"Momo bir önceki ders sensiz oyuna girdik haberin olsun." dedikten sonra tostundan bir ısırık daha aldı Dahyun.
Kendisine seslenilmesiyle Dahyun'a bakmış olan Momo, duyduğu cümleyle kaşığını geri bıraktı. "Nasıl ya? Derste oynamadınız herhalde?"
"Jongdae hastaymış, evdeydi. Bizim beden vardı, Minseok'un da dersi boşmuş."
Momo, Dahyun'un açıklamasından sonra somurttu. "Jongdae evde olmasa da girermişsiniz zaten."
"İyice bağımlı olduğunuzun farkında mısınız?"
Jeongyeon'un anne pozlarıyla elini beline koyarak konuşması ile aklıma Kyungsoo'nun söyledikleri geldi.
Jeongyeon olsam Junmyeon'u severdim çünkü tanıyabildiğim kadarıyla size anne gibi davrandığı zamanlar oluyor, Junmyeon'u bilirsin zaten. Az çok benziyorlar yani.
Dün beni aşırı derece sinirlendirmiş olsa da ensesiyle bile bakışabilmek için kafamı kaldırıp kantini taradığımda aynı benim gibi boş boş bakınan Junmyeon haricinde kimseyi göremedim.
Saçma sapan hareketler yaptığımı fark eden Sana, aynı benim gördüğüm kareyi gördükten sonra Junmyeon'u yanımıza çağırdı.
Başta biraz tereddüt etmişti ama yine de geldi yanımıza.
9 kız arasına oturmak tuhaf gelebilirdi ona. Normal.
Junmyeon oturur oturmaz sordum. "Neden kimse yok?"
Asıl sormak istediğim: Kyungsoo nerede?
"Minseok futbol antrenmanında, Jongdae okulda yok. Diğerlerini ben de bilmiyorum."
Tzuyu konuştu. "Jongin 3.dersten sonra kayboldu. Sehun ile bugün hiç konuşmadık."
"Ben de Yixing ile hiç konuşmadım." Mina yüksek sesle girdiği cümlesini ağlamaklı bir tonla devam ettirdi. "Ay nerede ki bunlar!"
"Bir şey söyleyeceğim." Chaeyoung gülerek konuştuktan sonra devam etti. "Bir ara kavgaya gidelim falan diyorlardı cidden gitmiş olmasın bu salaklar."
"Kuzuşuma salak demez misin?" diye bağıran Mina'ya gözlerimizi devirdik.
Jeongyeon yalvarır gibi konuşarak Mina ile alay etti. "Az Tzuyu ve Nayeon'u örnek al lütfen. Rica ediyorum."
"Nayeon, örnek alabileceğim birisi mi sence?" alayla konuşan Mina'ya ben gözlerimi devirirken diğerleri gıcık mırıltılarıyla ona destek vermişti.
"Üzerime alınmadım çünkü Kyungsoo kavgaya gitmez. Si-"
Cebimde titreyen telefonum, cümlemi kesmemi sağlamıştı.
Beni arayan Baekhyun'a çemkirdim.
"Neredesiniz siz gerizekalı?!"
Karşımdaki ses Baekhyun değildi. "Nayeon, ben Baekhyun değilim."
Sesini tanımadığımı mı zannediyorsun sen acaba?
Çemkirmiş olmanın verdiği pişmanlıkla yerimde dikleştiğimde, Baekhyun ile konuşurken bu hale gelmeyeceğimi bilen canım arkadaşlarım susarak bana dikkat kesilmişlerdi.
"Anladım onu."
Birileriyle konuştuğunu belli eden mırıltılar çıktığında kaşlarımı çattım. Garip bir şeyler vardı. Doğru bir şey yapıp yapmadığımdan emin olamasam da telefonu hoparlöre aldım.
"Telefonu hoparlöre mi aldın sen?" biraz sesini yükselterek sorduğu için kim olduğu anlaşılmıştı.
"Kyungsoo ya bu." diye safça bağıran Momo, sert bakışlarımız sonunda dudaklarını fermuardı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lucky One
FanficNayeon yeni sınıfına doğru yürüyordu ama o kadar heyecanlıydı ki pek ilerleyebildiği söylenemezdi. Sınıfa adımını attığı anda birisi ona kafa attı... İçeride Twicexo var girin ya.