FİNALE DOĞRU

1.4K 69 0
                                    

BOŞ YILDIZI DOLDURMAYI ES GEÇMEYİN LÜTFEN

Keyifli okumalar 💐

Uçsuz bucaksız bir bahçede ben , Akın , Berke ha bir de minik çocuğumuzla birlikte yemyeşil otların içinde oturmuş piknik yapıyorduk. Kuşların cıvıltısı ,  hayvanların sesleri bize huzuru yaşatıyordu. Temiz havayı bolca içime çektim , ciğerlerim bayram ediyordu. Yıllardır hiç bu kadar huzurlu değildim . Gözlerimi açıp Akın'a bakacağım sırada Alev büyük bir öfkeyle üzerimize doğru koşuyordu bunu fark edince Akın'a bağırıp "kaç buradan , kaç öldürecek bizi." Diye bağırsamda Akın asla duymuyordu hâlâ Berke ile oyun oynuyorlardı. Korkuyla Alev'e tekrar baktım namluyu bize doğrultmuştu "Akın'ı sende bir kere aldım bir kez daha alacağım ama bu sefer gerçekten öldüreceğim !" O kadar korkunçtu ki bakışları , sesi nefret doluydu "hayır!" Diye bağırdığım sırada silahın sesi kulağıma doldu ve Akın bir anda yere yığıldı ne olduğunu anlamadan biri kolumu çekmeye başladı , kolumu ondan çekmek için elimi attığım gibi gözlerim korkuyla aralandı ... Nefes nefese yatakta dik oturdum Akın korkuyla bana bakıp "Cemre iyi misin ?" Diye soruyordu ama sesi titriyordu . Az önce rüyamda o ölmüştü ama şimdi canlı kanlı karşımdaydı sıkıca sarılıp kokusunu içime  çektim işte şimdi daha huzurluyum. "Cemre iyi misin? Korkutma beni ." Ondan ayrılıp yüzünü inceledim ne çok özlemiştim onu "İyiyim sadece kötü bir rüya." Diye kestirip attığımda o da rahatladı. "Oh çok şükür. " dedi ve bana tekrar sarılıp saçlarıma ufak bir buse kondurdu "iyi misin Akın ? Ne hissediyorsun ?" Diye sorup başımı boynundan çekip bakışlarımı onun siyah  gözlerine çevirdim "Cemre ne hissettiğimi bende bilmiyorum. Düşmanlarımızla yıllarca birlikte yaşamışız ... Alev diye bir kadını hiç hatırlamıyorum ama o kadın bizim hayatımızı mahvetmiş. Seni çok üzdüm , ailemi... " sustu ve yaşadıklarını düşündü. Çok ama çok pişmandı bunu biliyorum fakat bunun sorumlusu o değil! O zamanında Alev'e dersini vermişti zaten . Ellerimle yüzünü kavrayıp bakışlarını bana çevirdim "Akın artık bunları unutalım. Sanki yeni evlenmişiz gibi düşün. Her şeyi yeniden başlayalım hem çocuklarımızın sana ihtiyacı var." Dediğimde sevinçle alt dudağımı ısırdım . Akın ne dediğimi anlamak için bir kaç saniye duraksayıp "çocuklarımız ?" Diye kelimemi tekrar edince kıkırdayarak başımı evet anlamında salladım. "Hamileyim." Deyince Akın'ın kırgın bakışları parladı ,yüzü mutlulukla gerildi ... bir saniye Akın ağlıyor mu ? "Akın..." diye şaşkınca ona baktığımda Akın göz yaşlarını silerek kollarını sıkıca belime sardı "Daha muhteşem bir haber alamazdım. Allahım şükürler olsun." Çatallaşmış sesiyle konuşurken o kadar tatlıydı ki. "Şimdi daha iyi hissediyor musun kendini ?" Diye sorduğumda Akın ıslak bakışlarla bana bakıp "tahmin edemediğin kadar mükemmel hissediyorum. Seni seviyorum."
"Seni seviyorum."  Bir ömür seni seveceğim sevgilim.
Bunca yaşanmışlığın verdiği yorgunluk artık üzerimde yokmuş gibi ; huzurluydum ... Merdivenlerden inerken annemin ikimize olan mutlu bakışları beni de mutlu etmişti. "Günaydın." Akın'ın erkeksi sesini duyan herkes ona dönerek "Günaydın." Dediler. Evimiz küçük olduğu için Nihat bey ve Adela hanım otelde kalıyorlardı ama her şey düzene girdiğinden onlar Yunanistan'dan buraya tekrar taşınacaklar. Kahvaltı masasına biraz erken indik çünkü Berke bizi birlikte görememesi gerekiyor. Yıllardan sonra masaya oldukça huzurlu oturduk. "Gece rahat uyudun mu?" Babamın Akın'a yönelttiği soruyla Akın başını tabaktan kaldırıp babama döndü "evet ." Diye kısaca cevapladı . "İyi o zaman senin şu kimlik işlerini halledelim diyorum. Fazla uzamasın." Dediğinde Akın memnuniyetle başını sallayınca hızla araya girdim "Şey biz emniyete gidecektik ?" Sorumla Akın çatık kaşlarla bana dönerek "ne işin var orada?" Diye sakince sordu "Onlara söylemem gerekenler var ." Dedim net bir şekilde "Cemreeee gerek yok. Ben gerekeni söyledim ." Diye direten Akın'ın neden izin vermek istemediğini iyi biliyordum "lütfen..." aslında bu uzatmaması için bir ricaydı . "Sonra konuşalım." Deyince bir şey demedim. Önümüzdeki tabağa tekrar döndük bu sırada merdivenlerden inen Berke şan şakrak sesiyle bize doğru koşup "Cenk abiiii sen daha gitmedin mi?" Sesi mutluluktan yükselmişti ve hızla babasına sarıldı farkında olmadan "Günaydın Berke , sana sürpriz yaptım." Diye cevaplayınca annem araya girdi "Cenk'i görünce bizi unuttun bakıyorum." Dediğinde Berke utangaç bir edayla "yaaa anneanne ben seni asla unutmam." Diye cevaplayınca annemin öfkesi hemen dindi . "Ya kıyamıyorum kara gözlüme. Tamam gel öpüşüp barışalım ." Dediğinde Berke annemin ve babamın yanına gittiğinde Akın'a baktım o da bana bakıyordu "Artık bana baba demesini istiyorum ." Diye fısıltıyla söylediğinde içimden bir parça kopmuştu sanki "ne zaman istersen gider birlikte konuşuruz." Dediğimde Akın hafifçe gülümseyerek "tamam ." Dedi sadece . "Peki Cenk hadi gidelim." Babamın ayaklanmasıyla Akın hızla ayaklandı "tabii baba." Diye ağzından kaçırınca hepimiz Berke baktık kaçak bakışlarla ama Berke hiç buralı değildi annemle gülüşüyordu . "Berke biz gidiyoruz ama tekrar geleceğim ." Diyen Akın'a, Berke üzgün ifadeyle bakarak "söz gelecek misin ?" Diye teyit etmek için tekrar sorduğunda annem araya girerek "geleceğim dedi ya aaaa "
"Tamam bekliyorum seni ."
Akın evden çıkmadan önce Berke'yi öpüp çıkmıştı şimdi sırada onun gerçek kimliğine kavuşma vakti.

HATA-2-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin