- 18 -

32.9K 1.8K 429
                                    

Bölüm 18 - Atmosfere düşen bir kuyrukluyıldız

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bölüm 18 - Atmosfere düşen bir kuyrukluyıldız

Haftalardır beklenen büyük gün sonunda geldi. Hayır, Çetin'i yatağa attığım gün değil, ablamın biricik sevdiği avukat bey ile tanışacağım gün. Bunu Çetin'e söylediğimde o da meraklandı ve benimle gelmek istedi. Böylece ablam, avukat bey, kınalı kuzum ve ben güzel bir mekanda öğle yemeği yemek için sözleştik.

"Gidelim mi?" dedim kapıdan girer girmez. Çetin hemen kol saatine baktı ve ayağa kalktı. İşi saat olan bu adam, düşündüğüm kadar dakik değil.

"Gidelim bakalım Naz Hanım," diyerek elimi tuttuğunda gülümsemem yüzüme iyice yerleşti. Çetin Bey bazen kalbimi hoplatıyor bu küçük hareketleriniz. Lütfen kalbime nazik davranın.

Asansöre binince ablama mesaj attım, hemen ardından başımu Çetin'in omzuna yasladım. Ona her gün biraz daha yaklaşıyorum ama tam olarak istediğim yakınlığa hala ulaşamadık. Elbette vazgeçmedim, çalışmalarım devam ediyor. Bazen kendimi tecavüzcü Coşkun gibi hissetsem de sorun değil.

"Bakalım ablamı kendine aşık eden adam kimmiş? Çok merak ediyorum."

"Çok zorlama adamı Naz."

"Buna söz veremem Çetin."

Asansör durunca dudağına bir öpücük bırakıp elini bıraktım ve dışarı çıktım. Çetin saniyeler içinde beni tekrar yakaladı ve bana sarıldı. "Bu öpüp kaçma huyu da nereden çıktı?"

Çok çekici değil mi ama? Kesinlikle deli ediyor seni o yüzden yapıyorum Çeto. Ona cevap vermeyip arabaya  bindim. Zaten cevap bekliyor gibi durmuyor. Acaba diyorum öpüp kaçmasam mı tam da şu an?

"On dakikaya gideriz."

Çetin bana göz kırpıp arabayı çalıştırdı. Ben de dudağımı ısırıp kapıya doğru yaslandım ve onu izlemeye başladım. Hey maşallah. Kimin sevgilisi işte şu duruşa, şu sürüşe bak. Yollar sürüşüne, Naz bakışına hasta be!

İçimdeki kamyoncu lütfen sus! Prenses de olsanız içinizde bir kamyoncu barındırıyorsunuz. O yüzden kamyoncu olunmaz, kamyoncu doğulur diye düşünüyorum.

Mekana ulaştığımız an ablamdan mesaj geldi. İçeride olduklarını söylüyor. Tam zamanında geldik. İşte bunu seviyorum, daha çok soru sorup, ecel teri döktürebilirim. Arabadan inip el ele içeri girdiğimizde ablamları bulmak oldukça kolay oldu. Her zaman cam kenarını seçer.

"Biz geldik!" diyerek etrafı canlandırdım. Ablam ve yavuklusu hemen ayağa kalktı. "Sen şey olmalısın," deyip sustum. Adı neydi? Ablam hiç adını söylemedi ki?! Çuvalladım mı yani!?

"Fuat," dedi avukat ve nazikçe beni kurtardı. Aferin, gözüm tuttu seni Fuat.

"Ben Naz. Sevgilim Çetin."

Herkes birbiriyle tanışıp el sıkıştı. Bu olay bana hep zor geliyor. Ne kadar çok insan varsa o kadar çok yoruyor çünkü. Yirmi kişiyle tek tek tanıştığım günler oldu.

Yüzyılın PrensesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin