Arabaya bindirilişim , ...... emniyet müdürlüğüne götürülüşüm ve sonra Barut' un isteğiyle onların olduğu emniyet müdürlüğüne nakledilişim gözümün önünden şerit gibi geçtiğinde derin bi nefes aldım. Şimdiyse sorgu odasındaydım. Rüzgar sinirle karşımdaki sandalyeye tekme attı.
" Adam bi şekilde bizden bi adım önde. Silahı Nası bu şekilde kullanır aklım almıyo lan."
Benim katili vurduğum silah orta yaşlı alnın tam ortasından vurulan bi kadının yanında bulunmuş. Bu olanlar o kadar garipti ki ...
Bi günde resmen bi kadının katili ilan edilmiştim. Kendime hakim olamayarak gülmeye başladığımda herkes durup bana bakmaya başladı. Hatta sorgu odasının dışındaki kuzularım bile gözlerini kocaman açmış bana baktıklarını hissediyorum. Bi kaç saniye sonra kahkahalarımın yerini hıçkırıklarım aldığında gözlerimden yaşlar birer birer akmaya başladı. Barut yanıma gelip göz yaşlarımı silip sakin olmamı bi şekilde bu durumu halledeceğini söyledi. Umarım , umarım dediği gibi olur...
3 gün sonra
İstanbul' daki hapishanelerden birinde yaklaşık 2.5 ay sonra olan duruşmama kadar bekleyecekmişim. Kızların ve ailemin yanında ağlamak istemediğim için kendimi olabildiğince şıktım. Onlarda artık her şeyi öğrenmişti. Deniz beni kendine çekti . Kulağıma kimsenin duymayacağı şekilde fısıldadı. " tutma kendini , ağla güzelim. Tamam belki hiçbir şey düzelmeyecek ama en azından kendini daha iyi hissedeceksin. Vazgeç artık kimsenin olmadığı yerlerde ağlamaktan. Başkaları üzülmesin diye kendini ikinci plana atma be güzelim." Abim geri çekildiğinde ikimizinde gözleri dolu doluydu. Buruk bi gülümseme peyda oldu dudaklarımda sesim çıkmadı çünkü biliyorum ağzımdan çıkan ilk kelimeyle göz yaşlarım akmaya başlayacaktı.
Seni çok seviyorum abi...
Belki ben dudaklarımı kıpırdattım sadece ama o anladı. Arkamı dönüp hızlı adımlarla yürümeye başladım ve dönüp bi kez olsun arkama bakmadım. Gardiyan arkamdan kapıyı kapattığında bana gösterilen Tanzanya doğru gittim. Tek tesellim üstte olmasıydı.
Yukarıya çıkıp yatağa uzandıktan sonra gözlerimi kapattım. Göz yaşlarım yanağımdan süzülürken Allah' a dua ettim. Ailem için. Ailemden kastım anne - babam ve Deniz değildi sadece. Kızlar , çocuklar , onların anne - babası ...
Biz kocaman bi aileydik aslında........
( bi kaç saat sonra )
" KALKSANA LAN ARTIK. NE SANDIN BURAYI 5 YILDIZLI OTEL Mİ ?"
Gözlerimi kırpıştırıp kendime gelmeye başladığımda kolumu dürtüp duran .......' ya baktım. N'oluyo yaa ?
" NE BAKIYON LAN SAF ŞAF İN HADİ ?"
Normalde olsa asla bana verilen emirleri dinlemezdim ama o anki şapşallığımla aşağı indim. Karşımda bi o yana bi bu yana yürüyüp duran kadını baştan aşağıya süzdüm. Üstünde bol , eski bi kot pantolon vardı , sanırım erkek pantolonuydu. Pantolonun üstündeyse siyah bol bi kazak vardı. Pantolonunun altlarını katlamış kahverengi çoraplarını ortaya çıkartmıştı. Saçlarını 3 numara kestirmişti sanırım. Kısa siyah saçlarından başlayıp balık etli yaşlı denilebilecek yaşta olan kadını tepeden tırnağa süzdükten sonra yutkunmasan edemedim. Yüzünün sağ tarafının neredeyse tamamını kaplayan derin bi kesik izi vardı. İz buruş buruştu . Bulanan midemin üstüne sağ elimi bastırıp gözlerimi kaçırdım. Kadın çenemden tutup ona çevirdi.
" NOLDU KÜÇÜK HANIM , MİDENİ Mİ BULANDIRDIK ?"
Kadının elini sertçe ittim.
" SİZ KİMSİNİZ YAA ? HADDİNİZİ BİLİN YOKSA ..."" YOKSA NE SEN Mİ BİLDİRECEKSİN BANA HADDİMİ ?"
Her kelimeyi bastıra bastıra söylemişti.
Herkes gülmeye başladığında karşımdaki kadın da gülüyordu.
" EVET , ben bildiricem sana haddini .
" Demek öyle , ZEYNEP - ASLI TUTUN ŞUNU"
İki kadın gelip kollarımı tuttuğunda debelenmeye başladım.
" BIRAKIN BENİ."
Karşımdaki kadının yüzündeki sinsi gülümseme solduğunda yüzüme sert bi Tokat attı. Dudağımı patlatmıştı. Başımı kaldırıp yüzüne tükürdüğümde ilk önce yüzünü sildi sonra etrafımda yürümeye başladı.
" BEN SENİ AKILLANDIRMASINI BİLİRİM."
Belinden çıkardığı çakıyı bana doğru yaklaştırdığında çığlık atmaya başladım. Ülker'den gelen koşuşturma sesleriyle son kez imdat , yardım edin diye bağırdım. Sesler iyice yaklaştığında kadına döndüm. Yüzümdeki sırıtmaya
" Akıllandıramadın ama ."
Dediğimde çakıyı karnıma sonuna kadar batırdı. Gözlerim kocaman açıldığında sertçe çakıyı çekip çıkarttı. O anda öyle bi çığlık attım ki bi an boğazım yırtılacak sandım. Arkamdaki kadınlar kollarımı bıraktığında ellerimle kanayan yeri tuttum.
" NOLUYO BURDA ?"
Gardiyanın sesiyle çevredekilere zar zor baktım. Herkes kendi işini yapıyodu ve benden uzaktaydılar. Beni bıçaklayan kadınsa yatağına hiç bi şey olmamış gibi yatmıştı. Sanki beni o bıçaklamamıştı. Gözlerim kapandığında yere gürültüyle yığıldım. Son duyduğum ses yine gardiyanlara aitti.
" ÇABUK OLUN. HEMEN HASTANEYE GİTMESİ LAZIM."Çok uzun zamandır yazmadığının farkındayım. Ama elimden gelen bi şey yok maalesef 😔
Mira bıçaklandı ..
sizce önemli bi şey olur mu ya da ölür mü diye sorayım.
O baş rol Nası ölecek filan demeyin bence .
Çünkü benim işim hiç belli olmaz...
Nası bi bölümdü bu arada ...?Okuduğunuz için teşekkürler 😊

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Güz Matemi
Novela Juvenil8 genç kızın kendi elleriyle yarattığı katil kanlı bir oyun başlatırsa ve kızların kanlarıyla güçlenirse .... ♤♤♤♤ " S-sizdiniz , biz size güvenmiştik. Nasıl yaparsınız bunu , nasıl ..." " Bi daha sakın bana sesini yükseltme , canı yanan sen olursu...