◽42

1.4K 92 9
                                    

Dün Maren beni bıraktıktan sonra küvette durmuştum. Hem düşünmüş hemde sessizce ağlamıştım.

Küvetten çıktığımda yarı çıplak bedenimi odaya sokmuştum.

Vücuduma çarpan soğuk rüzgar ürpermeme neden olmuştu.

Üzerime başka iç çamaşırlarımı geçirdim. Islanmışlardı sonuçta.

Ardından rastgele bir tane tişört geçirdim. Tişörtüm uzundu, bu yüzden altıma birşey giymedim.

Telefonumdan saate baktığımda, gece dört buçuğu gösteriyordu. Ne yani Maren gittikten sonra, beş saat küvette mi kalmıştım?

Ağrıyan gözlerimi kapattım. Bu uykunun acılarımı unutturmasını diledim.

...

Ağrıyan gözlerimi zar zor açtım. Kolumla yüzümü kapattım. Başım çok ağrıyordu.

Yatakta yan dönmemle, hemen yanımda bağdaş kurmuş bir şekilde Maren'i görmem bir oldu. Şaşırsamda, belli etmedim. Saat kaçtı, ve onun burda ne işi vardı?

Tekrardan düz yattım.

"Ne işin var burada?"

Diye sordum ona bakmayarak. Bakmak istemiyordum.

"Öylesine geldim."

Göz devirdim. Sabah değil miydi? Nasıl burdaydı?

"Sabahları geldiğini bilmiyordum."

"Aslında sabah değil. Saat akşam yedi."

Hızlıca yatakta doğruldum. Telefonumu aldım. Saat gerçekten de yediydi.

Oflayıp geri yatağa uzandım.

"Bugün annemi, Lamse'nin annesi ile tanıştıracaktım."

"Annen tanışmaya gitti bile."

"Ne?"

"Sen uyurken yanına geldi. Telefon numarasını aldı ve gitti."

"Sen neden gitmiyorsun?"

Diye sordum. Bilmiyorum şuan onu görmek istemiyordum.

"Gitmemi istiyor musun?"

Diye sorunca bakışlarımı ona çevirdim. Gözlarinin içine bakarak,

"Herşeyden çok."

Dedim ve yanından kalktım.

Odamdan çıkıp, mutfağa ilerledim. Dolabı açıp kendime çikolatalı süt yapmaya başladım. Canım çekmişti.

Sütü cezveye koydum ve ısıtmaya başladım.

Dolaba ilerleyip, bardak aldım. Arkamı dönmemle, Maren'nin bal rengi gözleri ile karşılaşmam bir olmuştu.

❃Peşimdeki RuhHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin