Daddy!!/Vmin ✔

40

Jimin - Filter

Şarkıya aşık oldum ya dinleyerek okuyun.

Taehyung

Jungkook'a olanları anlattığımda benim ağzıma sıçacağımı söylemişti.

Ve şimdi zil çalmış, o gelmişti.

İçeri girdiğinde gözleri beni bulmuştu. "Benimle gel."

"Film izliyorum. "

Ses tonuyla uyardı. "Taehyung."

Odasına girip kapının önünde gelmemi bekledi. Oflaya puflaya gidip içeri girdim ve yatağına oturdum.

Kapıyı sertçe kapatıp bana döndü. "Benim sevgilimin önünde ne yaptığını zannediyorsun sen ya?"

"Ben-"

Bana yaklaşıp sesini yükseltmeye başladı. "Bak Taehyung beni kendinden soğutma! Takip etmek ne demek ya?! Kıskanmayı bırak! Senin hiçbir şeyin değilim bile!"

Sesini bastırmaya çalıştım. "Beni dinle-"

Beni duymuyordu bile. "Onu aldattığımı düşündü senin yüzünden ya! Senin yüzünden kavga ettik!"

Ayaklandım ve susması için sesimi yükselttim. "Beni dinle!" Offlayarak konuşmaya devam ettim. "Ayrılmanız için her şeyi yapacağım!"

Bana tokat attığı zaman ağzım açık kalmıştı. Ben hâlâ şoktayken kolumlu tuttu ve çekiştirip beni odasından atıp kapıyı sertçe kapattı.

Hepsi bana dönmüştü.

Namjoon hyung ortamı yumuşatmak için gülerek konuştu. "Fazla ileri gidiyorsun."

Aynadan kızaran yanağıma bakarken konuştum. "O piçi bulup sikeceğim. Bana atar gider yaptı. Jimin'i aylardır tanıyan benim o değil!"

Aynadan uzaklaşıp sinir kusmaya devam ettim. "Bu salakta başka bir şey zaten! Hem beni seviyor hem göt korkusundan 1 kuruşluk adamlarla sevgili oluyor! Sonra Taehyung neden Jimin'i takip ediyor?!"

Yoongi hyung bağırmama karşı kızmaya başladı. "Ciyaklamayı kes."

Ona karşılık verdim. "Sen karışma."

Bana sataşmaya devam etti. "Siktir git buradan. Sizin aptallıklarınız ve bağırışlarınız yüzünden benim başım ağrıyor."

Offlayarak odama gittim.

Tamam biraz atarlandım ama haklıyım.

~♥~

Uyanıp lavaboya gidip elimi yüzümü yıkadıktan sonra aşağı indim. Jimin de dahil hepsi oturuyordu. Sinirli değil gibiydi, telefona bakıyordu.

Ama ben sinirliyim.

Jin hyung kanalları gezerken mırıldandı. "Günaydın. "

Ben montumu giyerken Namjoon hyung sordu. "Nereye gidiyorsun?"

Duymazdan gelip arabanın anahtarını aldım ve evden çıktım.

Arabaya bindim ve telefonumdan o piçin olduğu bara sürdüm.

Eminim şuan Jimin'i kızlarla aldatıyordu. Gidip kanıt toplayıp Jimin'e göstermem gerek.

Bara geldiğimde o piçi buldum.

Evet, tahmin ettiğim gibi gönül eğlendiriyordu.

Hemen telefonumdan Jimin'i görüntülü aradım. Birkaç çalışta açtı.

Duyması için yüksek sesle konuştum ve sevdiceğini (!) kameraya aldım. "Sana süprizim var bebeğim."

"Aferin gerizekalı, istediğine kavuştun."

Sırıttım. "Normalde üzülmemen için göstermezdim ancak onu sevmediğin için senden saklamayayım dedim."

Kesinlikle öyle yapardım (!)

Telefonu kapattığı zaman gülerek o piçi izlemeye devam ettim. Telefonu çalmış ve arayana baktıktan sonra dışarı çıkmıştı. Bende hızlıca peşinden gidip dinledim.

"Evdeyim güzelim. Ne demek seni aldatıyorum? Evdeyim diyorum. O piçe mi inandın yani? "

Son duyduğum şey ile sinirle telefonu alıp kapattım ve cebime attım.

Beni gördüğü zaman şaşırmıştı  "Sen ne-"

Sinirle sırıtarak yakalarından tuttum ve onu kaldırıp duvara fırlattım.  "Sen bana az önce piç mi dedin?"

"Ne-"

Konuşmasına izin vermeden karnına sertçe bir tekme attım. Bir tekme daha, bir tane daha...sinirim çıkana kadar tekme attım.

Barın önünde olduğumuz için insanlar pek önemsemiyordu.