38

677 59 10
                                    

Taehyung

Ben alışveriş sepetini sürüklerken Jimin ise gerekenleri alıp sepete koyuyordu.

Aklıma geleni ortaya attım. "Evli çiftler gibiyiz."

Listeye bakmak için durdu ve mırıldandı. "Duymazdan geliyorum. "

"Kırıcısın."

"Sevgilim var."

Ee sesi çıkardım. "Yani?"

Bana gözünü devirdi. "Şu çilek reçelini alır mısın?"

Sırıttım. "Neden sen almıyorsun?"

Offladı. "İlla boyumla dalga geçeceksin değil mi?"

Gülümseyip omuz silktim ve reçeli alıp sepete koydum.

Başka reyona gitmek için önden yürümeye başlamıştı. Arkadan bakılınca şişme montu ve sarı kıvırcık saçlarıyla çok sevimli gözüküyordu.

Yanına yetiştim ve yan yana yürümeye başladık. "Ciddi bir şey sorabilir miyim?"

Hmm sesi çıkarıp söylemem için komut vermişti.

Ona bakarak mırıldandım. "Neden denememize izin vermiyorsunki yani? Neden beni istemiyorsun?"

Düşündü daha sonrasında aynı ciddiyetle cevap verdi. "Bak Taehyung, ben klasik bir hayat yaşamak istiyorum. Hiçbir zaman mayfalığa özenmedim, cidden uğraşamam anlıyor musun? Önceden Jungkook'u Yoongi hyung konusunda çok uyarmıştım, ancak baktımki sapıtmış kendi istediğini yapmasını söyledim. O böyle şeyleri seviyor. Çocuk oyuncağı olduğunu düşünüyor. Ancak ben böyle değilim, Hoseok mafyalığa başladığı zamandan sonra delirmeye başladı ve bunu kendi gözlerimle gördüm. Üzüldüm çünkü kendini yaralıyordu, biliyordum istediği bu değildi ancak yapmaya devam ediyordu. Şimdi alıştı ve yapmaya devam ediyor. Ancak şimdi ise sevdiklerini koruyamamaktan korkuyor çünkü bir çok düşman edindi. Yakın bir örnek olarak, şuan Jungkook tehlikede ve o hâlâ bunun farkında bile değil." Bir süre sustu ve bana döndü. "Sen beni o kadar düşmanın varken koruyabilir misin?"

Tüylerim diken diken olmuştu. Cevap veremiyordum, haklıydı. Bir çok düşman sahibi olmuştum bile. Jungkook gibi Jimin'i de hedef alabilirlerdi.

Cevap vermediğimi fark edince listeye geri döndü ve sonra kasaya gittik. Geri dönüşte cevabımı verdim. "İnsan sevdiğini korur Jimin. Koruyabilmeli."

"Ya koruyamazsan ve ölürsem çok pişman olmaz mısın?"

Ona dönüp baktım. "Olurum, seni koruyamadığım için kendime kızarım."

O da bana baktı. "O zaman neden hâlâ 'neden olamıyoruz' diyorsun?"

Gözlerimiz gözlerimizden başka bir şeyi görmüyordu. "Çünkü ben seni koruyabilirim Jimin."

Gözünü kaçırıp cevap vermedi.

"Ben senin gözlerinde kaybolmak istiyorum Jimin." Yüzüme buruk bir gülümseme kondurdum. "Ancak sen beni hiç düşünmeden bir başkasıyla beraber olmuşsun bile. Oysaki ben senin için bütün her şeye katlanabilirdim."

Jimin durduğu zaman bende durdum ve arkama dönüp ona tek kaşımı kaldırdım. O ise tekrar yürümeye başlamıştı.

Sanırım bir şey yapacaktı ama vazgeçti.

Daddy!!/Vmin ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin