♣LAVANTA KOKUSU♣

24~Buruk Bir Çocuk

  Kerem'in dudakları arasından çıkan sözle şaşkınlıktan açık olan ağzı Kerem'in dudaklarıyla yeniden kapandı. Kazancının çoğunun sağlandığı yeri kendi için yakacak olması onu dumur etmiş olmalı ki bir süre karşılık veremedi genç adamın öpmelerine. Kerem'in kendini istemediğini düşünüp geri çekileceğini anladığında içinde yükselen ve henüz adını seçemediği duyguyla yavaşça karşılık verdi ona. Yumuşakça başlayan öpüşme Zeynep'in, Kerem'in dudağına yanlışlıkla dişlerini geçirmesiyle hız kazanmıştı. Zaten sıcak olan ortam Kerem'in onu duvar kenarında duran yatağa yatırıp üstüne çıkmasıyla daha da şiddetini arttırmıştı.

Zeynep'in eli Kerem'in tişörtünden içeri girip karın kaşlarını okşamasıyla üzerindeki tişörtü altındaki genç kadının yardımıyla bir tarafa sallamıştı. Zeynep de kendi tişörtünü çıkartıp umursamadan bir yere fırlattığında Kerem arzudan yanan gözlerini siyah sütyeninde gezdirdi belli bir süre. Dudaklarını göğsünün görünen yerlerinde gezdirirken elleriyle askılarını indirip omuzlarımdan başlayıp öpücüklerini sıralandırmıştı aşağı doğru. Zeynep doğrulduktan sonra iç çamaşırının kopçasını açıp ondan da kurtulmuştu.

Yeniden başını yastığa gömüp sol göğüs ucunu çekiştiren dudaklarla çarşafı sıktığı iki elinden birini kemerine getirirken Kerem elini üzerine koymuştu. Sağ göğüs ucunu diliyle yalarken sol göğsünü de eliyle işkence edercesine sıkıyordu. Dilini çizdiği hayalî bir yolla göbeğine kadar bedeninde gezdirirken diliyle etrafını yalarken Zeynep kendinden geçmiş bir şekilde inliyordu. Pantolonun düğmesini açıp üzerinden attığında çıplak bacaklarını boydan okşadı. Zeynep bacaklarını iki yana açarken Kerem'in burnunu kasıklarında hissetmiş ve "Kerem..." diye acı şekilde inlemişti ki bunun yanı sıra Kerem de inlemeye başlamış, iki elini kanca gibi kullanarak külotunu çıkartmıştı. Kerem'in kendini ona yaklaştırıp yapacağını anladıktan sonra buna dayanamayacağını düşündü ve başından tutarak kendine çekip öpüşme bahanesiyle onu yana attı ve üzerine oturdu.

Hâlâ pantolunu üzerinde olan Kerem altında zar zor nefes alıyordu. Kemeri çıkarttıktan sonra fermuarını da indirdi gözlerini tutkudan koyulanmış yeşillerle birleştirirken elini fermuarının içine gönderip üstünden hafif okşarken Kerem ne yapacağını şaşırmış şekilde hırlayarak kendini gererek ellerinin arasını sıkıştırdığı çarşafı buruş buruş etmişti. Zeynep'i ölesiye istiyor, lavantaları andıran kokusunu durmaksızın içine çekmek istiyordu. Genç adamın kendini kastıkça gerilen kasları genç kadına cazip gelirken Kerem de dayanamamış noktaya gelmiş olacak ki Zeynep pantolunu sonunda indirirken o da ayaklarıyla üzerinden çıkmasında yardımcı olmuştu. Zeynep'i sertçe altını çekerken yüz ifadesinden canını acıttığını düşündü.

"Özür dilerim. Çok acıdı mı?"

"Sorun değil. Devam edelim."

Kerem başını eğerek konuştu. "Zeynep eğer istersen duralım. Her şey bir anda ve henüz beni affetmeden yatağa girmemiz... Olacaklardan sonra pişman olursan benden nefret edeceksin, biliyorum." Zeynep onu dinlemeyip saçlarından tutup dudaklarına yapışırken Kerem kendini zorla çekerken dudaklarından çıkan şap sesi ikisini de bir sonraki öpüşmeye karşı savunmaz hâle getirmişti. Bu Zeynep miydi gerçekten?

"Zeynep iyi misin? Bir şeyin yok değil mi?"

Omuz silkti. "Bunları sonra konuşalım. Sırası değil. Buraya kadar gelmişken durmanı isteyecek değilim senden." Kerem kaşlarını çatıp gülerek "Bu garip değil mi sence de? Baksana, daha düne kadar dramatik bir filmin içerisindeyken biri kumandayı alıp bizi zapladı ve romantik filmin ortasına düştük." dedi.

"Kerem şu an hiçbir şeyi sorgulamayalım. Ânı yaşayalım."

Eli Kerem'in baksırına giderken Kerem'le birlikte çıkarttı. Genç kadının içine girmeye hazırlanırken geç bile kaldığını düşündü. Zeynep'in gözlerine bakarak içine girdiğinde aynı anda inlemişlerdi. Kerem inlemesini önlemek için dudaklarını sertçe genç kızın dudaklarına yapıştırırken gittikçe ritmini arttırmıştı. Zeynep kendini ona doğru iterken acının yanında hissettiği zevkle genç adamın sırtında çizikler bırakmıştı. Zamanı geldiğinde Kerem, Zeynep'in üzerinden çekilip yatağın kenarına boşalırken Zeynep de onunla birlikte gelmişti. Kendini soluk soluğa Zeynep'in yanına atıp başını sert gövdesine yaslamasını sağlamıştı.