18.yatı

18.9K 1.6K 272
                                    

Kocasının sırtına dokunurak "Esma" diye uyarmasıyla kendine gelen kadın coşkuyla kayınvalidesinin elini tuttu, çekse de bırakmazdı artık, tutmuştu bir kere. Titreyen elleri ile önce çenesine sonra alnına götürdü

Onca şeye rağmen hiç nefret etmemişti bu kadından. Anneydi o, tabiki oğlunu kaybetmekten korkuyor kendi meşrebince korumaya çalışıyordu.

Dolu gözleriyle "hoşbulduk efendim" dedi. Keriman hanım kaşlarını çatarak tatlısert konuştu

- Sana kızım dediysem, senin de anne demen gerekir.

- N'nasıl uygun görürseniz anne.

Tarık şu an öyle mutluydu ki, iki kadını da kanatlarının altına alarak sımsıkı sarıldı.

- Güzellerim benim, çok mutlu ettiniz beni.

İkisinin başının üzerine de birer öpücük kondurdu. Onun da gözleri dolmuştu mutluluktan. Heyecanla babasına baktı.

Yahya bey oğlu ile yaptığı konuşmadan bu yana, sürekli karısını yumuşatmaya çalışıyordu, ama bu kadarını kendisi de tahmin etmemişti.

- Eh bu durumda bana da baba demen gerekir.

Esma hiç beklemediği yakınlık karşısında kendini mahcup hissetti. Daha bu sabah neler düşünmüştü bu aile hakkında.

- Teşekkür ederim baba.

Yahya bey kendisine "baba" demesine izin vermediği için, içten içe hep bir mahcubiyet taşıyordu zaten, şimdi rahatladığını hissetti.

- Ooo gelmişsiniz.

Funda verandadaki manzarayı çözmekte zorlandı. Herkes mutlu mutlu gülümsüyordu. Hadi anne basını, hatta Tarığı da anlardı ama bu kadın neye gülümsüyordu ki.

- Maasallah keyifler de yerinde? Bana sarılmak yok mu?

- Gel sana da ben sarılayım.

Kucağını açan babasını ikiletmeden sokuldu, hala annesi ve bu kadının Tarığın kolları arasında olmasını anlayamıyordu. Annesine sarılması normaldi, karısına neden sarılıyordu ki, aynı evden gelmemişler miydi? Annesi de neye bu kadar mutlu olduysa!

Keriman hanım oğlundan ayrılarak konuştu

- Ben mutfağa bir bakayım, sen de gelmek ister misin kızım.

Funda atıldı
- Yok anne, benlik bir iş yok zaten.

- Sen de gelebilirsin tabi, ben Esmaya sormuştum.

Funda tokat yemişten beter olmuştu.

- Sen öyle kızım deyince bana diyorsun sandım.

- Esma bize bir adım attı, ben de büyüğü olarak aradaki mesafeyi kaldırmayı uygun gördüm. Bundan sonra o da benim bir kızım.

Annesinin sözleriyle dehşete düştü Funda. Bu kadına karşı en önemli müttefiki annesiydi, ama onu da zehirlemeyi başarmıştı yılan kadın!

Tek kaşını kaldırarak anladığını belirtir gibi başını salladı. Tebrik edecek hali yoktu.

Çok geçmeden Kamuran teyze, Kızları Yağmur, Bahar, Baharın kocası Tevfik, torunu Alin bahçe girişinde gözüktü.

Esma bunun ilk sınavı olduğunu düşünüp Allah'a sığındı. Kocası ne kadar gergin olduğunu fark ediyordu. Şirkette olduğu gibi sıkıca belini sararak varlığını hissettirdi.

Önden gelen Kamuran teyze Esmaya sarılıp elini öptürdü, geç de olsa tanıştıklarına memnun olduğunu söylemeyi ihmal etmedi.

Bahar Esma ile hastaneden tanışıklıklarını hatırlatıp çok değişmiş bulduğunu söyledi.

SerencâmHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin