24: "Son performans, göz alıcı ve tarihe imzasını atan sahne."

2.5K 179 276
                                    

Etraf insanların kahkaha sesleri ve bahis artırışları ile dolup taşıyordu. Alan ter kokusu ve tamamen ringden ibaretti. Burda ne işim olduğunu anlamaya çalışıyordum. Tellerin etrafındaki adamlar resmen iğrenç bir haldeydi. Solumdaki kapının açılması ile kalbim paramparça oldu. Titreyen ellerim ile yürümek istedim ama yapamadım.

Ringdeki adamın konuşması ile gözlerimden yaşlar akmaya başladı. "Black Swan, yirmi yedi yaşında ve KickBoks'un en iyilerden. Uluslararası şampiyonlukları mevcut." Sevdiğim adam ringe çıkarken gözleri bana değmemişti. Ne oluyordu burda? Biz dağ evindeyken şimdi nasıl burdaydık? Bağırmaya başladım "Seokjin buraya gel! Hey sana diyorum aptal in ordan!" Yine de sesim boşlukta gibi yayılmıştı.

Ardından kapı tekrar açıldığında dehşete düşmüştüm. Gelen bendim, ama nasıl? "Güçsüz lakabı ile tanınan, on sekiz yaşında olan, zamanında rakibinin yanında çalışan ve kendinden emin bir boksör." Ringe yaklaşan bana baktığımda, ağlamam şiddetlendi. Gözlerimde olan soğukluk beni korkutuyordu. Sonra her şey aniden gelişti. Hakem ortadan çekildi ve biz birbirimizin açığını kolluyorduk.

Etrafımızdaki insanlar resmen kan, vahşet ve ölüm isteyen korkunç varlıklardı. Ani bir hareketle seokjin'in yüzüne vurmamla çığlık atmam bir oldu. "Hayır, hayır yapma!" Sesim duyulmuyordu... Seokjin kan dolu ağzı ile yerden kalktı. Ayağıma vurdu ve yere düşmemi sağladı. Ardından kasıklarıma oturdu ve yüzüme defalarca vurdu.

"Seokjin yapma!" En sonunda öyle bir vurdu ki, kafamın yana yattığının ve bedenimin nefes almadığına emindim. "Hayır yapma," seokjin uykulu gözlerle yataktaki sevgilisinin sayıkladığını fark etti. Arkasını dönmesi ile şok oldu. Taehyung resmen ter içinde kalmıştı. Islanmış saçlarını alnından çekti. "Bebeğim uyan yanındayım." Taehyung acı çekercesine sayıklamaya devam etti.

"Yapma, yapma lütfen. Seni seviyorum, yapma." Seokjin öpücükler bırakarak sakinleştirmeye çalışıyordu. "Yapma!" Bağırarak uyandı, derin nefesler alıyor ve ağlayarak duruyordu. Seokjin sıkıca sarıldı ve göğsüne çekti. "Kabus meleğim, sadece kabus." Taehyung burnuna dolan kokuyla sevgilisine daha sıkı sarıldı.

"Burdasın, yanımdasın." Seokjin saçlarını okşadı ve öpücükler bıraktı. "Burdayım sevgilim, ne gördün anlatmak ister misin?" Boynuna sokuldu ve seokjin'in kokusunu çekti içine. "Hayır, unutmak istiyorum, sarıl bana."
Seokjin memnuniyetle sarıldı. Elleriyle vücudunu okşarken, onun ne kadar terlediğini fark etmişti.

"Taehyung, duş alman lazım sevgilim. Çok terlemişsin hasta olursun." Taehyung, seokjin'in kucağına tırmandı ve boynuna kollarını sardı. Ardından kulağının altına ufak bir öpücük bıraktı. "Beni sen yıkar mısın?" Seokjin yataktan kalktı, banyoya ilerledi. Sevgilisini çamaşır makinesinin üzerine bıraktı. Küvete doğru ilerledi ve sıcak suyu doldurdu.

Ardından çekmecelerden çilek esanslı köpüğü aldı ve suya attı. Önce kendi soyundu, ardından taehyung'u soyup kucağına aldı. Yavaşça yerleşti küvete. Taehyung kucağına biraz daha yerleşti. Sonra mayışan vücudu ile başını sevgilisinin omzuna koydu. Seokjin bebeğinin karnını okşuyor ve boynuna öpücükler bırakıyordu.

"Çok mu korktun güzelim?" Taehyung hala rüyayı düşünüyordu. Vahşet gibi bir şeydi ve içini huzursuzluk kaplamıştı. "Çok korktum, lütfen gitme beni bırakma." Seokjin yutkundu ve taehyung'u çevirdi kendine doğru. Kucağına sabitledi ve ellerini beline koydu. "Seni bırakır mıyım hiç?" Taehyung sevgilisinin dudaklarına ufak ufak öpücükler bırakmaya başladı.

"Bırakma beni hiç, sevsene beni. Dün geceki gibi." Seokjin ellerini suyun içindeki kalçalara sardı ve yavaş yavaş okşamaya başladı. "Önce kontrol etmem lazım." Taehyung neyden bahsettiğini anlamamıştı ama parmaklarını deliğinde hissettiğinde anlamıştı. Seokjin omuzlarını sıkan ellere ufak bir gülüş attıktan sonra sıcak deliğin etrafında gezdirdi parmaklarını.

İmpotente ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin