38.Bölüm

208 24 34
                                    

Zil çaldığı anda kafamı uyumak amaçlı sıraya koyduğumda Momo beni dürttü.

"Öğle arası zili bu."

"Gelmeyeceğim ben uykum var." dedim kalkmadan.

"Tüm tenefüslerde uyumaya başladığının farkındasın değil mi? Grubun uykucusu lakabını Momo'dan alacaksın yakında." derken kapı çalarmış gibi kafama vuran Sana'nın eline vurdum.

"Yorgunum uğraşmayın benimle."

"Uyumamış ki gece." diyen Momo'yu
istifimi bozmadan, baş parmağımı kaldırarak yaptığım işaretle onayladım.

"Minseok, Baekhyun ile kavga ettiklerini söyledi. Bence buna takıldığı için uyumadı."

Hışımla yerimde doğrulup Momo'ya döndüm. "Birincisi, kavga etmedik.
İkincisi Minseok nereden biliyor yanımızda değildi o zaman, ve bunu sana ne ara söyledi?"

"Akşam Minseok, Jongdae, Dahyun, ben oyuna girmiştik, o zaman söylediler."

Derin bir nefes aldım. "Birisi Jongdae'ye susmayı öğretmeli."

"Bence de, bence de," Jeongyeon kendinden beklenmeyecek bir heyecanla beni onayladığında gülüştük.

Sonra kızları zorla gelmeyeceğime ikna edip kantine gönderdim ve devamında huzurlu bir 40 dakika geçirdim.

Uyuyarak...










"Bu kimin be?"

"Ne bileyim, senin mi Momo?"

"Yoo."

Huzurlu anlarım kızların konuşmalarıyla bozulmuştu. Uykumu aldığıma göre konuşmalarına dahil olmak için kalktım.

"Nayeon, birisi geldi mi buraya?" iki elini beline koymuş olan Jihyo, sorgularcasına bana doğru eğildi.

"Bilmiyorum ki."

"Eee bu kimin ceketi o zaman?" diye soran Mina'ya ve elindekine baktım.

Bilmiyorum dercesine ellerimi yana doğru açıp omuzlarımı kaldırdım.

Sınıf boş olduğu için oturduğu yerden bize seslenen Yoongi'ye döndüğümüzde Sana elleriyle durmamızı ister gibi bir hareket yaptı.

"Yoongi ikinci defa kendi isteğiyle bizimle konuşuyor." işaret ve orta parmağıyla iki yapıp sırayla hepimizin gözüne sokarken devam etti. "Bomba bir şey söyleyecek. Gönder gelsin."

"Yan sınıftaki baykuşa benz-"

"Baykuş değil o penguen!" diyerek hızla ayağa kalkıp bağırarak sözünü kesmemle Sana beni takmayarak Yoongi'ye döndü. "Devam et Yoongi boşver sen onu."

"İşte bir ara o geldi."

Hepimizden aynı heyecanla aynı ses çıktı. "Eeeee sonra?"

"Sonrasını ne bileyim uyudum."

"Bu ceket Kyungsoo'nun mu yani?" diye çığlık atarak Mina'nın elinden aldım.

Mina omuzlarımdan tutup, beni kendisine çevirdi ve mala anlatırmış gibi tane tane konuştu. "Nayeon, şimdi söyleyeceğim şeyden sonra sakin kalmaya çalış tamam mı."

Merakla kafamı salladım.

"Ceket üzerine örtülmüştü."

Gözlerim duyduğum cümleyle kocaman olmuştu. "NE?!"

"Bayılacağım galiba." diyip boştaki elimi hızlanmış kalbimin üzerine koydum.

"Aman sakın." endişeyle koluma giren Jihyo'ya güldüm.

Lucky One Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin