Varis Mafya

Bölüm 4

Başlıyoruzzz
Aha sıçtık dedim kendi kendime. Meraklı 8 gözle koça bakıyorduk.

"Hani şu aile odaları var ya onun birazcık değişik bir türünden sizin için bir tane var.( fazla devrik gibimsi ben azcık anladım umarım sizde anlamışsınızdır.d) Yapıcak bişi yok çocuklar böyle olması gerekiyor. Cam kenarı kızların,kapı kenarı erkeklerin. Bu da anahtar Miracım. Diğer anahtarlar odada." yanımızdan ayrıldı. Herkes mal mal bir birine bakmaya başladı.

"Ay yeter be yürüsenize" bavullarımı çekiştirerek yürümeye ÇALIŞTIM. Elimden bavulumun birini alan Berk'e tatlış tatlış baktım ve gülümsedim. O da bana gülümseyip yürümeye devam etti. Bu çocuğun azına sıçmış,hatta bütün takıma rezil etmiş olmama rağmen hiçbir tepki vermeden yardım etmesi çok garip.

Öteki bavulumun birini de Arda'ya vermiş diğerini de biraz zorlanarak kendim taşıdım. Napıyım kıyafetlerim ve ayakkabılarım için çok bavul gerekiyor.

Odaya geldiğimiz de Arda bavulumu bırakıp yanağımdan makas alarak odasına gitti. Ben de kapıyı açtım. Herkes tek tek içeri girdi. Berk bavulu odaya bıraktıktan sonra gülümseyip odasına gitti. Hep gülümsüyor bana. Bir de gamzeleriyle. Ben de gülümseyip bavulu kenara koydum ve kendimi yatağa fırlattım. Ardından
Melis de kendini benim yanıma bıraktı. Biraz tavanı izledik sonra birbirimize döndük ve kapı çaldı.

"Gell" Melis ayağa kalkıp üstünü düzeltti. Ben mal bu bakışı atıyorum tabi. Berk ile Yusuf içeri girdiler.

"Selam" koltuğa yayıldı Yusuf. Babanın odasıya zaten. Dal anasını satim.

"Selaamm" Allahım şu çocuğa biraz beyin lütfenn. Aşık olunca çok aptal oldu bu he.

"buyrunuz efendim neden gelmiştiniz?" Gülümseyerek söylemiştim ama pek de sevecen bir tavırla değil.

"havuza gidesimiz geldi. Arda size de söylememizi istedi. Biz de söylemeye geldik işte." Berk'in dediğini biraz düşündüm. O da kapıya yaslanmıştı.

"Tamam geliriz hazırlanmamız lazım" Berk kapıyı açtı Yusuf'u bekledi.

"Kalk siktir git lan." koşarak kaçtı. Hepimiz güldük.

"Hızlı olun"diyip kapıyı kapattı. Bavulumu açıp siyah bikinimi çıkardım. Plaj çantamı ve pareo çıkardım. Banyoya gidip giyindim bikininin üstüne pareomu giyip altına da kısa şortlarımdan giydim.

Sıra çantamda. İçine güneş losyonları ve kremleri falan koydum birkaç tane. Melis'de hazırlanınca kapıyı tıklattım.

"Gell"diye ses gelince kapıyı açtım. Hay ben senin kulaklığım yere düştü eğilip onu alırken kafamı hafif kaldırdım. Taş gibi bir vücut gördüm. Allah'ım tut beni. Bizde de var ama böyleyken başka güzelmiş he. Kafamı başka yere çevirip ayağa kalktım.

"Hadi gidelim." Tamam diyip ayağa kalktılar.

"Tişört falan giymiycek misiniz?" Berk ve Yusuf sırıtarak bana baktı.

"Niye öyle bakıyorsunuz ya sanki küfür ettik"

"Ne o kıskandın mı?" Berk'in sorusu ile gözlerimi devirdim.

"Tam olarak neyi?" Kimse bir şey söylemeyince odadan çıktım. 

Ardagilin odasına gittik. Arda odadan çıkıp hazırlanıp gelirim siz gidin demişti. Biz de asansöre doğru geçerken bi kız gelip Berk'in gözlerini kapattı.

"Bil bakalım ben kimim?" heyecanlı ve mutlu olduğu sesinden belliydi. Berk de tabi kız var durur mu? Sanmam.

"Ilgıncık" bu çocuğun 'cık' tiki var sanırım. Kız gözlerinden elini çekip boynuna sarıldı. Berk de çüş mübarek kızı sardı off bu aptal asansör niye gelmiyo ya. Kendi kendime söylendim.