Bölüm 5 - YALAKALIK SÜREÇLERİ

2.1K 309 195
                                    

Aradan geçen bir hafta boyunca Xiao Zhan, sürekli Yibo'nun etrafında dolanmıştı. Her öğle arasında sırasına bir kutu içecek ve iki tane sandviç bırakıyordu fakat Yibo onu görmezden gelip tek başına yemek yemeye çıkıyor ve uzun süre gözden kayboluyordu. Başka bir gün Yibo'nun sürekli uyuduğunu bildiği için ona bir boyun yastığı almış lakin yine reddedilmişti. Onun yerine ödevlerini de yapıyor, dersten önce sırasına bırakıyordu.

Ama nafileydi.

Yibo hiçbir yardımını veya yalakalığını kabul etmiyor, onu görmezden gelmeye devam ediyordu. Çünkü Xiao Zhan bunları yaparken hep gizlice yapıyordu. Kimseye görünmeden, kimsenin dikkatini çekmeden...

Yibo onun kendisiyle görülmekten çekindiğini anlamıştı. Hoş, bu okulda arkadaş edinmek istemeyen ve gözlerden uzak "ezik" rolü yapan kendisiydi ama biri tarafından açıkça reddedildiğinde siniri bozuluyordu.

Onlarla görüşmek istemeyen kendisi olmalıydı, onunla görülmek istemeyen onlar değil.

Öte yandan Xiao Zhan artık bu jestlerle onu avlayamayacağının farkına varmış, taktik değiştirmeye karar vermişti. Öyle ya da böyle kendisini kabul ettirecekti. Biraz daha açık ve cesur olmaya karar verdi.

Öğle vakti zil çaldığında Xiao Zhan yanındaki arkadaşı Cheng'e dönerek "Siz yemekhaneye gidin, ben geliyorum." dedi ve hızla Yibo'nun sırasına yöneldi. Yibo uykulu gözleriyle başını masadan kaldırmış, bayık bayık ona bakıyordu. Tek kelime etmeden bakışmaya devam ederken sınıftan sesler yükselmeye başlamıştı.

"Oha! Xiao Zhan o çocuğun yanında ne yapıyor ki?"

"Arkadaş mı oldular acaba?"

"Saçmalama. Xiao Zhan nerede, o nerede... çok farklı seviyedeler. Birlikte olmaları imkansız."

"Xiao Zhan herkesle konuşur. Özel bir şey olduğunu sanmıyorum. Belki bir işi vardır. Yürüyün gidelim."

Sınıf kendi arasında dedikodu döndürürken Xiao Zhan dudaklarını dişlemeye başlamış, gergince Yibo'ya bakıyordu. Bir anda onun yanına gelmesi tabii ki insanları şaşırtmıştı. Ama bu konuda fazlasıyla düşünmüştü. Eğer hayaline ulaşmak istiyorsa kendisi de bazı fedakarlıklarda bulunmalıydı.

Hem Yibo kötü biri değildi. Sadece fazla sessiz ve ilgisiz biri olduğu için insanlar onu tanımadan yargılıyordu. Gerçi tanısalar da onu kaba ve uyuz biri olarak nitelendireceklerine emindi ama böyle bir şeyin olacağını sanmıyordu. Şimdilik Yibo'yu tanıyan ve onunla muhatap olan tek kişi kendisiydi. Bir süre arkadaş gibi gözükseler bir sorun olacağını sanmıyordu.

Gülümseyerek "Yemekhaneye birlikte gidelim mi?" diye sordu Yibo'ya üstten bakarak.

"Hayır."

Xiao Zhan onun böyle diyeceğini bildiği için hazırlıklıydı. "Şansa bak! Bugün menüde senin en sevdiğin yemek var kanka!"

Yibo kaşlarını çatarak yüzüne anlamsız bir bakış yerleştirdi çünkü Xiao Zhan bir anda yüksek sesle ve gülümseyerek ona yılışmaya başlamıştı. Kolunu onun omzuna atıp çekiştirerek ayağa kaldırırken sınıf onları merakla izliyordu.

"Ne saçmalıyorsun? He-hey... bırak kolumu."

Xiao Zhan gergince gülmeye ve ona kaş göz işareti yapmaya devam etti. "Hadi acele edelim, yer kalmayacak yoksa." Onu çekiştirirken Yibo çaresizce sürüklenmeye devam etti.

Zhuocheng olanları anlamsız bir bakışla izlemişti. Xiao Zhan ne ara o çocukla yakınlaşmıştı ve neden böyle garip davranıyordu hiçbir fikri yoktu. Yanındaki arkadaşlarını da yanına alarak Xiao Zhan'ın arkasından gitti.

fake loser || yizhanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin