Seokjin hyungun bakışları Taehyung ve Jungkook arasında gidip gelirken o da nereden başlaması gerektiğini bilmiyormuş gibiydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Uncertainty - KookMin [✓]
Fanfiction❝Jeon Jungkook safkan bir vampir, Park Jimin ise yarı omega, yarı vampir.❞ •Midesi hassas olanların okumaması önerilir. Başlangıç; 19.09.2019 Bitiş; 31.03.2020