24.BÖLÜM

5.2K 195 135
                                    

Bu bölüm SevimMjde5 e ithaf edilmiştir.

Evet, şu an sorgu odasında bulunuyoruz. Yanii salonda. Hem babamın her an ortalığı karıştıracağını bilmek,hem annemin öldürücü bakışlarıyla karşı karşıya kalmak hemde karnıma giren sancılarla mücadele etmek hiç kolay değildi. Hamile bir kadınım ben...

Evet hamile olduğumu da hatırlattım, tamamdır.

"Anlatın! "

Hepimiz camın önündeki koltuğa diziliyken, annem, babam ve Fatma teyze tam karşımızdaki koltuklaydı. Tam bir sorgu odası ve 4 çok pardon 5 zanlı vardı. Bebeğimi unutamam.

Babamın sesiyle hepimizin gözleri Rüzgar'a döndü. Sabah uyandığında pek bir şey hatırlamadığını söyleyip benden bir ton azar yemişti. Olanları anlattığımızdaysa Damla'dan özür dileye dileye bitirememişti.

"Anlatacak bir şey yok baba. Akşam anlatılacak olanı anlattım. "

Hepimiz geri adım atacağını düşünürken, o daha da ileri gidiyordu. Koca yürekli kardeşim benim!..

" Ha, dediklerinin arkasındasın yani?"

Babam sahte bir şaşkınlıkla Rüzgar'ın gözlerine baktı. Rüzgar ise bacaklarını aralayıp ellerini dizlerinin arasında birbirine kenetledi ve bedenini ileri attı.

"Arkasındayım. "

Babam da kafasını sallayıp arkasına yaslandı. Fatma teyze ilginç bir şekilde hala sessizliğini koruyordu. Bu sanırım kıyametten önceki sessizlikti...

" Ne zamandan beri? "

Rüzgar aynı sakinlikle cevapladı.

" 6 yıldan beri... "

Babam kollarını koltuğa yayıp çocuklar duymasın Haluk'un meşhur oturuşunu sergiledi. Bende yavaşça arkama yaslanıp ellerimi karnıma doladım. Sıradaki soru bizeydi.

" Siz ne zaman öğrendiniz? "

Ateş'le kısa bir an göz göze geldik. Ardından önüne döndüm ve düşünmeden cevapladım.

" 6-7 ay önce... "

Tekrar sessizleşmemizin üzerine babam boğazını temizledi ve gözlerini Damla ile Rüzgar'ın arasında, gezdirdi.

" Birbirinizi seviyorsunuz ha? "

Samimiyetsiz gülüşü kulaklarımı çınlattığında yüzümü buruşturup bakışlarımı yere eğdim.

" LAN SİZ BENİMLE DALGA MI GEÇİYORSUNUZ?! "

Yerimden sıçradığımda Ateş'in elini omzumda hissettim. Derin bir nefes alıp gözlerini açtım.

"Böyle şeyin dalgası mı olur baba?!"

Aman Allahım, Urfa'lı olmasam 'ya yağlı yedin dilin kayayi ya da mermiden hızlı koşayisun' diyecektim. Ama Urfa'lıyım...

"BAK BİR DE CEVAP VERİYOR! "

" Ne yapayım! İnkar edip kızı ortada mı bırakayım! Seviyorum! Ne yapabilirim! Aşığım! Ne var bunda?! Neden akşamdan beri çok büyük bir suç işlemişiz gibi azarlanıyoruz biz?! Sen annemi kaçırırken, ablamı zorla evlendirip daha sonra hamile diye damadından kıskanıp eve almazken hiç bir şey yok;ben Damla'yı sevdiğimi söyleyince suç mu oluyor baba?! "

Babam sinirden kıpkırmızı olmuştu,ama Rüzgar'ın hiç geri adım atmak gibi bir niyeti yoktu. Bir bakımdan haklıydı da. Sonuçta aşık olmak suç değildi.

Beşik KertmesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin