Karısı, kocasına"İşine gelmeyince, saçmalıyorum zaten."
Cemil, Zilan'ın babasına"Bakıyorumda dizginlerin karının ellerinde."
Zilan'ın babası hem karısına hem Cemil'e sinirlendi ve Cemil'e,"Haddini bil! Kim oluyorsun da böyle konuşuyorsun defol evimden."
Bunun üzerine sinirlenen Cemil eşini ve oğlunu alıp evden çıktı.
Zilan'ın babası öfkeden ne yapacağını bilemiyordu. Misafirlerin yanında karısının onu rencide ettiğini düşünüyordu. Karısıyla tartışmaya başladı.
Kocası,"Neden onların yanında beni küçük düşürdün?"
Karısı,"Yanlış yapıyorsun." Kocası,"Hâlâ mı?"
Artık öfkesine hâkim olamıyordu ve var gücüyle karısına dudağını patlatacak şekilde tokat attı.
Karısı tokattan uyuşan yüzünün acısıyla yere düştü. Sesi çıkmıyordu ama gözlerinden yaşlar akıyordu. İçinden yıllarca aynı yastığa baş koyduğum adam sözünün üstüne, söz söylediğim için nasıl bir hale bürünmüş diye geçiriyordu.
Kocası karısına attığı tokattan zerre pişmanlık duymuyordu. Ona göre kadını dizginleyebilmekti adamlık. Yine de karısına duyduğu yoğun sevgiden dolayı içinde az da olsa acıma hissi vardı.
Kocası yere düşen karısını kaldırdı ve kanepenin üstüne oturttu. Karısının ağzı kan içindeydi dudağı patlamıştı.
Kocası içerden şu dolu taş ve bir bez parçası getirdi. Karısının yanına oturdu.
Karısına,"Bana karşı çıktın da ne oldu?eline ne geçti. Beni çileden çıkarmaktan başka."
Karısı olayın hâlâ şokundaydı. Kocasından korkuyordu. Kocası eliyle karısının gözyaşlarını sildi. Bez parçasını suya daldırdıktan sonra suyunu sıktı. Karısının yüzündeki kanı temizlemeye başladı.
Kocası karısının yüzünü temizledikten sonra hâlâ ağlayan karısına,"Yeter ağlama!"
Karısı,"Tokat attıktan sonra ağlama demen acımı dindireceğini mi zannediyorsun?"
Kocası," Ne yapabilirim? Oldu bir kere çok sinirlenmiştim."
Karısı pişmanlık duymayan kocasına bakıp,"Hep böyle bir insan mıydım? yoksa ben mi hiç fark etmedim değiştiğini?"
Kocası,"Öyle bir insan değilim. Davranışın, takındığın hal ve hareket beni bu raddeye kadar getirdi. Beni tanımıyormuş gibi konuşuyorsun." Karısı,"Kızım için yaptım."
Kocası,"Bir daha yapma, olması gereken bu."
Karısı,"Olması gerekeni değil de doğru olanı yapsan."
Kocası,"Bak yine aynı şeyi yapmaya başladın doğru olanda, olması gerekende bu, zorlama artık."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KÜRT KIZI
Short StoryIrkçılık ideolojik bir düşünce değil, aksine pisikolojik bir hastalıktır. Malcolm X Hiç kimse kendi kaderinden sorumlu değildir. Herkes kendi kaderini yaşar ama unutma herkes yaptığından sorumludur. ...