Nıneteen

1.9K 73 47
                                    

İsmimi duymamla hafif hırıltılar çıkardım ve beni uyandıran kişye baktım. " Lisa, ne var? " elleriyle beni itekledikten sonra yatakta doğruldum ve dağılan saçlarımı elimle düzelttim.
" bavul hazırlıycaz. Hem bak sana da yeni kıyafetler aldım. " yüzümü buruşturdum ve gözlerim kapalı lavaboya gitmeye çalıştım. Kapı'nın kolunu bulduğumda aşağı indirmem yetmişti. İçeri girdiğimde gözlerimi araladım ve kapıyı kilitledikten sonra karnıma aniden giren ağrı ile soğuk mermere oturdum. " ah! s*ktir. " duvardan destek alarak ayağa kalktım ve yüzüme su çarptıktan sonra aynada kendime baktım. Ağzımı temizledikten sonra banyo dan çıktım. Lisanın elindeki alışveriş poşetlerine baktığımda göz devirdim ve yatağın üzerindeki bavula sonra yanında duran kıyafetlerde gözlerimi gezdirdim. " al dene. " tek kaşımı kaldırdım ve elindeki poşeti alıp içindeki elbiseyi çıkardım. Elbise siyah renkte tassel'dı ve açıkta kalan sırtımdan çarpraz geçişli elbiseyle bağlı ipleri vardı. Güzeldi ama fazla abartıydı. " bunun gerisi nerde? " kollarını göğsünün altında birleştirdi ve bana baktı. " elindeki kumaşlar sadece o kadar. gerisi yok. " elimdekini yatağa attığım da altında bir tane daha kıyafet olduğunu fark ettim. Çıkarıp baktığım da beyaz rengte omuzları açıkta kalan üzerinde hafif pembe ve açık kahverengi renklerinde çiçeklerle desenliydi. Ve göğüs dekoltelinde beş tane alt alta olan daire şeklinde boşluklar vardı. Yanlarından beyaz işlemeleriyle çok güzel gözüküyordu. Uzun kolları dar giderken sonradan kolu aşağı doğru genişliyordu.
Kısa ama zarif bir elbiseydi. Diğer poşette ayakkabı vardı ve bana almış olduğu diğer poşetlerde takıların olması gerekiyordu. " bunu sona sakladım enişteyle halledersiniz. " dedi göz kırparak. Elindeki paketi aldım ve poşeti yırttığım da içinden çok sexy bir gecelik çıkmıştı ve yere attığım da lisa bana bakmış kıkırdıyordu. " Lalisa Monanan hemen odana git! "

" emredersiniz komutanım! " dediği şeyle kahkaha atarak odasına çekilmişti. Arkasından yere attığım geceliğe göz attığımda poşetin içine geri koydum. Bavuluma bir kaç parça kıyafet koyduktan sonra ayakkabılarımı da ayrı bir yere koyduktan sonra her şeyim hazırdı. Odamdan çıktım ve Rosé'nin odasına gittim. Daha bavulunu hazırlıyordu ki Rosé'nin yatağının üzerinde yatan bir Kuma beklemiyordum. Ona baktığımda gözlerini açmış bana bakıyordu yatağın üzerinde oturur pozisyona gelince dilini çıkarmış dururken ona yaklaştım ve kucağıma alıp tüylerini okşamaya başladım. Yatağın ucuna oturduğumda Rosé bana döndü ve tebessüm edip sessizce bavulunu hazırlamaya devam etti. Ve sessizliği bozan kişi bendim.
" Jimin'e açıldın mı? " başına kaldırdı ve bana bakarken kafasını iki yana salladı. Yüznün asık olduğunu gördüğüm de kuma kucağımda bir şekilde ayağa kalktım ve tek elimle onu tutarken tek elimle sırtını sıvazlıyordum. " tatilde açılmayı planlıyorum. " bunu dediğinde yüzümdeki gülümsemeyle o da gülümsemişti. " yardım edilecek bir şey var mı? " hayır anlamında kafasını sallarken kuma ile birlikte odadan çıkmıştık. Odama geçtiğimde kumayla beraber yatağa yattım ve ışığımı kapattığım da kendimi uykuya bıraktım.

*
Sabah çalan alarmla gözlerimi araladığımda tekrar kapattım ve hâla başımın dibinde çalan alarmı bulmaya çalışıyordum. Düğmesine bastığımda sonunda susmuştu. Soluma baktığım da kuma yanımda yoktu ve odaya göz gezdirdiğim de odamda olmadığını fark ettim. Banyoya girdiğimde kasıklarıma giren ağrılar artarken ben umursamadım. Ellerimle karnımı tutarken klozetin üstüne oturdum ve ağırımın gitmesini bekledim. " jen kalktın mı? " kızlardan biri bana seslenirken bende lavabodan o kişi ye bağırıyordum, " evet duş alıcam! "
Kapı kapanma sesi duyduğum da üzerimdekileri çıkardım ve duşumu alıp çıktım. Saçlarımı kurularken bir yandan ne giyeceğime karar vermekle meşguldüm.

Üzerime beyaz siyah yatay ince çizgili askılı tişört altımda beyaz şort vardı ve kemerinin rengi şortla aynı renkteydi. Kemeri kurdele şeklinde bağladım ve altıma beyaz sporlarımı giydikten sonra saçlarımı açık bıraktım. Boynuma daire gümüş renginde kolyemi taktım ve yüzüme hafif bir makyaj yaptıktan sonra küçük siyah askılı bir çantayı tek kolumdan geçirdim siyah gözlüklerimi kafama taktım. Bavulumu ve ayakkabılarımın olduğu çantayı alıp merdivenlerden aşağı indim. Kapının çalmasıyla gidip kapıyı açtım ve gelen kişi jungkooklar'dı. Jungkook'un üstünde siyah bir bluz altında gri kaprisi ve o siyah küpeleri göze çarpıyordu. Karşıma çıktığında siyah gözlüklerini çıkardı ve gözlüğü katlayıp blüzünün üstüne astı. Kızlara seslendiğimde hepsi birden aşağı inmeye çalıştılar en sona lisa kalmıştı ki elinde iki bavulla ve iki çantayla aşağı inmeye çalışıyorken biz lisaya göz devirerek bakmıştık. sonunda aşağı inebilmişti. " ne koydun içine lisa? " diyen jimin'e baktım ve gülerek tekrar lisa ya döndüm. Haklıydı iki bavula gerek yoktu ama bu lisaydı.
" kıyafetlerim sığmadı. " Jimin gülerek, " birde kıyafetim yok diyor. " hazır mısınız? " başımla onayladığım da jungkook benim bavulumu aldı ve önden giderek kızlar da arkadan geldiler. Taehyung'a acırmış gibi baktığım da iki bavulu taşımaya çalışıyor ve üstünde poşetler vardı. Erkeklerin hepsi kendi arabasıyla gelmişti ve bu yüzden ikişer ikişer binicektik. " jungkook ile jennie biniyo ben jısooyla taehyung lisa ve rosé jimin le binceksin. Merak etme arkadaş canlısıdır. " herkes gülerken tek ciddi kişi jimin'di. havalimanına kadar bu şekilde oturucaktık ve ben yerimden oldukça mennunken Rosé ye döndüğümde kızarmaması elde değildi.
Yanına gidip kulağına fısıldadım.
" rahat ol rosé. Bu senin için bir şans değerlendir. " göz kırparak yanından ayrıldım ve arabalara bindiğimiz de arka arkaya havalimanına doğru sürmeye başladı.

only you and me | jenkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin