Jisoo anlatımı
Jin beni kaçırdı! Direk arabayla etrafı koruma dolu bir villaya getirdi. Hayvan! Öküz! Ağzımı açsam ne söveceğim ama kendim yorulurum diye susuyorum.
"Jisoo! Aç mısın?!" Diye bağırdı aşağı kattan. Seni parlaçalayıp, kızartıp yiyeceğim o zaman doyarım demek vardı şimdi!
"Açım!" Dedim bende bağırarak. Hiç aç değilim falan diyemezdim. Aç mıyım açım!
"Peki! Ben birşeyler hazırlarım!" Dedi. Bu işime geldi ama. Jin çok güzel yemek yapıyor cidden. Bunun için bile ona aşık olabilirim.
Öff! O değilde ben Jin'i mahvetmeyecek miydim?! Yapacaktım,hatta aradan bazı kişileri de çıkaracaktım! Mesela Sharon'u!
Hastanedeyken gelip 'öldü mü sonunda' diye sormuş orospu! Gel de sikme denen durum oldu yani bu.
Kaçırıldım ben yaa! Aşağı inip biraz daha Jin'e sövme fikri çok cazip geliyor. Ve ben bunu yaparım.
Merdivenlerden hızlıca indim. Mutfağa girdiğimde hala beni fark etmemişti. O kadar ses çıkararak geldim insan hiç mi fark etmez?!
"Jin,senin cidden ağzına sıçmak istiyorum! Ne diye kaçırdın beni yaa! Ben sıkılırım burda! Piçsin! Öff ben şimdiden sıkıldım!" Diye hızlı hızlı söyledim. Genelde vokalim iyidir ama bazen içimden bir rapper çıkıyor.
Elinde kepçe ile bana döndü. Şuan çok komikti amaa!
"Onu da düşündüm. Kimseye birşey yapma diye kaçırdım ve beni affetmem için. Sıkılma konusunu birazdan konuşacağız zaten." Dedi ve geri döndü. Göz devirip of'ladım.
Ayaklarımı yere vurarak salona girdim. Koltuğa oturdum ve kollarımı bağladım. Kaşlarım çatıktı.
Mutfaktan kırılma sesi gelince endişe ile oraya gittim. Girdiğimde çökmüş tabak kırıklarını topluyordu.
"Namjoon'a mı özendim ne?" Diyip güldü. Ne kadar sinirli olsam da güldüm. Komikti çünkü. Bende çöküp toplamasına yardım ettim.
"Dikkat et." Dedik aynı anda. Ufacık bir kriz gelmiş olabilir ama direk geri gönderdim. Ah neyi inkar ediyorsam! Ölecek gibiyim!
Neyse elimdeki camları çöpe attım. O da aynısını yaptı. Birşey demeden geri salona gittim.
Bir süre sonra beni çağırdı. Masayı hazırlamıştı, açıkçası yine mükemmel gözüküyordu. Ben oturduğumda o da oturdu ve yemeye başladık.
Yerleştirmesine yardım etmemiştim ama kaldırmasına yardım ediyorum. Herşey bittiğinde ikimizde salona geçip oturduk.
Bir kaç dakika sonra konuşmak için ağzını açtı.
"Seni kaçırdım çünkü,beni ve başkalarını mahvetmeni istemedim. Aynı zamanda yaptığım büyük hatadan dolayı beni affetmem için. Diğer konuya gelirsek,seni kısıtlamak istemiyorum. Telefonunu vereceğim istediğin gibi dışarı çıkabilirsin.
Diğer herkes ile konuşalım. Benimle beraber kal. Şimdilik buraya -Baek'in 2. evine- getirdim ama sonrasında Seul'de ikimizin de evine yakın bir yere gidelim diye düşünüyorum. Kimseye zarar verme ve bırak lütfen beni affetmen için uğraşayım?" Sonunu sorar bir şekilde söylemişti.
Gerçekten düşünceli ve zekiydi. iyi ki ona aşık olmuşum dedim içimden. Bunu ona söylemeli miyim karar veremedim şuan. Aslında söylerim. Ben Kim Jisoo'yum!
"İyi ki sana aşık olmuşum Jin. Ama... Gerçekten çok kırıldım. Seni affetmek istiyorum ama kalbim çok acıyor ama yine de senin için atıyor acıyan kalbim..." Biraz duygusal konuştum sanırım fakat bunlar benim gerçek düşüncelerimin en kısa hali.
Başını eğdi ve konuştu "Ne kadar özür dilesem de bir işe yaramaz. O an ne yapacağımı bilemedim. Sharon'un dedikleri kafamı karıştırdı. Orada çöktüm kaldım sadece..." Dedi.
"Bir dakika Sharon mu?! O ne alaka?!" Dedim kaşlarımı çatarak.
"Sizin yanınızdan gittikten sonra dağıldık. Tek başıma giderken onun adamları yolumu kesti. Bayıldım sonrasında ise onu karşımda gördüm birşeyler söyledi ve ben ne yapacağımı bilemedim... Sonrasını ise biliyorsun..." Dedi. Sinirlenmiş miydim? Fazlasıyla!
Üzgünüm Jin ama çevremdeki herkese zarar veren birini başı boş bırakamam...
Ben bıraksam başkaları bırakmaz!—— Bölüm içinde olan——
"Irene ne yapacağız?! Jin, Jisoo'yu kaçırdı! Sharon belasını ne yapacağız?! Jisoo bırakırsa ne olacak?!" Dedi Nayeon ardı ardına bağırarak.
"O bırakırsa biz bırakmayız! Ve Jisoo'nun bırakacağını hiç sanmıyorum. Sakin ol!" Dedi Irene de ve yamuk bir sırıtış ile alaycı, aynı zamanda memnun bir şekilde gülme sesi çıkardı.
Nayeon'un, bildiği gerçeği başka birinden duyması onu rahatlamıştı.
Söyle bir şey var bu bölümün yarısı falan ve sonraki bölümün tamamı silindi. Bir ara zaten hesabınız bulunamadı falan dedi bana Wattpad. Hesabınız silinebilir diye bir bildirim falan da geldi. Ağlayacak duruma geldim.
Hayır fake hesap falan da değil niye silinme aşamasına geldi anlamadım. Silinseydi ama gerçekten ben bitmiştim. Bir daha hikaye okumak için bile gelmezdim buraya.
Neyseee ben şimdi arkadaşlarıma bölümü bitirdiğimi söylemeye gidiyorum ki sınırı doldursunlar ve bu bölümü okuyun. Ama diğer bölümü uzuun bir süre okuyamayabilirsiniz tamamı silindiği için.
Birşey daha, BEN ONE SHOT YAZMAYA BAYILDIM! BİR SÜRÜ ONE SHOT YAZARIM ARTIK EHEHE
20 oy 30 yorum
💜😘💙
ŞİMDİ OKUDUĞUN
You Left Alone | Jinsoo
Fanfiction"Beni nikâh günümüzde, nikâh masamızda yanlız bıraktın. Ve ben sadece bekledim. Ama ne oldu biliyor musun,sen gelmedin ve ben o gün, o masada öldüm Kim Seok Jin..." Bunları bu kadar sakin ama acılı söylemesi canımı çok yakıyordu. Ben,beni seven karş...