ÇOCUKLUK AŞKIM (Tamamlandı)

Bölüm 27

Buğra & Damla

6 ay sonra

MERİÇ' TEN

Zaman ne kadar da çabuk geçiyordu. Altı ayda ne yaşamıştık da bu kadar çabuk geçmişti.

Önce Yiğitler ile tanışmamız, sonra onların çocukluk arkadaşlarımız olduğunu öğrenmemiz, Asya ve Buğra ile tanışmamız, Damla' nın Kerem' den vazgeçip Buğra' ya şans vermesi, Aras kardeşler ile karşılaşmamız, Kayla ile abimin sevgili olması, Yiğit ile benim sevgili olmamız, Buğra' nın Damla' ya evlenme teklifi etmesi, Atlas ve Bulut un gelmesi, Atlas' ın Nehir ile sevgili olduğunu öğrenmemiz, ablam ile Yalın' ın çıkmaya başlaması, Kerem' in yurt dışına gitmeye karar vermesi, Atlas ile Nehir' in nişanlanarak evliliğe adım atması ve şimdi ise Buğra ve Damla' nın düğünü. 6 ay... İşte 6 ayın özeti buydu.

- Meriç, nereye daldın kız?

Asya' nın sesiyle düşüncelerimden ayrıldım.

- Sadece zamanın ne kadar çabuk geçtiğini düşünüyordum.

Ablam:

- Neyini düşünüyorsun kız bu kadar? Her şey yolunda. İlişkilerimiz yolunda, arkadaşlarımız ile sohbetimiz yerinde, şimdi de iki arkadaşımızın düğününe şahit oluyoruz. Hayatımızda daha iyi ne olabilir ki?

Beliz:

- Valla Dicle doğru söylüyor. Her şey yolundayken, hayatın bu kadar neyini düşünüyorsun?

- Öyle dalmışım işte. Bende ne düşündüğümü niye düşündüğümü bilmiyorum ki.

Düğün salonunda duyulan alkışlarla el ele gelen Buğra ve Damla' ya döndük.

Damla' m A kesimi sade ama şık gelinliğiyle, âdeta peri gibi görünüyordu. Buğra ise o perinin yanına yakışan yakışıklı bir prensti. Gözlerimin dolduğunu hissettim.

Yanımda bir karartı oluştu. O tarafa döndüğümde kendi yakışıklı prensimi gördüm. Emre' mi... Yiğit, akan yaşlarımı silip:

- Neden ağlıyorsun güzelim?

Akan yaşlarımı silen ellerini tuttum:

- Buğra ile Damla' yı el ele görünce duygulandım işte.

Yiğit alnımı öpüp :

- Kıyamam ben sana. Ağlama lütfen, Damla en mutlu gününde üzülsün mü istiyorsun?

Yüzümdeki kalan kalıntıları silip :

- Tabi ki de hayır.

- O zaman ağlama.

- Hı hı.

Yiğit ellerimi öptü:

- Canım benim, deyip yanıma oturdu.

Buğra ve Damla' nın nikahı kıyıldıktan sonra takı merasimi yapılmadan eğlence başlamıştı.

Tabi eğlence, yeni evli çiftin ilk dansı ile başlamıştı.

İlk dansın ardından müzisyen diğer çiftlerinde onlarla birlikte dans edebileceği bir melodi açmıştı.

Yiğit benimle dans ederken, abim Kayla ile, ablam Yalın ile, Atlas Nehir ile, Bulut Asya ile, Yeşim ise Deniz ile dans ediyordu. Yiğit kulağıma:

- Bir gün, seninle yine yan yana ama üstümüzde gelinlik ve damatlık olduğunda dans etmeyi diliyorum.

Boynuna biraz daha sarılıp kulağına: