40.Bölüm

217 28 40
                                    

Normal uyanma saatimden bir saat önce uyandığım ve üstelik geç kaldığımı sandığım için okula, zaten pek de geç gelmeyen birisi olarak, normal geldiğim saatten aşırı erken gelmiştim. Sınıfta bir iki kişi anca vardı geldiğimde.

Vakit geçirmek için her zaman yaptığım hareket olan camdan gelen geçeni dikizlemek, tek başına hiç eğlenceli değildi.

Hep Sana ile olmasına alışıktım ne yapayım?

Uzun süre kızlar gelmediği için kendime başka arkadaş aramak için koridorda aylak aylak gezerek,  attığım birkaç turdan sonra uzaktan Jongin'in sınıflarına girdiğini görmüştüm.

Sonunda işime yarayan bir insan evladı.

Jongin idare eder derecede muhabbetim olan birisi olduğu için yanına gitmemde sakınca olmayacağı için ben de arkasından girdim.

Sınıftaki tek tük birkaç kişinin hepsi Jongin'e bakarak fısıldaşıyorlardı.

Ne oluyordu be?

Önüne oturup kalkması için dürtüklediğimde boğuk sesi geldi.

"Her kimsen kafamı kaldırmayacağım. Boşuna dürtme."

"Herkes neden sana bakıyor?"

"Bir ara kafamı kaldırasım gelirse görürsün nedenini."

Ofladım. "Saçmalama da ne olduğunu söyle."

"Tamam ama abartı tepki verme."

"Hadi Jongin!"

Yavaşça kafasını kaldırdığında benim de ağzım aynı yavaşlıkta kendiliğinden biraz açıldı.

Her yönden ben dayak yedim diye bağıran bu suratıyla, cevap belli de olsa o saçma soruyu sordum.

"Ne bu halin?"

Cevap vermek için derin nefes aldığında gözleri birkaç saniyeliğine arkamda bir yerlerde takılı kaldığı için duraksamıştı.

O birkaç saniye içerisinde gerçek penguenim Kyungsoo sorgulayan yüzüyle Jongin'in yanına oturmuştu.

İkimiz de anlatması için Jongin'e döndüğümüzde nefes alıp konuşmaya başladı.

"Salak Sehun, sanaldan birileri Tzuyu ile olan fotoğraflarına yorum yapmış bu da gelen yorumlara delirmiş. Sanaldan kavgaları yetmezmiş gibi bir de yüz yüze edelim demişler."

Gözlerini devirdi.

"Teke tek diyor ama beyfendi kendisine güvenemediği için 'cungin lötfön bonomlo gol' diye yalvarınca dayanamayıp gittim gerizekalıyla."

Derin bir nefes verdikten sonra devam etti.

"Adamı tek başına görünce 'sin kıl
bin kınışıp gilirim' pozlarına girdi mal. İki saniye içinde dayak yemeye başladı. Yoldan geçen birisiymiş gibi kurtarayım dedim."

Elini alnına vurdu.

"Gerizekalı beni tanıdığını belli etti ve adam ikimizi birden dövdü."

Gülmemek için iki elimi de ağzıma bastırdım.

Kyungsoo destek verircesine elini Jongin'in omzuna koyduktan sonra gözlerini devirerek konuştu. "Sehun'un ipiyle kuyuya inilir mi hiç."

"Okula gelmez heralde." dedim hayal kırıklığı içeren bir sesle "gelseydi dalga geçerdim."

Jongin pis pis gülümsedi. "Akşam annem beni zorla okula gönderecek diye ağlıyordu, gelmiştir."

Lucky One Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin