Buraya başladığınız tarih ve saati bırakabilirsiniz.
MEDYA : YUSUF ❤
※※※※※※※※※※※※
"Şimdi vazgeçersen geriye, döneceksin..."
şarkının sözleri beni benden almış, içimde biriktirdiğim her şey ile karşı karşıya bırakmıştı. Yusuf güzel söylüyordu bu şarkıyı.
fazla güzel...
daldığım yerden sahneye çevirdim başımı. gözlerini kapatmış duygulu bir şekilde devam ediyordu söylemeye.
öylece onu izlerken adamın biri sertçe elini masaya vurmuştu.
irkilip bakışlarımı Yusuf'dan ayırdım ve karşımdaki kızgın adama baktım.
"iki saattir sana sesleniyorum duymuyor musun kızım ?"
yutkunup boş olan bardağını aldım ve aynısından doldurup önüne ittim.
ters bir şekilde bakmayı da ihmal etmemiştim.
"yokluğunda..."
daha sonra bende Yusuf ile söylemeye devam ettim şarkıyı.
bir yandan da boşları topluyordum.
size kendimden bahsedeyim.
Ben Selen.
Bu Barda çalışan sıradan, normal bir kızım.
Şu sahnedeki mükemmel bir sese sahip olan çocuk ise hayatımdaki tek insan.
yanımda olan tek insan...
hayatımda anlatabileceğim başka da hiç bir şey yok.
Yusuf şarkısını bitirdiğinde herkes alkışlamaya başlamıştı. bende o arada boşları toplamış yıkanmış olan bardakları siliyordum. içerisi gerçekten de bunaltıcıydı. Şükür ki birazdan çıkacaktık.
ben saat gece ikiye kadar duruyordum. iki den sonra başka biri devralıyordu.
"Şşt güzelim ver bakalım ordan bir şeyler."
başımı kaldırıp Yusuf'a baktım ve kaşlarımı çattım.
"öküz gibi içtin bu gece Yusuf. kotanı doldurdun. o yüzden defol."
elini kalbine koyup acı çekiyormuş gibi bir yüz ifadesi takındı.
"kalbimi kırıyorsun..."
elimdeki bezi kafasına savurdum hafifçe.
"kafanı kıracağım şimdi... saat kaç oldu çıkalım artık !"
eli ile kafasını ovalayıp dudağını büzdüğünde gülmemek için zor tutmuştum kendimi.
bey efendinin canı da kıymetliydi... bir de hızlı vursaydım ne yapacaktı acaba ?
"kızım keyfimden mi tutuyorum seni burda sanki... patron gelecek beni görmek istiyor aradı az önce."
son bardağı da yerine koyup ona baktım.
"Bir şey mi oldu ? niye seni görmek istiyor ? bir şey yaptın değil mi ? Yine kimi dövdün Yusuf !"
gözlerini kocaman açıp ellerini ben suçsuzum der gibi havaya kaldırdı.
"Yazıklar olsun... ne zaman gördün birini dövdüğümü ? ben hiç yapar mıyım öyle şeyler ?"
bu sefer gözlerini kocaman açan taraf bendim.
"Daha iki gün önce, çocuk niye sen şarkı söylerken dikkatini dağıtıyormuş diye kafasını koparacaktın az daha Yusuf !"
![](https://img.wattpad.com/cover/133238018-288-k327192.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
~YAĞMUR~
Fanfictiono, benim içimdeki yangını yağmur olup söndüren adamdı. ve ben, sonsuza dek onun yağmurunda ıslanmak isteyen bir kızdım. işte bizim hikayemiz tam olarak buydu... ***