30-Duşa Kabin

182K 6.5K 3.2K
                                    

Merhaba🤗

Beni özlediniz mi? Ben sizi ve yorumlarınızı çok özledim. 🖤

Önce beğenip sonra başlayalım mı okumaya? 😊

Onun evinde, onun yatağında, onun ile dolu olan evinde yatağında uzanmış bir elim bana hediye ettiği kolyeyi parmak uçlarımla okşayarak ettiği itirafı düşünüyordum.

Seviyorum demişti ve ben bunu gözlerinin ta derinliklerinde görmüştüm. Daha önce hiç bakmadığı kadar sıcaktı bakışları.

Kalbimi eritebilecek kadar...

İç çektim. Güzel bir kahvaltının ardından bir telefon almış ve tüm keyfimiz kaçmıştı. Furkan'ın cezaevinden tahliye olduğuna dair avukatımız telefon etmiş, bilgilendirmişti bizi...

Sesli ve ağzının içinde Furkan'a ettiği binlerce küfürü ard arda sıralamıştı. Zor sakinleştirmiştim. Birimizin sakin kalması gerekiyordu. O da bu durum da ben oluyordum.

İşe gitmesi gerektiği için beni kendi evine bırakmıştı. Annemler yokken tek kalmamı istemiyordu.

Furkan ile ilgili endişeleri vardı ki endişelenmekte haklıydı. Serbest bırakılmıştı aklım bir türlü almıyordu bu durumu, nasıl olabilirdi? Denetimli serbestlik adı altında nasıl bırakılabilirdi?

İsteğim dışında kaçırmış ve darp etmişti. Bunun karşılığı olarak bir buçuk ay kadar kısa bir süre devlete göre cezasını çekmiş ve serbest bırakılmıştı. Bana yaptıklarından sonra elini kolunu sallayıp gezebilecekti. Adalet dediğin şey bu kadardı işte.

Umarım aklı başına gelmiş olup bir daha bana yaklaşmazdı. Furkan işe olan düşünceleri kafamdan def edip yattığım yerden doğruldum. Evinde ufak tefek olan dağınıklığı toparlayıpta uzanmıştım.

Tek yaşayan bir erkeğe göre oldukça titiz ve düzenliydi. Akşam için yemek hazırlamaya karar vermiş, kollarımı sıvamış mutfağına girmiştim.

Üzerimde onun t-shırtü ile oldukça rahat hissediyordum. Dolabını kurcalamış. Tavuk patates tarzı birleşler bulmayı hedeflemiştim ama ne yazık ki dolabı bomboştu. Ne yiyip içiyordu bu adam?

Telefonumda ki market uygulamasını kullanıp yemek yapabilmem için gerekli olan şeylerin ve adetim yaklaştığından dolayı tatlı isteğime engel olamadığım için bir kaç çikolata şiparişi vermiştim.

Kilonun canı cehenneme beni beğenen böyle beğenmişti. Artık ekstra bir dikkat etmemin de gereği yoktu.

Kısa bir sürenin ardından gelen malzemelerle kremalı tavuk, pilav ve salata yapmıştım. Zamanın nasıl geçtiğini bile anlamamıştım akşam olmuştu bile.

Çalan telefonum ile mutfaktan çıkıp salona ilerledim. Gamze arıyordu. Yüzümde ufak bir tebessüm ile açtım telefonu.

"Kuzum." dedi saniye kaybetmeden.

"Efendim bebek." diye şakıdım onun enerjisine uyucak bir enerji ile.

"Ne arıyorsun ne soruyorsun iyice hayırsız oldun bu aralar Asya sen aşk olsun." diye sitemini sunmaktan da geri kalmadı canım arkadaşım.

"Haklısın yavrum, çok çok haklısın. Telafi edeceğime emin olabilirsin."

"Hele etme de gör sen. Tüm triplerimi üzerinde kullanmaktan hiç çekinmem." kahkaha attım. Gerçekten trip yapmaya başladığı zaman hiç çekilmez oluyordu. Ve ben o tripleri yememek için elimden ne gelirse yapardım.

"Özledim seni yarın buluşalım. Hem anlatacak çok şeyim var. " dedim. Onunla konuşup rahatlamaya ihtiyacım vardı.

"Ben de özledim kuzu. Bence de artık buluşalım. Şey dicektim bir de..." kısa bir suskunluk yaşadı. Derin derin soluklandığını hissettim.

Büyük Adamın Küçük Kadını Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin