İYİ OKUMALAR ARKADAŞLAR... SONUNDA BİR FİNALE DAHA GELDİK... REBEKAH VE BLAKE İLE İZLERE VEDA EDİYORUM... ELBETTE Kİ LANETLİ SERİSİ DEVAM EDECEKTİR... ZANNEDİYORUM Kİ 3 HİKAYE DAHA VAR... YİNE DE BİLEMEDİM ŞİMDİ... SONRA DÜŞÜNÜRÜM HER NEYSE... BOL KEYİFLER DİLERİM...
Durması gerekiyordu. Daha fazla bunu yaparsa işler hiç iyiye gitmeyebilirdi. Onu bir kere daha kaybetmeye dayanamazdı. Annesi yakan ateş ve Rebekah'ın güçlerini emmesiyle birlikte yere düşmüştü. Artık kimseye bir zarar veremezdi. Ancak Rebekah kendisine zarar veriyordu.
Havada asılı duran kadının önünde durdu. "Rebekah" ona bakmıyordu. Ona bakmasını sağlaması lazımdı. "Durmak zorundasın"
"Bana kızımın ölümünü izletti" diye haykırdı kadın. Sesinden gelen güç dalgası malikânenin sallanmasına neden oldu. "Onu öldürmekten zevk aldığımı düşünmeme neden oldu"
Yapabileceği pek çok şey vardı ancak hiçbiri bu kadar kötü olamazdı. Rebekah'ın anaçlığı çok güçlüydü. Ona kendi kızının ölümünü yaşatıp bundan kendisi gibi zevk aldığını düşündürtmek... Annesi kendi kuyusunu kazmak için pek çok şey yapmıştı. Ancak hiçbiri bu kadar kötü değildi belki de.
Blake gözlerini kapadı bir an. Yavaşça yukarı yükseldi. Rebekah onu bırakmazsa bir yolunu bulup kendisi bıraktırmalıydı. Hemen önünde durdu. "Rebekah" dedi. "Seni seviyorum. Lütfen bırak"
Böyle bir laf Blake Kuran'dan duyabileceğiniz bir şey değildi. Rebekah bunu bırakmak istemiyordu. Gözlerinden kanlar akmaya başladı. "Seni başka bir kadınla olmaya zorladı" diye inledi. "Çocuğumuzu öldürdü o"
Pek çok şey onun için şu anda tekrar yükseliyordu. Katlanmaya çalıştığı şeylerin hiçbiri kolay değildi ve hepsi Blake'i seviyor olmasından kaynaklanmıştı. Kendisi yüzünden katlanmak zorunda kaldığı şeyler kolay değildi. Rebekah, o zaman zayıftı her şeyi sineye çekmişti ancak şimdi gücü vardı ve bütün öfkesi dışarı çıkıyordu.
Bunu nasıl bitireceğini bilmiyordu. Haklı olduğu o kadar konu vardı ki söyleyecek bir şey bulamıyordu. Ancak işin ucunda onu kaybetmek vardı. Bir kere daha tarihin tekerrür etmesine izin veremezdi.
Başını yana çevirip hafifçe çevirip Judith'e baktı. Ne istediği çok belliydi. Judith başını sallayıp doğruldu. Şuan Rebekah herkesten güçlüydü ve bunun için tüm gücünü kullanması gerekiyordu.
Ellerini ileri uzatıp Rebekah'a baktı. Bir şeyler mırıldanıyordu. Büyü yapıyordu ancak Blake onun ne dediğini anlamayacak kadar Rebekah'a odaklanmıştı. "Bunu bitirmek zorundasın" dedi. Dikkatini kendisinde tutmaya çalışıyordu. "Onun güçleri hepimizi mahvetti. O güçler iyi bir şeye yaramaz"
"Yeni bir tanrıça olacak" dedi Rebekah artık sesi hem kendisininki hem de Elizabeth Vitkova'nın ki gibi çıkmaya başlamıştı. "Herkesin sevdiği ve korktuğu bir tanrıça"
Gerçekten de kontrolünü kaybediyordu. Annesinin güçlerini aldıkça ona dönüşüyordu. Elizabeth Vitkova, bu işin peşini gerçekten bırakmayacaktı. Onun bedenini almadan durmayacaktı.
Sevdiği kadının bedeninde annesinin ruhu...
Bundan daha berbat bir düşünce olamazdı. Blake buna izin vermeyecekti. İleri uzandı ve kadının omuzlarını tuttu. Judith, büyüsünü tam o anda tamamlamıştı. Üç ışıktan halka Rebekah'ın çevresini sardı ve onu sıkıca tuttu.
Rebekah'ın gözleri Blake'e dikildi. Kocaman açılmışlardı ve doğruca ona bakıyordu. O kahverengi gözlerinin çevresinde annesinin buz mavisi gözlerinin rengi belirmişti. O mavi, kahverengiyi ele geçirecekti. Belki de başından beri istediği buydu. Güçlerini onun içine aktardı ve Blake'in bedenini yakmasına izin verdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LANETLİ EVLİLİKLER 3- LANETLİ GEÇMİŞ
FantasiSessizlik uzun bir süre devam etti. Elbette ki onun varlığı muhteşem olurdu. Rebekah güçlü ve bilinçli bir kadındı. Ama... "Benimle yan yana durabilecek misin?" diye sordu en sonunda Blake. "Acı çekmeden" Genç kadın kollarını göğsünde birleştirdi ve...