Eighteen

2K 88 39
                                    

Dikkat! SMUT Bölümdür

______
4 gün sonra

Alarmın çalmasıyla gözlerimi araladım ve yatakta dolanırken kapının çalınmasıyla durdum ve tek gözümü açarak kapıya baktım. Gelen kişi lisay'dı sabahları nerdeyse hep lisa uyandırırdı bizi. Üstüme atladığında hafif hırıltılar çıkardım. " Lisa! " saçlarını önüme attı ve gülümseyerek bana baktı. Ben şimdi nasıl kızıcaktım ona? Gülüşüyle beni etkilerken yatakta oturur pozisyona geldim. "jen! Sen hâla uyuyor musun?"
" ne gibi görünüyorum? " dedim, gözlerimi kapattım ve dudaklarım kapalı gülümserken. " hadi kahvaltı hazır " gözlerimi aniden açtığımda kafamı kaşıdım. " sen mi kahvaltı hazırladın? " yarım ağız sırıtışını sunduktan sonra dudaklarını araladı.
" evet " gülerek, " sen ? " yüzünü buruşturdu ve gözleri yana kaydığında tekrar bana baktı. " yaanii biraz Jısoo'dan yardım aldım. " önüme gelen saçlarımı dağınık bir topuz yaptım ve yataktan kalktım. Lisaya baktığım da odadan çıkmıştı. Banyoya girdiğimde hafif soğuk bir duş aldım ve çıktıktan sonra iyice kurulandım. Odama giriş yaptığım da okul formamı giydim ve saçlarımı yukardan topladım. Kravatımı boynumdan geçirdim ve bağlamadan aşağı indim. Burnuma yanık kokusu gelince mutfağa girdim ve lisa oturmuş telefonla uğraşıyordu. "napıyorsun?"
Başını telefondan kaldırıp bana baktı.
" yarın gideceğimiz için yeni kıyafetler bakıyorum. Bugün gidip alıcam. "
Başımla onayladıktan sonra yanık kokusu mutağı sararken ocağa baktım.
Tava'nın üzerinde olan sosiler tamamen yanmıştı. " lisa, sosiler yanmış! "
Yerinden sıçrarken tavayı aldığı gibi musluğun altına koydu. " tüh öyle mi olmuş? " merdivenlerden inen jısoo'ya baktığım da yüzünü buruşturmuş bize bakıyordu. " ne kokuyor? " lisa ile aynı anda söylediğimiz cümleye jısoo, pür dikkat bize bakıyordu. " Lisa, sosisleri yaktı! "
" jennie, sosilere bakmayı unuttu! "
Kafamı lisaya çevirdiğim de oda bana bakıyordu. " lisa? " saçını kulağının arkasına sıkıştırdı ve bana baktı.
" ne yapabilirdim?(!) yeni kıyafetler gelmiş. " jısoo elini anlına vurarak,
" tamam. " masaya baktığım da her şey tam gözüküyordu. " Rosé nerde? "
Jısoo omuz silkince lisa ya döndüm.
" hâla uyuyor. "

" Ah! Ben gidip uyandırıyım. " ikiside başıyla onayladığında mutfaktan çıktım ve Rosé'nin odasına girdim.
" Rosé kalk " bana bakan bir Rosé beklemiyordum ve okul formasını giymiş her şeyi tamdı. Aynada kendine bakarken saçlarını tarıyordu. Rosé'nin arkasına geçtim ve aynadan ona bakarken o da bana bakıyordu.
" napıyorsun sen? " tarağı yatağa fırlattı ve bana döndü. " ne yapıyorum? "
" niye bu kadar hazırlandın? " diye sorduğum da ellerini birbirine birleştirdi. " Hiiç " kıkırdadım ve başımla onayladığım da odadan çıkarken Rosé bana seslendi. "Jennie"
Arkama baktığım da ellerini saçlarına götürdü. " ben, " sözünü tamamlamasını beklerken itiraf gelmişti. " ben Jimin'e açılıcam. " aynanın önüne geçtim ve saçlarımın her iki tarafından bir tutam bırakıp Rosé'ye döndüm. " hele şükür be güzelim. " kollarını bana sardığın da bende ona sarıldım. Arkamdan sarılana baktığım da sarı saçlar yüzümdeydi. Bu lisay'dı. Jısoo ya baktığım da Rosé'nin arkasından sarılıyordu.

*
Okula vardığımız da masamın üzerine oturdum ve kravat boynumu sıktığı için geniş tuttum. Zil daha çalmamıştı ve sınıfta henüz jungkook yoktu. Kapının açılmasıyla içeriye gelen Yerim önümden geçerken, " naber sürtük? "
Dişlerimi sıkarken dilimi yanağıma bastırdım. Ayağımla bacağına vurduğumda eliyle bacağını sıvazladı ve kaşları çatık bir şekilde gözlerini benim üzerimde tuttu. " acıdı mı? " dedim. Elini havaya kaldırdığın da kaldırdığı eline baktım ve sertçe gelirken bileğini kavradım. Elini döndürdüğümde acıyla kıvranırken bileğini bıraktım. Sinirle yerine geçerken bende gözlerimi kapıya çevirdim. İçeriye jungkook girdiğin de gözleri yerde gezerken bana çevirdi ve yüzünde bir gülümseme berildi. Önüme geçti ve bacaklarını benim önüme aldı. Ayağıma çorap giymemiştim ve eteğim kısaydı. Beni gözleriyle süzdükten sonra ellerini belimde gezdirdi. Kollarımı beline sardığım da çenesini kafama koydu. Ayrıldığımız da bize şaşkınca bakan Jısoo'ya baktım. ' ne var ' gibisine göz hareketleri yaparken jungkook yanağıma öpücüklerini bırakmıştı.
" tamam dur. Okuldayız " omuz silktiğinde ellerini masaya koydu ve bana yaklaşırken bende geri gidiyordum. Dudaklarını dudaklarıma yaklaştıracakken onu durduran Jimin'di. " hay ananı s*kiyim! " sinirle jimin'e bakarken bende kendimi gülmemek için zorluyordum. " Pardon kardeşim. Siz şey yaparsınız e- " jimin'nin sözünü jungkook kesti,
" s*ktir git, Jimin. " gülerek yanımızdan ayrıldığın da jungkook, sıraya oturdu ve bende masa'dan kalkıp onun yanına geçtim. Zil sesini kulaklarımda işittiğimde başımı jungkook'un omzuna yasladım. Hoca geldiğinde dersimizin Kimya olduğunu anladım. " günaydın. "
Sınıftakilerin bir kaçı ayağa kalktı ve hoca oturun dediğinde tekrardan oturduk.

only you and me | jenkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin