EHON TodoMomo

18/ 🎆

My Hero Academia; Heroes Rising Türçe alt yazılı çıktı!
Link shototodorokim(instagram) hesabı bio'da.

.

"Shoto dur. Daha özgünlüğü ne bilmiyoruz diye bağırmıştım ama o duymamıştı ve koşmaya devam etmişti.

Biz de onun ardından ilerlemeye başlamıştık. Saniyeler içinde onu yakalayabilmeyi başarmıştı ama gördüğüm kadarıyla kız gülerek ona bir şeyler anlatıyordu. Kızın gözlerinde bir parlaklığın belirdiğini fark etmiştim.

Sözünü bitirdiğinde Shoto'nun sendelendiğini görüp daha hızlanmıştık ama neyse ki düşmemişti.

Ona doğru geldiğimizi görerek bir buz duvarı yaptığında öylece kalakalmıştım.

Nasıl yani?

"Noluyo ya?" diyen Tetsutetsu'ya dönüp "Kırabilir misin?" diye sorduğumda kafasını sallayarak buzları kırmaya başladı.

"Momo-chan" Tsuyu'nun seslenmesiyle ona döndüğümde uyumak üzere gibi duruyordu. Soğuk onu etkilemiş olmalıydı.

Onun için ısıtıcı battaniye oluştururken bir yandan da de olduğunu anlamaya çalışıyordum. O kızın özgünlüğü yüzünden olsa gerekti çünkü Shoto dersin ortasında böyle bir şey yapacak birisi değildi.

"Şimdi biraz daha iyi misin Tsuyu-chan?"

"İyiyim kero. Teşekkürler."

Tetsutetsu'ya tekrar döndüğümde duvarın çoğunu kırmış olduğunu gördüm.

"Bir dakika bekle Tetsutetsu-san. Sanırım bir planım var." planımı onlara anlattıktan sonra ikisi onaylamıştı.

Tetsutetsu son buzları da kırdığında tahmin ettiğim gibi saldırmayı bekliyorlardı. Kızla göz teması dan kaçınarak Shoto'ya döndüm. Bize karşı gard almıştı.

"Aynı takımda olduğumuzun farkındasın değil mi?"

"Üzgünüm sevgilim ama ben kırmızı takımdanım."diyerek kafasındaki mavi bandanayı gösterdiğinde taşlar yerine oturmuştu.

"Sen öyle san." mırıldanarak söylediğim şeyi sadece Tetsutetsu duyabilmişti.

Bize doğru gelen alevlerle önüme geçen Tetsutetsu "Alevlerine bugünlük geçit yok Todoroki." dediğinde ben de kendi işimi halletmek amacıyla Yokotawaru'ya doğru ilerledim. Oluşturduğum göz bağına bakarak gülümsemişti.

"Demek bu kadar erken anladın ha? Çok oyun bozansın Yao-momo."

(YOKOTAWARU ITO
özgünlük: doğruya yalan
Karşısındaki kişinin gözlerine bakarak söylediği herhangi bir doğru ona karşılıksız güvenilecek bir yalan hakkı veriyor.)

Onun dediklerine ben gülümsemiştim. Ne var ki ikimizin gülüşü de neşeden en uzak gülüşlerdi. Göz bağını gözüme bağladım.

"Yao-momo mu?" derin bir iç çekerek devam ettim "Yao-momo bana seslenirken 'arkadaşlarımın' kullandığı bir hitap biçimi. Ne yazık ki seninle arkadaş olacak kadar bir samimiyetimizin oluşacağını sanmıyorum."

"Arkaşın olmaya pek niyetli sayılmam. Bakalım gözlerin kapalıyken nasıl dövüşüyorsun."

Avucumda oluşturduğum tozu ona doğru savurduğumda kiremitlerdeki tıkırtı onun nerede olduğunu anlamama yetmişti. Sadece tebeşir tozu olsa bile onu başka bir şey zannederek kaçınması benim yararıma olmuştu.

Aklımdaki planı gerçekleştiren kadar onu oyalamam ve çatının kenarına getirmem gerekiyordu.

Kiremitlerdeki tıkırtı bana yaklaştığının habercisidi. Tekmesini havada yakalayak oluşturduğum halatı ayak bileğine hızla bağladığımda yere düşmüştü.