"Getirin!"
Ronald Weasley yaka paça sürüklenerek karargah binasının geniş salonunun ortasına getirilirken tüm gözler onun üzerindeydi. Rookwood ve Nott, kızıl saçlı adamı omuzlarından tutup salonun mermer zeminine fırlattıklarında, Weasley morarmış gözüyle onlara baktı. Tüm Ölüm Yiyenler Ron Weasley'nin infazı için toplanmıştı. Geniş bir çember oluşturmuşlar ve silahlı çatışma esnasında yakalayıp getirdikleri Weasley'yi infaz öncesi iyice benzetmişlerdi. Sonuçta Granger, "Hayatta kaldıkları sürece istediğiniz gibi oynayabilirsiniz" demişti...
Barty Crouch, ortadaki Ronald Weasley'ye yaklaşıp karnına bir tekme savurdu. Weasley inleyerek olduğu yere çöktü.
"Ronald Bilius Weasley! Hakkındaki suçlamalar!" diye bağırdı Barty tüm salona.
"Hükümet bağlantılarını şahsi amaçlar için kullanmak. Bizim işlerimize çomak sokmak! Harry Potter'a yardım ve yataklık yapmak! Ve de bir puşt olmak!"
Ölüm Yiyenler hep bir ağızdan kahkahalarla eşlik etti Barty'ye. "Ve infazını ben gerçekleştirmek isterdim. Ne var ki bu onur aramızdan bir başkasına ait." dedi Barty elini kapıya çevirerek.
Tüm başlar birden arkadaki kapıya çevrildi. Marvolo ve Jean içeri muhteşem bir giriş yaptılar. Ölüm sessizliği vardı. İkisi de yan yana adeta parıldayan ölüm melekleri gibilerdi. Güzel birer yüz, kapkara birer kalp.
Marvolo kolunu Jean'in beline atmış, birlikte ortaya yürürlerken bakışlarının değdiği kişiler korkuyla hemen kafalarını önlerine eğiyorlardı. Tom Marvolo Riddle kimsenin gözlerinin içine bakmaya cüret edemediği bir adamdı. Ve şimdi o adam direkt Ron Weasley'nin gözlerinin içine bakıyordu sanki onu bakışlarıyla öldürmek istercesine.
Elini Jean'in belinden çekip önce ceketini çıkardı. Ardından beyaz gömleğinin kollarını dirseklerine kadar sıvayıp yüzüklerini bir bir parmağından çıkarıp Hermione Jean'e verdi.
Herkes Ron Weasley'nin infazını gerçekleştirecek kişinin Granger olduğunu düşünmüştü ama her nedense Riddle gibi görünüyordu onun ipini kesecek kişi. Bu yüzden çoğu kişi şaşkındı. Belki de Potter'ı istiyordu Granger.
Riddle başını Yaxley'e çevirdi. Corben hızlı adımlarla onun yanına gitti.
Riddle kemerindeki silahları çıkarıp Corben'e verdi. Ardından ona elini uzattı, "Muşta."
Ah, hayır. Ortalık fena halde kirlenecekti. Riddle en son birini muştayla dövdüğünde...hiç iç açıcı şeyler olmamıştı. Sadece kin güttüğü insanları silahsız öldürürdü Riddle. Ve belli ki Weasley'ye olan garezi çok büyüktü.
"Çözün." dedi dişlerinin arasından. Barty öne çıkıp çakısıyla Weasley'nin bağlı olan ellerini çözdü. Ardından bir çember oluşturdu Ölüm Yiyenler.
Bazıları Riddle'ı iş üzerinde hiç görmemişti. Adamın tekinsiz ama bir o kadar da muazzam bir yeteneği vardı.Weasley elleri çözülür çözülmez ayağa kalktı. İki elini yumruk yaparak Riddle'a meydan okurcasına baktı. Riddle'ın ise dudakları yukarı kıvrıldı ve düzgün beyaz dişleri bir gülüşle aydınlandı. Ama bu karanlık bir gülümsemeydi.
Weasley'nün bakışları kısa bir an Jean'e kaydı.
"Mione...Mione lütfen. Herm- "KÜT!
Weasley, Riddle'ın yumruğuyla yere yapıştı. Riddle o ismi tamamen söylemesine asla izin vermedi. Weasley bu beklemediği darbeyle yere yıkıldığında neler olduğunu idrak etmek için başını kaldırırken Marvolo beklemeden onun karnına bir tekme savurdu. Weasley bir çığlıkla iki büklüm olurken Ölüm Yiyen lideri adam yere çöktü ve Weasley'yi yakasından tutarak kendine çekti ve vurmaya devam etti. Bir! İki! Üç! Dört! Beş! Altı!
Riddle hızlı, sert ve arka arkaya darbelerle Ronald Weasley'nin suratını dağıtmaya devam ediyordu. Parmaklarına taktığı muşta Weasley'nin dudaklarını patlatıp, dişlerini kırarak yüzünü kandan görünmez hale getirene dek yorgunluk belirtisi göstermedi. On dakika önce tertemiz olan beyaz gömleği şimdiyse sıçrayan kızıl kanların desenleriyle kaplıydı.
Yaxley bakışlarını Jean'e çevirdi. Onun çehresinde bir duygu görebilmek için gözünü dört açtı. Buna rağmen bulduğu tek şey hissizlik oldu.
Soğuk.
Yüzü bir heykel gibi duygusuzdu. Gözleriyle tepeden bakarak Riddle'ın Weasley'yi dövüşünü değil öldürüşünü seyrediyordu. Bir anlık dudağının kenarındaki seğirme, gülümsememek için kendini tuttuğunu düşündürdü, Yaxley'ye.
Artık baygın ve yattığı yerde bir kan gölü oluşmaya başlayan Weasley'yi bıraktığında Riddle'ın gömleği tamamen bordoya boyanmıştı. Weasley'nim ayılması için Barty Crouch'un getirdiği buzlu suyu Weasley'nin kafasına döktüler. Riddle, haykırarak ayılan ve doğrulan Weasley'nin kulağına yaklaşıp fısıldadı, "Bu Jean'e yaptıkların içindi." dedi.
Yaxley bunun ne demek olduğundan tam emin değildi. Belli ki Granger'ın geçmişiyle alakalıydı. Diğer Ölüm Yiyenler Riddle'ın ne dediğini duymamıştı. Yaxley muştayı verdiğinden beri birkaç metre daha yakında kan gölüne.
Riddle ayağa kalktı ve elini uzattı Yaxley'ye. Corben hemen tabancasını çıkarıp ona verdi ve Riddle Weasley'ye doğrulttu. Ardından onun tam boğazına iki el ateş etti. Riddle'ın spesiyali. Kısa bir an kendi kanında boğulan Weasley'nin bakışları canlılığını yitirirken Riddle hiçbir şey olmamış gibi muştayı çıkarıp Yaxley'e geri verdi.
"Ortalığı temizleyin."Hemen ardından üzerindeki kandan sırılsıklam olmuş gömleğe aldırmadan bir kolunu Jean'e dolayıp salonu terk etti.
-4.1'in Sonu-
Sonraki bölüm Jean/Marvolo gelecek :)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
I Need a Gangster
Fanfiction(Tomione Gangster AU) !!! Yüksek miktarda Dark Hermione içerir !!! (Okuyunca neden böyle demeyiniz) Uyarı: Şiddet, olumsuz ögeler, rahatsız edici detaylar içerir. Yıl 1950lerin İngilteresi...İkinci Dünya Savaşı'nın yankıları sürmeye devam ederken s...