Sonsuz Olalım-Cemnis

51

cemal can'dan

can: nasıl buluşmak istiyor?

nisa: yüz yüze

can: gidicek misin?

nisa: gidip konuyu kapatmak istiyorum

can: peki o zaman... sana güvenim sonsuz

nisa gülümsedi.

can: ama bana söz ver çok dikkat ediceksin... 2 canlısın hem!

nisa: tamam söz 

can: bişey olursa ara

nisa: tamam... çocuklara dikkat et çıkıyorum ben konum atarım gidince

can: tamam canım

dudağından öpüp evden çıkmasını izledim. son kez öpücük atıp kapıyı kapattı. bende yukarı odaya çıkıp yatağa uzandım ve bişey olmasın diye dualar ediyordum. huzurumu berkanın telefonu bölmüştü. hemen açtım.

berkan: babako napıyosunuz?

can: nisa sercanla konuşmaya gitti-

berkan: LAN YETER BE YENİ BARIŞTINIZ YİNE Mİ AYRILCAKSINIZ?

can: salak mısın oğlum, ben dedim gitsin diye...

berkan: sen harbi gerizekalısın cemo

can: konuşup konuyu kapatmak istiyormuş onun için dedim hem gitme deseydim kavga ederdik sen bana güvenmiyor musun diye

berkan: o da doğru... neyse bahçe kapısından içeri girdik şuan sizin salondayız gel

can: tamam geliyorum

telefonu kapatmadan önce anırdı.

berkan: CEMO HADİ LAN AĞAÇ OLDUK

bende hemen telefondan cevap verdim.

can: Allah'ın değişiği çocuklar uyuyor

berkan: tamam pardon!

telefonu kapatıp aşağı indim ve selamlaştık. ardından salona oturduk. 

lale: sercanla buluşmaya gitti demek nisa

can: mecbur

berkan: lan ne güzel 1 senedir yoktu

o sırada lunanın ve denizin uyandığını gördüm kameradan.

can: çocukları getiriyim bekleyin

yukardan lunayı ve denizi alıp aşağı indim. mia onlar görünce heyecanla lalenin kucağından yere fırladı ve bana geldi. lunayı ve denizi yere bırakınca birlikte salondaki oyun alanında oynamaya başladılar.

can: nisa konuyu kapatmak için gidiyor

lale: ay bişey olmasın da...

Nisa'dan

kafeye girdikten sonra sercanı gördüm ve bıkkınlıkla onun olduğu masaya doğru ilerledim. beni görünce ayağa kalktı ve tokalaştık.

nisa: 1 senedir yoktun? niye geldin yine?

sercan: bak benim sana karşı hislerim değişmedi... bu gerçekten son bu konu hakkında konuşmamız olsun istiyorum-

nisa: bence de

sercan: çünkü artık kazanmak istiyorum bu savaşı!

nisa: pardon... ne savaşı?

sercan: seni