Selam! Bu yıl sınava gireceğim ve sınava çok az kaldığı için bölüm yazamıyorum fazla. Sınav bitince hep yazarım büyük ihtimalle. Öptüm.
2 gün önce tatilden dönmüştük ve ben şu an nöbetteydim. İlk defa bu kadar zor bir nöbet geçiriyordum. Resmen gözlerim kapanıyordu. Ceyda yanıma geldi.
"Asel. Pek iyi gözükmüyorsun. İstersen git yat. Bugün sakin zaten ben buralardayım." Dedi. Dün Ceydayla konuşmuştuk. Yaptığı şeyden dolayı çok üzgün olduğunu, artık değiştiğini falan söyledi. Ceydaya kafamı sallayıp hemşire odasına geçtim. Saati öğrenmek için telefona baktım. 06.30. Az kaldı. Mesajlara bakınca Furkan'ın mesaj attığını gördüm.
Napıyorsun? (05.45)
Ceyda sayesinde hemşire odasına geçtim şimdi yatacağım biraz. Çok kötüyüm bugün. (06.31)
Tamam sabah alırım seni. (06.31)
Sen neden yatmadın? (06.32)
İşim var. (06.35)
İyice gözlerim kapanınca cevap veremedim. Yarım saat sonraya alarm kurup gözlerimi kapadım. Alarmın çalmasıyla gözlerimi zar zor araladım. 1-2 aydır kendimi hiç iyi hissetmiyordum. Hep halsizdim. Habire kemiklerim ağrıyordu, öksürüyordum ve sesim kısılıyordu. Alerjimdendir deyip geçiyordum ama çok uzun sürmeye başlamıştı. Koltuktan kalkıp saçımı düzelttim.
"Ceyda?"
"Efendim?" Öksürdüm.
"Çıkalım mı? Geldi mi Seldalar?" Dedim.
"Geldiler geldiler. Asel, bence sen bir doktora gözük?"
"Kızım bir şey olmaz bana." Dedim gülerek. O da güldü. Telefonum çaldı. Furkan arıyordu.
"Geldin mi?"
"Kapıdayım küçük." Gülümsedim. Hızlı adımlarla çıkışa doğru yürüdüm. Furkan arabadan inmiş ve arabaya yaslanmış beni bekliyordu. Gülümseyip el salladım.
Yine hızlı hızlı adımlarla Furkan'a doğru yürüdüm. Bir an önce eve gitmek istiyordum. Ama bir anda karnımın üst tarafına giren feci ağrıyla olduğum yerde kalıp ağrıyan yeri tuttum. Canım çok acıyordu. O an, bir şeyler oldu ve gözlerim kapandı.
Furkandan
Aselin kapıdan çıktığını görünce gülümsedim. Her zamanki nöbet saçını yapmıştı. Ama darmadağınıktı. Yüzü bembeyazdı. İyi olmadığını söylemişti zaten çok yorulmuştur diye düşünüyordum. Bana bakıp el salladı. Güldüm.
Telefonumun çalmasıyla cebimden telefonumu çıkartırken bir anda güvenlik Asel'e bağırdı. Kafamı kaldırıp Asel'e bakınca yerde gördüm onu.
"Asel?" Yanına koştum. Kafasını avcumun içine aldım.
"Asel? Güzelim?" Asel'i kucağıma alıp acilin o tarafa götürdüm onu. Acilde Emre vardı. Asel'i görünce yatırdığım sedyeye gelip kontrol etmeye başladı.
"Betül. Hemen tomografiye götür Aseli. Duruma göre de akciğer grafisi çekeceğiz." Hemşire kafasını sallayıp Asel'i tomografi odasına doğru yöneltti. Bende arkalarından gidip tomografinin kapısında durdum. Çok korkmuştum ona bir şey olmasından. Emrede 5 dakika sonra odaya girdi.
Sanki ameliyat yapıyorlardı anasını satayım! Kaç dakikadır çıkmamıştı Emre. Bir 5 dakika sonra Emre kapıyı aralayıp dışarı çıktı.
"Kendine geldi Asel." Derin bir nefes verip gülümsedim. Odaya girmek için adımımı attım ama Emre omzundan tuttu.
"Tomografiye bakarsak Asel kanser." Kafamı anında ona doğru çevirdim.
"Ne diyorsun sen?"
"Sadece tomografiyle emin olamayız. Birazdan akciğer grafisi çekilicek. Sonra bronkoskopi yapılacak. Ben ne olur ne olmaz onu biyopsiye de alacağım." Kafamı salladım.
"Ama %70 ihtimalle Asel akciğer kanseri."
Ne yapacağımı, ne söyleyeceğimi bilmeden 5 dakika olduğum yerde durdum. Öylece bekledim. Aseli en iyi yerlerde tedavi ettirecektim. Elini bırakmadan, yokluğumu çektirtmeden.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
collision || Furkan Korkmaz
Romance"Ya sen aptal mısın?" Dedim sinirle eline vurarak. "Aptal mı? Karşında Furkan Korkmaz var kızım. Senin yerinde olmak isteyen kaç kişi var biliyor musun?" Furkan&Asel