17.Bölüm

235 28 31
                                    

Jihyo'nun yanımızdan gitmesi üzerine asla susmayıp upuzun cümleler kuran Baekhyun'un laflarından çıkardığım sonuç: Ben Kyungsoo'dan hoşlanıyorum.

Olabilirdi. Olamaz diyemezdim.

Kendime itiraf etmesi çok zor olmamıştı ama başkalarına ağzımla söyleyebilmem kolay olmayacaktı. İstemsizce sınıflarının önünden geçerken içeri baktım.

İşte orada...

Ben onu gördüğüme mutlu olmuştum ama aynı şey karşı taraf için söylenemezdi. Beni gördüğü anda "Baekhyun yok." dedi ve önüne döndü.

"Burdayım, burdayım, Kyungsoo'nun beni aradığı günleri de mi görecektim." Baekhyun beni görmeden sınıfa girerken cıvıldadı.

Kyungsoo boş gözlerini Baekhyun'a çevirdi. "Ben seni neden arayayım? Nayeon arıyor."

Bir kez de yüzüme Nayeon der misin?

"Nayeon nerde be." diyerek arkasını döndü. Beni görünce yanıma geldi. "Ne oldu kız sabah sabah neden arıyorsun?"

"Ben senin neden arayayım? K-" ne dediğimi fark ettiğimde iki elimle ağzıma bastırıp cümlemin devamını getirmedim.

Baekhyun da ne söylemeye çalıştığımı anlamıştı. Gözleri büyüdü. "Anlaman kolay olmuş. Hayır beni niye uğraştırdın ki?"

"Of sus gerizekalı." diyip gitmek için arkamı döndüğüm an Jihyo ile burun buruna geldim.

"Napıyorsun sen burada?" dedi ellerini beline koyarken.

Baekhyun arkamdan güldü. Arkamda olmasına tekme atmama engel değildi tabiki. Bacağına tekme attım. "Ağla gerizekalı." dedim ona dönmeden sonra da Jihyo'yu uzaklaştırdım.

"Kyungsoo için ordaydım deme sakın." Başımı yere eğdim. "Madem kendin farkındaydın beni neden uğraştırdın?"

Gözlerimi devirdim. "Ben size gelin beni dikizleyin de aşk hayatım hakkında yorum yapın mı dedim. Uğraşmak, Baek ve senin sorunun."

"Kimin aşk hayatı?" Sana, dedikodu olduğunu hissetmiş gibi sınıftan çıkıp yanımıza gelirken konuştu. Jihyo'nun yan gözlerle bana baktığını gördüğü zaman merakla "Nayeon'un mu?" diye sordu.

Jihyo onu kafasını aşağı yukarı sallayıp onayladığında Sana heyecanla bağırmaya başladı. "OHA! kim? ANLATIN!!!"

"Ay benim bunu anlatmam lazım bekleyemem." diye bağıran Jihyo, beni göstererek devam etti. "Hanımefendi Kyungsoo'yu seviyor."

"NE?!" Sana ve yeni gelen Momo aynı anda bağırdılar.

"Abartma Jihyo!"

"Tamam sevmiyor da hoşlanıyor."

"Ne kadar da zevksizsin Nayeon." Bu cümle, ne zamandan beri yanımızda olduğunu bilmediğim Jeongyeon'dan gelmişti.

"Jeongyeon, gönül bu ota da konuyor Kyungsoo'ya da." Sana eğlenerek söyledi.

Sinirle konuştum. "Yani Kyungsoo bok mu olmuş oluyor bu durumda?"

Jeongyeon, dirseğiyle Sana'yı dürtüp "Bak, nasıl da sinirlendi." dedi gülerek.

"Yine dalga konusu oldum lanet olsun!" ayaklarımı yere vura vura sınıfa girdim. Neyse ki beklemedikleri durum olduğu için biraz şoktaydılar bu yüzden arkamdan gülüşmüyorlardı.








"OHA!"

Sabah yanımızda olmayan Tzuyu, Dahyun, Chaeyoung ve Mina'dan aynı ses yükseldi. Ve böylece gözlerini ayırmadan bana bakan kişi sayısı Jihyo'nun anlatmayı bitirmesiyle dörtten sekize çıkmıştı.

Lucky One Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin