~Ashton çocuklarla stüdyoda işimiz çok uzun sürmüştü. eve geldiğimde ise saat ciddi anlamda çok geçti ve çok yorgundum. uyumadan önce Lena'ya bakmaya karar verdim. çünkü böyle yapardık, birimizden biri eve geç gelirse diğerini kontrol ederdi. uyuyordu, çok güzel uyuyordu.
parmaklarımın üzerinde sessizce odasından çıkmaya yeltendim. gözlerini hafifçe açarak ismimi söyledi. ismimin bu kadar güzel olduğunu bilmiyordum. "çıkıyorum Lena, sen uyu." yavaşça ve uykulu bir şekilde ellerini uzattı. "gitme Ashton." ellerini tutup yanına oturdum. uyanmıştı. "sarılabilir miyim?" bana masum gözlerle baktı. kafamı salladım. belime sarılıp kafasını karnıma koydu, saçlarını okşadım. "sen iyi misin?" burnunu çekti. çenesinden tutup yüzünü kendime doğru kadırdım. gözleri kızarmıştı. "noldu Lena? biri bir şey mi yaptı?" tekrar burnunu çekti ve elimi tuttu. "hayır, sadece yanımda kalmanı istiyorum, sana ihtiyacım var. belki sonra anlatırım. şimdi bana sarılır mısın? "
elini sıkıca tuttum ve parmaklarıyla oynamaya başladım. "sen bilirsin benim güzel kızım. istediğin zaman bana gelebileceğini biliyorsun zaten." derin bir nefes aldı. "o yüzden buradayım. uyumak istiyorum. "
ne zaman bir sorunu olsa bana gelirdi. bu hep böyleydi, çocukken bile. birbirimize sahipken başkasına ihtiyaç duymazdık. ne olduğunu öğrenmek için can atıyordum ama üzerine gitmek istemiyordum. "uyuyalım Lena. " yatağa daha çok yerleşip arkadan ona sarıldım ve saçlarına bir öpücük kondurdum.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
cinsellik içerir. - ertesi gün ~Lena bu derece kötü haberi aldığım günün ertesi nasıl bu kadar huzurlu olabilirdi anlamıyordum, bu sadece Ashton'un yapabileceği bir şeydi. sadece yanımdaki sıcaklığı bile içimi sevgiyle doldurması için yeterliydi. uyuyordu. kafamı nasıl meşgul edebileceğimi biliyordum ve Ashton'un da bundan zevk alacağını adım gibi biliyordum.
sessizce önümü bile dönmeden kalçamın arkasında kalan vücuduna doğru elimi uzattım. gri ince pijamasının üzerinden erkekliğini okşamaya başladım. nefes alıp verişlerinden uyandığını anlamıştım. bir süre okşadıktan sonra beni geceden sarmış olan sol kolunu yavaşça göğüslerime götürdü.
önü düğmeli pijamamın düğmelerini açtı ve soğuk elleriyle göğsümü avuçladı. sağ elini de çamaşırımın üzerinden kızlığıma getirdi. yavaşça okşamaya başladı. hala erkekliğini okşamaya devam ediyordum, artık dayanamıyordum. iyice sertleşmişti ve artık bokserına sığmıyordu. bokserını aşağıya indirip sertliğini elime aldım. sıcaklığı iyi hissettiriyordu. o da benim çamaşırımı kenara sıyırmıştı ve iki parmağıyla gel-gitler yapıyordu.
arkamı döndüm ve Ashton'un üstüne çıktım. bokserını çıkarttım ve onu öpmeye başladım. o da benim çamaşırımı ve gecelik olarak giydiğim, ona ait olan ince gömleği hızlıca çıkarttı. çırılçıplaktık. utanmıyordum, daha önce birbirimizi çıplak çok görmüştük, ki daha önce bununla ilgili deneyimimiz de vardı. bir yandan penisini okşarken diğer yandan da onu öpüyordum ara sıra da boynunu emiyordum, o ise gel-gitlerine devam ediyordu. birbirimizin dudaklarını ısırarak çekiyor, ateşli bir şekilde öpüşüyorduk. hiç konuşmamıştık ama ikimiz de inliyorduk. "g-geliyorum Lena." kısa süre sonra ikimiz de boşaldık.
bacaklarım hala titrerken kendimi onun yapılı vücuduna bıraktım. tenlerimiz birbirine değerken ağzını açtı "anlat.. " elimi ağzına götürüp susmasını sağladım. "lütfen sorma." kafamı meşgul edeceğini biliyordum, şu an tek düşündüğüm şey aldığım zevk ve yaşadığım huzurlu an'dı. elimi ağzından çekti ve avcuma ufak bir buse kondurdu. "sen bilirsin, zorlama yok. " yüzümü ona dönüp çenesini okşadım. "teşekkürler. hadi kalk, daha bizimkilerle buluşacağız." üstünden kalktım ve yatak örtüsünü vücuduma sardım. ellerini açarak "hadi ama Lena, görmediğim şey değil!" diye isyan etti. kıkırdadım. örtüyü yatağın üzerine atarak gardrobumdan giyeceğim kıyafetleri ve çekmecemden çamaşırlarımı çıkardım. sakince giyinmeye başladım.
"karşımda ilk kez giyiniyorsun." deyip yamuk bir şekilde gülümsedi. "eminim çıplak tercih ederdin, çocukların bundan haberi olmayacak Ashton." yataktan kalktı ve kapıya doğru yürüdü "tabi ki olmayacak, duş alacağım 10 dakikaya hazır olurum. eğer su tasarrufu yapmak istersen beklerim. bu arada, seni her türlü her şeye rağmen tercih ederim. " yavaşça kapımı kapatıp gitti.
arkasından seslendim "gelince bu çarşafı sen değiştireceksin! üzerindeki benim sıvım değil. " birkaç saniye sonra kapımı açtı ve parmaklarını göstererek "ama burada seninki var. " dedi ve parmaklarını yaladı ardından 'masum' bir sesle konuştu. "bak, ben seninkini temizledim. sen de benimkini temizlesen nolur yani?" bu hareketi bile bacak aramı sızlatmaya yetmişti. gözlerimi devirerek kapımı yüzüne kapattım.
