SOLUKSUZ #OlumculBirOyun

12. Bölüm: GÜVEN

Merhabaa. Bu bölümün size biraz sıkıcı gelebileceği  konusunda uyarı yapmak istedim. Bir geçiş bölümü olan bu bölümde, kitapta olayların oldu bittiye gelmemesi için durumun gidişatını anlatmak zorundaydım. Maalesef her bölüm aksiyonun dozunu kaçıramıyoruz ama bir sonraki bölüm için size gerilim ve aksiyon garantisi veriyorum. Keyifli okumalar... :)

Güven inşa edilmesi zor ama yıkımı çok kolay olan riskli bir yapı, eski bir binaydı. Anlık bir zelzeleden sonra küçük bir sarsıntıda bile yıkımının kaçınılmaz olduğu insanı en güçlü tutan ve en ağır yıkan, büyük elzemdi. İlişkinin başında tohumu ekilen, yavaş yavaş büyüyen, yeşeren ve sonunda kök salan ancak günün birinde ağaç olacağının garantisi olmayan, hayal kırıklığına razı olma durumuydu. Edinilmesi ve yarasının kabuk bağlaması zor olan bu yeti, takılan o en güzel maskelerin arkasındaki çirkinliğin keşfiyle son bulan ve kaybedilince asla yerine bir benzerinin konamadığı, tek kullanımlık, harika bir histi.

Güven, inanca dayanan ve o inanç olmadan var olması mümkün olmayan ancak yine de her koşulda aramaya devam edilen ihtiyaçtı. Elde edildiğinde inançla birlikte gelişirdi ve karşımızdakine olan inancımız, onun her koşulda nasıl bir duruş sergileyeceğini önceden bilmemiz ya da tahmin etmemiz anlamına gelirdi. Mutlak olarak bir kişiye güvenebileceğimize dair önsezimiz doğru çıkmayabilirdi fakat bu anlamda tahmin edilebilirlik, partnerimizle ilgili herhangi bir sürprizle karşılaşmayacağımızdan emin olmamız demekti. Buna karşın öngörülemez, tutarsız ve beklenmedik davranışları olan birine karşı güven duygusunun gelişmesi neredeyse imkansızdı.

İşin özü, Emir Kanakan gibi bir adama güvenmemeniz gerekirdi.

Peki güven nasıl kazanılır? Ya da birine güvenmek için ne yaparız?

Hiçbir şey yapmadan güven kendiliğinden oluşabilir mi?

Belki.

Güveni zaman mı oluşturuyor? Geçip giden yıllar?

Olabilir.

O halde uzun zamandır tanımadığımız birine nasıl güvenimizi teslim edebiliyoruz?

Karşılıklı güven olsa gerek.

Karşılıklı güven, hissedilebilir mi?

Neden olmasın.

Güvenini biri hiç kırdı mı?

Defalarca hem de.

Güvenini kıran insanlara tekrar güvendin mi?

Birçok kez.

Peki, her şey eskisi gibi miydi?

Hayır. Hiçbir zaman.

Peki, değilse eksik olan neydi?

Hiçbir şey tam değildi.

Babana güveniyorsun. Ya güvenin boşaysa?

Onu bulmadan sorularımın cevaplarını bilemem.

İnsanlara çabuk mu güveniyorsun?

Sanmıyorum.

Kronik şüpheciysen Emir Kanakan'a neden güvendin?

Bilmiyorum. Bu, sahte bir güvendi.

O, güvenilir mi?

Emir öngörülemez, tutarsız ve beklenmedik davranışları olan biri ama onunla ortak bir amacımız var.