-24-

446 27 30
                                    


Yusuf'un anlatımından...

bir sokak lambasının altında, kaldırımda oturuyordum.

Selen kaldırımda oturmaya bayılırdı.

başını omzuma koyup, gelen geçenin tuhaf bakışlarına aldırmadan  öylece otururdu.

haklıydı.

ne dese, ne yapsa haklıydı. iki yıldır ona olan hislerimi söylememiştim bir gün geri dönme ihtimalim olduğu için

fakat o, o kadar seviyordu ki beni, kalkıp herşeyi bırakıp benimle bilmediği şehire, bilmediği insanların içine gelmişti.

Demet, babamın çok yakın iş arkadaşının kızıydı ve aileler istediği için aramızda nişanlanmıştık.

ona karşı bir hissim, duygum hiç bir şeyim yoktu.

sırf babam istedi diye olmuştu.

sivastan gitme nedenim buydu.

ne iş yapacağıma, kiminle evleneceğime, nereye gideceğime karar veren babam olurdu hep.

bunu bozmuştum  artık. Tam her şey yolunda derken yine her şey sarpa sarmıştı.

Selen gideli bir saat olmuştu. istanbula dönmüş olmalıydı. onu aramak istiyordum fakat yüzüm yoktu.

sanırım yarın hemen onun yanına geri dönecektim.

onsuz yapamıyordum.

***

Selen'in anlatımından..

yolda öylece yürüyordum.

Sivas'ı bilmediğim için ne yapacağıma dair bir fikrim yoktu.

öylece caddede yürürken bir araba yanımdan yavaşça gelmeye başlamıştı.

adımlarımı hızlandırıp arabadan uzaklaşmaya çalıştığımda arabanın camı açılmıştı.

"Selen dur."

Giray bağırıp durmamı söylüyordu.

bu beni nerden bulmuştu.

gözlerimi devirip bir şey demeden hızlı hızlı yürümeye devam ettim.

o sırada arabanın kapısının açılma sesini duymuştum.

bu çocuk neden beni rahat bırakmayı denemiyordu acaba ?

kolumdan tuttuğunda hızlıca kolumu kendime çekip arkamı döndüm ve öfkeyle ona baktım.

"Ne istiyorsun Giray ? istediğin oldu işte rahat bırak beni."

Giray ilk defa gülmüyordu.

bu biraz garip gelmişti.

~YAĞMUR~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin