3-Sadece Benimle

240K 8.7K 3.7K
                                    

Kısa bir zaman sonra geleceğimiz mekana gelip araçtan inip Ali'nin yanıma gelmesini beklemiştim araba da geçirdiğim gergin dakikaların ardından dışarıya adımımı atar atmaz derin bir nefes almış sakinleşmeye çalışmıştım ama ne fayda...

Aslı denen kızı yolmamak için kendimi zor tutuyordum ne hakla koluna dokunurdu hadi sen dokundun diyelim Ali niye kolunu çekmemişti aralarında birşey mi vardı diye düşünmekten içim içimi yiyordu Ali'ye sormamak için kendimi zor tutuyordum.

Aslı ve Ali de yanıma geldiğinde içeriye doğru adımladık ikisi birlikte önden gidiyorken ben gerilerinde kalmıştım beyefendinin beni beklemek aklına bile gelmemişti.

"Ali" dedim dönüp bana bakması için ya sesimi duymadı yada beni takmadı ama dönüp bakmadı ilk defa abi demeden seslenmiştim ve bunu umursamamıştı.

"Ahh.." diye yalandan inledim yüksek bir sesle ayağımı burkmuş gibi sendeleyip elimi bileğime sardım bu sefer beni duydu hızla yanına adımladı.

"Noldu, iyi misin?" endişelenmişti içten içe gülümsedim.

"Ayağım burkuldu." yavaşça doğruldum "İyiyim." adım attım acımış gibi yapıp sızlandım.

"Yürüyebilecekmisin, destek olmamı istermisin " koluna tutundum " İyi olur." beraber adımlamaya başladık yürürken gözü açılan bacağıma takıldı. Her zaman ki gibi ağzının içinde söylendi gene anlamadım. Aslı ise bana bakıyordu gözlerini kısmış bir şekilde sanırım ne yaptığımı anlamıştı olsundu ona göre ayağını denk alırdı benim olana göz koymaya kalkmazdı.

"İyi misin eve dönebiliriz, zorlanacak gibiysen" başımı ona kaldırdım "İyiyim Ali abi anlık bişeydi biraz sonra geçer topuklu giymeye alışık değilim o yüzden dengemi sağlayamadım ama geçer."

"Alışık değilsen niye giyiyorsun anlamıyorum zaten şu zımhırtıyı... " sana daha güzel gözükmek için diye düşündüm spor ayakkabıyla gelemezdim ya önümden yürüyen kıza bakınca platform topuklu giydiğini gördüm sanki düz tabanla yürüyormuş gibi rahattı, asla giyemezdim spor ayakkabılarım canımdı yeri gelince topuklu giymeyi de severdim yürürkende zorluk yaşamazdım.

"Seviyorum, hoş duruyor." birşey demedi içeri girdik arkadaşlarının olduğu masaya yöneldik.

Sandalye mi çekip beni oturttuktan sonra selam verdi arkadaşlarına yanıma oturdu. Bakışlarının odağında ben vardım Ali beni tanıştırdı. "Asya mahalleden arkadaşım."

"Merhaba" dedim gülümseyerek. Ali'nin yaşlarında olan biri "Merhaba hoşgeldin aramıza Mirza" adını söyleyip elini uzattı. "Hoşbulduk memnun oldum Mirza abi" gülümsedi onlardan daha küçük gösteren 25 yaşlarında sarışın mavi gözlü olan çocuk ilgiyle bana baktı.

"Merhaba, Tarık hoşgeldin" elini uzattı sıkacak sandığım için bende uzattım elimi tuttu çevirip üstüne bir öpücük bıraktı gerildim yan tarafımdan güçlü bir şekilde sandalyenin hareket ediş sesi geldi elimi çektim hemen Ali'ye baktım oda gerilmişti.

"Böyle güzel arkadaşların olduğunu bilmiyordum Ali" gözlerini benden hiç çekmeden.

"Gözünü üstünden çekmezsen bakacak bir gözün kalmıcak Tarık, yanımda ki kadına bakılmasından haz etmem" ortam gerilmişti.

Masada Aslı haricinde olan kız ortamı yumuşatmak için güzel bir ses tonuyla benimle sohbete girdi gergin hava biraz da olsa dağıldı adının Buse olduğunu öğrendiğim arkadaşıyla basit konulardan konuşmaya başladık diğer dörtlü kendi arasında muhabbet ediyordu iş ile ilgiliydi sanırım anlamıyordum ama sohbetimiz devam ederken Ali'nin soluğunu kulağımda hissettim nefesimi tuttum çok yakınımdaydı.

Büyük Adamın Küçük Kadını Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin