___☆___
PerşembeGözlerimi araladığım da yüzümü buruşturdum ve zor olsada yataktan kalkmıştım. Sağ tarafıma göz verdiğimde chaeyoung daha uyuyordu. Onu rahatsız etmeden banyoya girip soğuk bir duş aldım ve rutin işlerimi hallettikten sonra banyodan çıktım. Havluyla bir yandan saçlarımı kurularken bir yanda da telefonumla uğraşıyordum. Günlerden perşembeydi ve biz yarın Kore'ye dönücektik. Gelen bildirime dokundum, " günaydın, jennie." gözlerimi kırpıştırdığım aklıma binlerce soru varken bir tanesi şuydu; adımı nerden biliyordu? Bilinmiyen numaradan gelen mesaja kafa tutmadan telefonu kapattım ve chaeyoung'u kaldırmaya çalıştım. Kalkmıycam gibi mırıltılar çıkardığın da üstündeki yorganı çektim.
" Chaeyoung, " saçlarım önüme geldiği için dağınık bir topuz yaptım ve yastığı kafasından çektiğim de sinirli bakışlarını bana yolladı. " Jennie! " diye bağırdığın da kıkırdadım ve kolundan çekip onu kaldırdım. Sahroş gibi yürürken lavaboya girdirdim ve yüzüne soğuk su çırptıktan sonra duşa girmesini sağladım. Lavabodan çıktığımda chaeyoung'u duş alması için bıraktım. Suyun sesini duyduğum da valize doğru yöneldim ve içime bikinimi giyip üzerime kot şort ve göbeğim gözükecek kadar kısalıkta beyaz balon kollu üstümü giydim. Beyaz parmak arası terliklerimi giydikten sonda güneş gözlüğümü aldım ve kafama taktıktan sonra hafif makyaj yapıp plaj çantamı hazırladım. " chaeyoung, hadi çık! " diye seslendiğimde suyun sesi kesilmişti. Beş dakika sonra çıktığın da üzerinde bikinileri vardı. Dolaptan çikolata çıkardım ve onu yerken chaeyoung'un giyinmesini bekledim. Üzerine askılı göbeği açık lila renginde bir üst giydi ve altına beyaz kot şortunu giydikten sonra beyaz terliklerini giydi ve telefonunu hazırladığım çantanın içine attıktan sonra odadan çıktık.
" kızlar! " arkamıza döndüğümüzde lisa bize doğru koşar adımlarla gelirken bizde asonsöre doğru ilerledik. Bir el omzumdayken lisa'nın ellerinin olduğunu fark ettim. " günaydın. " chaeyoung içeri geçerken, " ne bu enerji? " ağzımdan lafı aldığında gülümsedim. Bizde içeri geçtiğimiz de arkadan jısoo geldi. Bize el sallarken içeriye geçti. "mutlu olmak'ta suç oldu."
Dedi, dudaklarını büzüp kollarını göğsüne çekerken. " hayır d- " chaeyoung'un lafını bölüp devam ettim,
" her zaman ki lisa işte. " başıyla onayladığında jısoo bize gülüyordu.
" jısoo, senin bu kadar mutlu olmanın nedeni jin ile alakalı mı? " dedim, gülerken. Kızaran yüzünü saçlarıyla kapatmaya çalışırken elimi omzuna attım. " utanma jısoo. " dedi, lisa. Başımla onu onayladım ve dudaklarını dişlediğin de bana baktı, " biz jin ile birlikte olduk. " lisa onu alkışlarken chaeyoung öne atıldı. " sen bakire değil miydin? " evet anlamında başını sallarken gülümsedim. " önlem aldınız mı? " diye sorduğunda lisaya kafamı çevirdim. " ne var? " dedi, kafasını sallarken. Jısoo domates gibi olmuşken biz daha fazla soru sormadık. Lobiye vardığımızda restorant'a giriş yaptık. beyler dışarıda oturmuş kahvaltı yaparlarken biz kızlarla onları izliyorduk. Yanlarından geçen kızlar onlara göz kırparken bir yandan gülüşüyorları. " bu ne şimdi? " diye sordu, lisa. Ölümcül bakışlarını taehyung'a yollarken onlar hâla bizi görmemişlerdi. " yürüyün. " dediğimde kızlar arkamdan geliyorlardı. Masaya geldiğimde elimi masaya vurduğumda masadan çıkan ses yankı kulaklarımda etki yaratmıştı. " günaydın(!) " dedim, muzipçe gülerken onlar şaşkınlıkla beni izlerken kızları yolladım ve jungkook'un yanına geçtim. "napıyorsunuz
bakalım?" Jısoo'ya kafamı çevirdiğim de jın'nın kucağında oturuyordu.
" kahvaltı. " diye söylendiğinde jimin'e göz devirdim. Omuz silktiğinde chaeyoung'a döndü. "Sevgilim noldu?"
" yok birşey. " yanağından öperken dediği şeyle kafasıyla onayladı. Hiç bir şey yapmıycaktım. " biz bir şeyler almaya gidiyoruz. " dedim, saçımı geri atarken. Kızlarla beraber yiyecek bir şeyler almaya gittik ve geri döndüğümüzde masaya oturduk. Omletimden bir çatal aldığım da karnıma girin ağrı ile kasıldım. Belli etmemek için yemeye devam ettim. Ve taze sıkılmış portakal suyumdan bir yudum aldım. Masaya baktığımda beyler tabağındakileri bitirmiş ve Bizi bekliyorlardı. " siz sahile gidin ve önlerden şezlonk bulun. " dediğimde başıyla onayladı, Taehyung. Yavaş yavaş ayaklandıklarında yanımızdan gittiler.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
only you and me | jenkook
FanficCinsel içerik içerir! " Nasıl olduğunu bir türlü anlayamıyorum. Gardımı indirdim. Yemin ettim ; birdaha asla âşık olmayacaktım ; ama sırıl sıklam oldum. Sanırım bunun geleceğini görmeliydim. Gözlerinin içine düştüm. Çılgın dünyama geldin ; serin v...