veee 1. BÖLÜM :) BAKALIM BEĞENECEK MİSİN? Yorumlarda görüşmek dileği ile :)
* * *
“Hayatıma nefes olduğun günü unutamam ki...”“Ela yenge,” dedi küçük çocuk elini çenesine koyarak.
Ela kızını uyutup çocuğa döndü, “Efendim.”
“Nefes ne zaman büyüyecek?”Ela kıkırdadı, “Biraz var daha, neden?”
James bilmiş bir şekilde burnunu dikledi, “Çünkü onunla evleneceğim. Şermin daha çok erken, büyüyün önce dedi. Bence ben yeterince büyüdüm. Nefes de benim kadar olsun, hemen evlenelim. Olur mu?”Ela bu sefer daha uzun güldü, “Ah James, bunu çok daha büyüyünce babası ile konuşursunuz bence. Bu işler böyle olmaz.”
James suratını astı, “Şermin bana sürekli dayını karıştırma diyor. Sen onu karıştır diyorsun. Ben hangi birinizi dinleyeceğim hiç ama hiç bilmiyorum!” diye sinirle bağırıp odadan çıkacağı an, Nefes ağlayarak uyandı. James de dönüp Ela’ya baka baka “Bak daha şimdiden arkamdan ağlıyor, gördün mü? O da beni istiyor,” diye çıkışıp, odadan dışarı kendini attı.
Ela ise küçük çocuğun arkasından kahkahalarla gülüyordu.*
James sinirle eve girdiğinde direkt Şermin’i bulmak için odalara bakmaya başladı. Oturma odasının önünden geçerken Özgür ile konuşmalarını duydu ve duvarın orada duraksadı.
“Şeri’yi özledim ben şahsen, bir ziyaret etsem mi?”
“Hımm, sen mi özledin Özi mi?”Adam derin nefes aldı, “İkimiz desem? Hem hazır çocuklarda yok.”
“Ben varım!” diyerek odaya girdi James.
Özgür ile Şermin birden birbirlerinden uzaklaştılar, “Jojo sen ne arıyorsun burada?” diye sordu Şermin şaşkınca.“Git kardeşine söyle ben istiyorum Nefes’i. Aşık oldum ya.”
Şermin ile Özgür birbirlerine bakıp gülmeye başladılar, “El kadar bebeğin gazına mı aşık oldun acaba?” sonra kocasına döndü, “Duydun mu şu bacaksızı, aşık olmuşmuş. Ay yesinler senin aşkını.”
“Bana bebek muamelesi yapma, istiyorum ben Nefes’i.”“Olur deriz Bulut’a, saklasın sana Nefes’i.”
Sonra çocuk gözlerini kıstı, “Şeri ile Özi kim? Akrabamız mı?”
Şermin öksürmeye başlayınca, Özgür de kafasını kaşıyordu. “Şey Şeri, şeyin adı, kısası. Yani Şermin’in küçüğü-” karısından dirsek yiyince, “Yani Şermin’in kısaltılmışı. Özi de benim... Kısa adım,” dedi.James güldü, “Lakap gibi. Anladım ben.”
“Aynen. Ne güzel dedin onu, lakap.”
James bu sefer sırıttı, “Şeri ve Özi. Sevdim ben bu lakap işini. Bende size öyle seslenebilir miyim?”
“Ta-tabi. Seslen,” dedi Şermin gülümsemeye çalışarak. Çocuğun diline düşmekten iyidir. Unutur nasılsa, diye düşündü. Ömür boyu öyle seslenecek değil ya?Sonra Özgür karısına inanamıyormuş gibi baktı, “Seslensin hayatım seslensin. Ama ulu orta seslendiğinde, kimin cevap vereceğini kestiremezsem kusura bakmayacak artık hiç kimse, olur mu?” diye çıkışarak odadan çıktı.
“Şeri, Özi neye sinirlendi?”
“Hangisi için sorduğuna bağlı,” dedi arkasına yaslanıp gülerek.***
VEEEE YILLAR SONRA...
“Bak Burçin yine söylüyorum, şu Emir’i uzak tut kızımızdan, yemin ederim bacaklarını kıracağım o hergelenin.”
Burçin bıkkın bir nefes verdi, “Uğur!” diye cırladı, “Ay yemin ederim hastasın sen ha! Kızımız karnımızdayken başladın saçmalamaya. Yeter ama!” katladığı kazakları dolaba yerleştirdikten sonra adama döndü, “Hem kedi köpek gibiler görmüyor musun? Gören de büyük aşk yaşıyorlar sanır! Neredeyse boğazlayacaklar birbirlerini.”
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YANLIŞ ADRES DOĞRU AŞK * A.S.S. III - FİNAL
Romantikİlk gözlerini açtıklarıydı onlar için aşk... Çünkü yüreklerini de ilk onlara açmışlardı. İlk içlerini titretendi aşk... Çünkü yüreklerindeki tüm ırmaklar izinsiz, sorgusuz onlara akmıştı. Şimdi izini yanlış topraklarda sürüyordu aşk... En yanlış adr...