40

10.5K 739 151
                                        

Madrigal-Neden Diye Sorma (Bu aralar taktığım şarkılardan biri🖤)

Okulun  son günleri yaklaşırken Pars'ın söyledikleri aklımda dönüp duruyordu. Beni bırakıp gitmeye niyeti yoktu. Bu beni çok mutlu ediyordu. Gözümün önüne uzatılan çayla gülümseyerek elimi karton bardağa uzatıp aldım. Pars yanıma oturduğunda çayımdan bir yudum alıp "Ee ne okumayı düşünüyorsun?" dedim.

Pars da benim gibi çayından bir yudum aldıktan sonra düşünüyormuş gibi sesler çıkardı. Gerçekten düşünmediğinden adım gibi emindim.

"Bilmiyorum." Gülerek bana baktığında sevimli halini görüp bende gülmeye başladım.

"Karar vermen lazım."

"Ayarlarız bir şeyler." Kafamla onaylayıp önüme döndüm ve çayımı içmeye devam ettim.

"Ayrıca sen benim okuyacağım bölümü boş ver. Mezuniyette ne giyeceksin, onu düşün." 

"Bende mi geleceğim?" Kafasıyla onayladıktan sonra diye konuşmaya başladı.

"Sen gelmezsen bende gitmem."

"Ama.."

"Ne ama? Gelmemek için bahane bulma."

"Ne bahanesi Pars? Acilen kıyafet bakmaya gitmem lazım." Ayağa kalkıp okul binasına doğru yürümek için adım attığım sırada Pars gülerek kolumdan tuttu.

"Daha dersin var. Çıkışta beraber gideriz." 

"Tamam o zaman attığın t-shirtümün aynısından alacaksın bana." Gözlerini devirdiğinde yanaklarını sıktım.

"Sen onu unutmadın mı?"

"Sence unutur muyum?" Bakışlarını yüzüme çevirip kaşlarını çattı ve kafasını olumsuz anlamda salladı. 

"Unutmazsın." Yanağından makas alıp okul binasına doğru gitmeye başladığımda arkamdan "Nereye?" dedi.

"Dersim var." Dudağını büzüp eliyle gitmemi işaret edince sınıfıma doğru yürümeye başladım. Son sınıf oldukları için doğru düzgün dersleri olmuyordu. Olan derslere de Pars girmiyordu. Bu çocuk nasıl sınıfta kalmıyordu, anlamıyorum. Sınav notlarını sorduğum zamanda geçiştirip duruyordu. Kesin notları çok kötüydü. 

"Ada?" diyen Yeliz'e baktığımda koşarak bana doğru geldiğini görüp kenara çekildim. Hızını alamayıp yanımdan geçerken arkasından gülerek bakmıştım. Durup bana baktığında güldüğümü görüp "Ayıp ama." dedi.

"Gel hadi gel."

Yanıma doğru gelip heyecanla "Burak beni mezuniyete davet etti." dedi."

"Hep beraber gidiyoruz o zaman." Kolunu omzuma atıp sınıftan içeri girdiğimizde gülüyorduk.

"Biz çıkışta kıyafet bakmaya gideceğiz." 

"Ben sonra bakarım." Kafamla onaylayıp sıramıza oturduğumda, Yeliz de yanıma oturmuştu.

"Tamam senin kıyafetine bakmaya beraber gideriz."

"Olur."

"Ee sevgili misiniz?" Yeliz bakışlarını kaçırdığında kahkaha atmıştım. Utanmıştı.

"Aslında isim koymadık. Ama birbirimize karşı oldukça dürüstüz. Yani ikimizinde duyguları olduğunu birbirimize itiraf ettik." Elimle sırtına vurup gülerken "Oldu bu iş." dedim.

"Annemle konuşacağım bugün."

"Yıldız teyze gurur duyacak."

"Hadi be oradan buçuk atıyorum." 

"Ablanı konuşamadan uzak tuttuğun sürece sıkıntı yaşamazsın." Kafasını aşağı yukarı sallayıp gözlerini kıstı ve "Tam bir şeytan." dedi.

"Abartma." Haline gülerken omuzlarını silkip telefonunu çıkarıp oynamaya başladı. Bakışlarım pencereye dönerken bıraktığım yerde oturan Pars'ı görüp gülümsedim. Yanına giden bir kız görünce gülümsemem solmuştu, kaşlarımı çatmıştım.

Pars bardakta ki bakışlarını kıza kaldırıp dinledi. Ardından işaret parmağını havaya kaldırdı ve cebinden telefonunu çıkardı. Kızdan biraz uzaklaştıktan sonra telefonu kulağına götürdü. Masanın üstündeki telefonum titremeye başladığında açıp kulağıma götürdüm.

"Ada bir kız benden hoşlandığını söylüyor. Kızı oyalayayım mı?"

"Neden oyalayacaksın?"

"Dövmen için." Gülmeye başladığımda ciddi bir şekilde duruyordu.

"Kafanı okul kapısının oraya çevir." dediğimi yaptığında konuşmaya devam ettim.

"2 pencere yukarı bak." dediğimi yaparken el sallıyordum. Bakışları beni bulduğunda gülmeye devam ettim.

"Ee geliyor musun?"

"Kavga mı etmemi istiyorsun?"

"Hayır, ama sevgiline asılıyorlar." Bakışlarım öğretmen masasına dönerken, öğretmenin hala gelmediğini görüp çantamı toplamaya başladım.

"Geliyorum kapat." Telefonu kapatıp çantama attıktan sonra Yeliz'e bakıp "Eniştene asılıyorlar, Yeliz. Mevzu büyük ben kaçar." dedim.

"Tabi git. Kırk yılın başı eniştem oldu." Gülerken omzuna vurup sıradan çıktım. Sınıftan çıkıp, merdivenlere yöneldim. Hızla merdivenlerden indikten sonra binanın çıkış kapısına yönelip dışarı çıktım. Kız hala Pars'a bakıyordu. Allah'ım sen sabır ver yoksa sileceğim şu kızı..

Pars'ın yanına gidip "Hadi gidelim sevgilim." dedim. Sevgilim kısmını kıza bakarak söylediğimde kızın kaşları havaya kalkmıştı. Ardından arkasını dönüp yürümeye başladı. Kız gittiğinde bakışlarımı Pars'a çevirip "Gel kızı döv dedin ya resmen!" dedim.

Pars güldükten sonra "Sende geldin." dedi.

"Ben her zaman gelirim."

"Her zaman gel."


Herkese Pars gibi sevgili djfsdf

Amin..


YANLIŞ NUMARA | TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin