Jimin
Saat 12 olmuştu. Taehyung beni dışarıda bekliyordu.
Sikeyim...bütün manyaklar beni bulmak zorunda mı?
Peruğumu, kıyafetlerimi falan çıkardım ve çantama sıkıştırdım. Kız olmak zordu.
Kendi kıyafetlerimi giyip arka kapıdan çıktım.
"Hey! Ciddi misin?" Gözünü devirdi. "Benden kaçamazsın. Bin hadi bırakayım."
"Ben kendim giderim."
"Geç saatlerde sokaklarda dolaşma."
Durdum ve ona döndüm. "Deli misin lan sen? Siktir git kendi derdinle ilgilen. Neyim ben veledin teki mi?"
Sırıttı. "Harbi afetsin."
Taşak mı geçiyor bu ya?!
Sesli bir şekilde güldüm. "Siktir git şurdan sinirimi bozma benim. Daha yeni tanışmışız köpek gibi hemen sahipleniyor."
Arabasına bindi ve korna çaldı. "Hadi güzelim hadi."
Telefonumu çıkarıp polisi aradım. "Alo? İçkili birisi araba kullanıyorda onu ihbar-"
Telefonu alıp kapattı. "Tamam tamam, öyle olsun. Yarın bırakacağım tamam mı?"
"Yok öyle bir şey. "
~♥~
Ondan kurtulup sonunda eve gelmiştim.
"Delinin biri takıldı peşime ya!"
"Yaa kim o delinin birisi?" Jungkook hem cips yiyor hem çikolata yiyordu.
"Senin beğendiğin herifin kardeşi."
Öksürmeye başlamıştı. "Hasiktir! İşte benim şansım!"
"Saçmalama! Sapığın teki lan bu kardeşi."
"Kardeşi diyorsun. Min Yoongi demiyorsun."
Saçımı geriye attım stresle. "Yok bu olaya karışmıyorsun-"
"O geliyor mu bara?"
Bu olayın peşine bırakmayacaktı. Bıkkınlıkla ofladım. "Yarın getirecekmiş."
Ayağa kalkıp çığlık atmaya ve özürlü özürlü hareketler yapmaya başladı. "İnanamıyorum! Yarın Min Yoongi'yi ayartmaya çalışacağım!"
"Öyle bir şey olmayacak dedim!"
"Ay yarın işe geliyorum! Beni bekle gelecekteki kocacığım!"
Sinirle odama gidip sertçe kapıyı kapattım.
Gitmiş mafyanın tekine aşık olmuş ya! Bu da ayrı bir deli! Nerden bulduysa artık bu Min Yoongi'yi!
Taehyung
"Hyung~ hadi bara gidelim~"
"İşlerim var."
Mızmızlanmaya ve huysuz sesler çıkarmaya başladım. "Lütfen hyung~"
Göz ucuyla baktı. "Niye beni getiriyorsun? Tek gitsene."
"Hadi~" koluna yapıştım.
"Kes şunu! Tamam...tamam. "
Gülerek onu bekledim.
~♥~
Sonunda bara gelmiştik. Bu sefer Jimin ile birisi daha vardı.O da çok afetmiş yani.
Acaba harem mi kursam?
Siyah ve uzun saçları vardı. Büyük gözleri ve Jimin'inkine göre daha küçük olan dudaklarıyla çok güzeldi.
Ama ben sarışın severim.
Bu tipleri daha çok Yoongi hyung seviyordu.
Jimin'in önüne oturduğumda iç çekip diğer afete döndü. "Sen burayla ilgilen."
"Hayır~ ben senin için geldim."
Beni umursamayıp terse gitti. Siyah saçlı ile bir şey konuşuyordu.
Bir saniye bu yüz tanıdıktı...bu onun ev arkadaşı Jungkook muydu? Onu araştırırken Jungkook adında bir ev arkadaşı olduğunu öğrenmiştim. Ancak fotoğrafta saçları kısaydı. Uzunken daha da bir iyiymiş.
Yoongi hyung bana döndü. "Ne içiyorsun?"
"Bira."
Jungkook'a döndü. "Ben de Irish bomb istiyorum."
Jungkook gülmemeye çalışıyor gibi duruyordu.
Ukalıkla konuştum."Komik bir şey mi var?"
Birayı önüme koyup ve bana yaklaştı. "Sen nasıl Jimin'in pelindeysen bende abinin peşindeyim." Uzaklaştı.
Şaşkınlıkla mırıldandım. "Ne istiyorsun ondan?"
"Yakında öğrenirsin."
Yoongi hyung ne oldu anlamında gözlerini kıstı.
Omzumu silktim.
"Jiminle ne konuştun?"
"Kendi işine bak." Irish bombı hem hazırlıyor hem konuşuyordu. Seksiydi.
Harbi harem mi kursam ne?
Irish bombı Yoongi hyungun önüne koydu.
Yoongi hyung bana bakarak sordu. "Kimsin sen?"
"Jeon Jungkook, başka bir deyişle gelecekteki kocan."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Daddy!!/Vmin ✔
FanfictionDaddy!/Yoonkook serisinin Vmin versiyonu ve 2. ficidir. Yan Çiftler: Yoonkook & Namjin Başlangıç tarihi: 20 Kasım 2019 ©dbSakura