Twenty two

1.5K 64 54
                                    


Kafamı kaldırdığımda karşımda bana bakan bir Rosé ile göz göze geldim. Yerimden sıçrarken o ters ters bana bakıyordu. Dudaklarımı kemirdim ve neyi var anlamaya çalıştım. "r-rosé?" Diyebilmiştim sadece o şuanda benim karşımda kâbusumdan farksızken yataktan kalktım ve onun biraz gerisinde durdum. " jennie sonunda uyandın. " tek kaşımı kaldırarak, " niye uyanmamı bekledin ki? " dediğimde kollarını göğsünde birleştirdi.
" giyinmiycek misin? " iç çekerek sorduğum da bana şaşkınca bakışlarını yolladı. " nereye yine? "

" aşağı yemek yemeye Jennie(!) " sesi odada yankılandığın da bir adım attım.
" sen neden kızgınsın? " yüzünü buruşturduğun da bunda bir gariplik olduğunu sezdim. " hayır değilim "
" iyi peki. " dedim ve valizi açıp içinden bir kaç parça bir şey çıkardım.
Üzerime bordo renginde mini saten elbise giydim ve kulağıma beyaz halka küpelerimi taktım. Gözlerime eyeliner sürdüğümde üstünden rimel ile geçtim.
Kahverengi tonlarında göz makyajımı tamamladım ve siyah topuklu ayakkabılarımı giydikten sonra koluma küçük siyah bir çanta taktım. Saçlarımı hafif dalgalandırarak açık bıraktım. Kafamı Rosé'ye çevirdiğim de hazır olduğunu fark ettim ve odadan çıktık. Hemen soluma baktığım da jungkook'un da odadan çıkmış olduğunu gördüm. Bana gülümseyerek baktığında bende ona tebessüm ettim ve rosé asonsöre doğru ilerlerken yanına jimin takıldı. Karşıma geçtiğinde gözleriyle beni süzdükten sonra dudaklarını ısırdı. " niye bu kadar güzelsin. "

" bilmem. Her zamanki hâlim " gülerek yanından ayrıldığım da arkadan muzipçe gülümsediğinde emindim. belimde olan iri elleri önüme doğru getirdi ellerini ellerime kenetlediğin de ona baktım. " demek öyle. " saçlarımı arkaya savurduğum da önüme gelen saçlarımı elleriyle düzeltirken tek parmağını yüzümde gezdirdi. Dudaklarını dudaklarımı kondurup geri çekildi ve bunu yapmasıyla dudaklarım kapalı gülümsedim. " hadi bizi bekliyorlar. " ellerini saçlarından geçirdi ve onlara bakıp tekrardan gözleriyle gözlerimi buluşturdu. " banane. " dedi. güldüm ve elini elime geçirerek asonsöre doğru ilerledim. Çok beklemeden asonsör bizim katı bulduğunda içeri geçtik ve lobi katına indik. Aşağıda bizi karşılaran gruba baktığım da kollarımı açarak kızların yanına ilerledim. İkiside şahane gözüküyorlardı. " dışarı da mı yesek? " diye sordu, jısoo. Kafamla onayladığım da jın elini jısoo'nun yüzünde gezdirdi.
" katılıyorum. "

" katılmazsan yarım kalırdı zaten. " Taehyung'un bunu demesiyle herkes gülerken Jın etkisiz kalmıştı.
" napıyoruz? " jungkook bana baktı ve tekrar onlara döndü. " jennie ve ben yalnız kalıyoruz ve siz birlikte takılıyorsunuz? " kafamı yana sallarken dudaklarını büzmüş bana bakıyordu. Ayağımda topuklu olduğundan dolayı parmaklarımın uçlarına çıkmama gerek kalmadan büzülen dudakları dudaklarımı değdirdim ve geri çekildim. " jennie sonra niye jungkook böyle oluyo, "

" sen ona böyle davranırsan o da seni altına almak tabi ki ister. " jimin'e baktığımda bana göz kaş hareketlerini sergiliyordu. Yüz ifademi ciddileştirdim ve kızarmamak için kendimi zorladım.
" beni deli ediyorsun. " jungkook'un bunu söylemesiyle yanaklarımın yanmaya başlaması bir olmuştu.
" biz bizeyiz utanma. " dedi, taehyung.

Kadehleri birbirine tokuşturduğumuz da midem hafif hafif bulanmaya başlamıştı. Bu benim daha üçüncü kadehimdi ama bu kadar etki yapmasını beklemiyordum. Elimi karnıma götürdüğüm de yanımda oturan Lisa bunu fark etti. " iyi misin jen? " yüzümü buruşturarak ona baktım, " evet biraz miğdem bulandı bir şeyim yok. " başıyla onayladığın da tabağımdaki eti bıçakla keserek bir çatal aldım. Yanımda duran su'yu ağzıma yuvarladığım da peçeteyle ağzımı sildim. Masada kahkahalar artarken ben karnımın ağrısıyla mücadele ediyordum. Masadan kalkmamla herkesin bana bakması bir olduğun da arkamdan gelen sesleri umursamadım. " jennie nereye? "
Hızlıca lavaboya girdiğimde yüzüme su çarptım ve ağzımı temizledikten sonra kendime aynada baktım. Bozulan rujumu tazeledikten sonra kapıdan içeri giren sarışın'a baktım. " neyin var? "
Diye sorduğunda peçeteyi elimle kopardım ve yüzümü nazikçe sildim.
" miğdem kötü. " düşünür gibi yaptı ve kollarını göğsünde birleştirdi. " akşam yemeğine çıkmadan önce ne yedin? "
Biraz düşündüm ve cevabımı sundum.
" en son bugün öğlen patates yemiştim ama ondan olduğunu sanmıyorum. "
Başıyla onayladığın da karnıma giren ağrı ile iki büklüm olup yerimde kalakaldım ve yanıma hemen lisa gelip beni mermer tezgahın üzerine oturttu. Soğuk mermer vücuduma etki yapınca ürperdim ve biraz oturduktan sonra yavaşça ayağa kalktım. Lisa'nın yardımı ile yüzüme su çarptım ve kuruladıktan sonra lavabodan çıktık. " daha iyi misin? " diye sordu, lisa. Başımla onayladığım da elini sırtıma yerleştirdi. Masaya geldiğimizde yerime oturdum ve hiç bir şey olmamış gibi yememe devam ettim. " noldu? Neren ağrıyo doktora gidelim mi? " beni soru yağmuruyla tutan jungkook'a güldüm ve bir şeyimin olmadığını söyleyip yemeyime devam ettim. Yemeğimiz bittiğinde kendime tatlı söyledim ve herkesin önünde tatlı varken ben tabağımı bitirmiştim. " ne kadar hızlısın, "

only you and me | jenkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin