Bölümden çok ara bölüm gibi oldu. :) keyifli okumalar. Hazırdı diye de bekletmek istemedim. Ayrıca biraz buruk bir bölüm oldu.
******
Oğuz ve diğerleri hastaneye girdiğinde koşarak ameliyathanenin önüne geldiler. Ayşegül başını tutmuş, yerde oturuyordu. Oğuz kızının önüne çöktü, “Ayşegül! Ayşegül Doruk? O nerede?”
“Bilmiyorum.”
“Ayşegül, o nerede?”Ameliyathaneye baktı ve işaret parmağını oraya doğru uzattı, “Orada...” diye fısıldadı.
Oğuz rahat bir nefes verdi ve karısına döndü, “Siz onun yanında kalın, ben içeri girip, duruma bakayım.”
“Tamam.”Yarım saatin içinde bütün aile toplanmıştı hastaneye ve Doruk’un annesi bütün hastaneyi ağlaması ile inletiyordu. Ayşegül ağlayarak kulağını kapattı.
James yanına geldi, “Ayşegül, hadi kalk da gidelim.”
“Hayır!” diye bağırdı.Nefes de yanlarına gelmişti, James’in kulağına eğilerek, “Götür James, şimdi ailesi bir şey derse kaldıramaz,” diye fısıldadı.
James kızın itiraz etmesine fırsat vermeden, onu kucakladı ve oradan uzaklaştırdı. Ayşegül bir yandan çırpınıyor, bir yandan da “Bırak beni, o çıkmadan gitmem bir yere!” diye bağırıyordu. Ama James onu dinlemeden yana döndü ve onlara hazırlatılan odaya geçirdi kızı. Yatağa koyduğunda Aslı kapıyı kapatıp, kilitledi.“Bebeğim, ne olur sakin ol.”
“Bırakın gideyim Nefes! Orada olmam lazım.” İki kişi zorlukla tutuyorlardı kızı.
“Ayşegül! Önce bir sakin olur musun? Bak ailesi orada, sana bir şey derlerse ne ben ne de diğerleri tutamayız kendimizi, o yüzden burada bekleyelim. Söz biz arada gidip bilgi alacağız senin için.” Sonra Aslı’ya baktı. “Kayra’yı çağırın!” dedi.“Neden?”
“Sakinleştirici versin,” diye fısıldadı. Hala çırpınıyor, sinir krizi geçiriyordu artık.
“Tamam.” Telefonunu çıkarıp, mesaj çekti kıza ve beklemeye başladılar. Yaklaşık beş dakika sonra Kayra elinde bir şırıngayla gelmişti.James’e “Başını başka tarafa çevir,” dedi ona duyurmadan.
James yatağın diğer tarafına geçip, kızın diğer kolunu tutarak başını göğsüne bastırdı. O sırada Kayra da ayağını kızın bileğine dayadı ve şırıngayı ağzına koyup, kolunu sabitledi. Sonra da kızın kıpırdamasına fırsat vermeden iğneyi batırıp, vurdu.“Yapmayın! Yalvarıyorum yapma...” gözlerini kapatıp, uyuyunca hepsi rahat bir nefes aldı.
“Umarım Doruk çıkar o ameliyathaneden. Yoksa sakinleştiriciler yetmez. Annesiyle teyzesi de fenalaşmış."
James elini saçından geçirdi, “Ayşegül için bir şey dediler mi?”Kayra başını sağa sola salladı, “Hayır. Yani henüz duymadım.”
“İyi bari,” deyip kapıya gitti, “Hepinize su getiriyorum.”
“İyi olur.”***
1 SAAT SONRA...
Çalınan kapıya eğilerek baktı Aslı, gelen kadını görünce horoz gibi diklenip, hemen önüne geçti. “Bak o da iyi değil. Lütfen sonra zaten uyuyo-”
Doruk’un ablası Azra hafifçe gülümsedi, “Doruk çıktı, şimdi durumu stabil. Belki bilmek ister diye...”
Aslı deminki tavrından utanarak, “Şey teşekkür ederiz. Sakinleştirici verdik de, uyuyor, diyecektim bende,” dedi.O sırada Ayşegül gözlerini yavaş yavaş araladı, “Doruk...” diye fısıldarken, tavana bakıyordu.
Azra hemen yanına gitti, “Ayşegül... Ben Doruk’un ablası Azra.”
Ayşegül başını ona çevirip baktı. Gülümsüyordu ona, “Doruk?” dedi bu sefer soru sorar gibiydi. Sesi de çok çatallaşmıştı. Uyumadan önce o kadar bağırmıştı ki, tahriş olmuştu boğazı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YANLIŞ ADRES DOĞRU AŞK * A.S.S. III - FİNAL
Lãng mạnİlk gözlerini açtıklarıydı onlar için aşk... Çünkü yüreklerini de ilk onlara açmışlardı. İlk içlerini titretendi aşk... Çünkü yüreklerindeki tüm ırmaklar izinsiz, sorgusuz onlara akmıştı. Şimdi izini yanlış topraklarda sürüyordu aşk... En yanlış adr...