-BU HİKAYE ALGILARINIZLA OYNAYABİLİR!-
"25 yaşına geldim, benimle yaşıt olmasına rağmen boyu uzun, aklı kısa, çocuk ruhlu biricik "arkadaşıma" çocuk bakıcılığı yapıyorum. Peki bundan şikayetçi miyim? Yio, ben işimi seviyorum ve size bir sır vereyim...
HEEEEEYYYYTTTT AÇIN ARAYI SALI... dur ya bu giriş böyle olmayacaktı. Burası yaşanmamış gibi baştan alıyoruz şimdi tamam mı?
LAN SİZ BENİ HİÇ Mİ ÖZLEMEDİNİZ ULAAAN?
BENİ, BENİ, KYUNGSOONUZ'U???
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Heh bu daha benlik bir giriş oldu, sizce de öyle değil mi? Nabersiniz ehehe? Beni soracak olursanız eh işte iç güveysinden halliceyim. 1 yıl falan oldu mu sizinle konuşmayalı? Olmamışsa bile en az o kadar olmuştur, sebebini merak ediyorsunuzdur inşallah, gerçi etmeseniz de pek küçük Kyungsoo'nun umrunda olmaz zaten bilirsiniz ben yine de anlatır geçerim yani.
Ben bir boklar yedim 👉👈(hani insanlar böyle bir şey açıklarken parmaklarını birbirine dokundurur ya heh işte ondan yapıyorum- Twice Cheer Up'taki Tzuyu'nun miyane derken yaptığı hareket)
Siz de kızacaksınız diye şey ediyorum ama sonuçta battı balık yan gider anasını satayım ya anlatıyorum.
Şimdi günlerden bir gün biz Jongin'le büyük bir kavga ettik, kavga dedimse çok bir şey beklemeyin. Aslında sessiz atın çiftesi pek olurdaki sessiz atlık denir benim yaptığıma. Bizim lisenin her sene belirli bir gün pilav günü olur, ki biz de her sene katılırız hiç kaçırmadan. Bu senekine de katılacaktık ama sonradan beklenmedik bir şey çıktı. Çok sevgili ortaklarımız olan Bay Kim ve Bay Kim nedenini asla bilmediğim bir sebepten dolayı kavga edip Çin'e gittiler ayrı ayrı. Annem ile babam da ikinci baharlarındaymış bilmem ne tekrar gezeceklermiş dünyayı gençliklerindeki gibi ona da tamam. Yani uzun lafın kısası şirketin bütün yükü bizim daha doğrusu BENİM üstüme kaldı. Avrupa'dan gelecek bir şirketle anlaşma imzalamamız gerekiyordu. Onların geleceği gün de pilav gününe denk geldi mi...... hadi bakalım al başına belayı Kyungsoo dedim. Çektim Jongin'i karşıma durumu anlatıyorum, şirkette onun odasındayız:
"Bana bak inler gibi konuşup duruyon yatırır masaya her yerini yalarım."
Elimdeki kalemi tam kafasına atacakken vazgeçiyorum ve daha da kışkırtmak geliyor içimden bu yüzden hafifçe dilimi gezdiriyorum kalem üstünde gözlerinin içine bakarak Jongin'in adem elması adeta twerk yapıyor.
"Aşkım niye kalemi yalıyorsun? Bende çok seveceğin bir şey var." deyip göz kırpıyor ayıcık. Ya benim de canım seni yalamak çekiyor şimdi yalan yok ama bunu sonraya bırakıyorum. Bunu uzatmanın bir anlamı olmadığını bildiğimden damdan düşer gibi söylüyorum.
"Hafta sonu pilav gününe gitmiyoruz Jongin."
Jongin önce yüzüme bakakalıyor, sonra arkasına yaslanıp kahkaha atmaya başlıyor. "Hahahahhahahaha iyi espriydi bitanem. Ama gidiyoruz."
