Selamlar canlarım bana cok kızmayın sizi ihmal ettim biliyorum kendimi bugünden itibaren affettiricem. 🥰
*************
Alpaya bu kaçıncı vuruşum bilmiyorum ama biraz daha vurursam omzunun aşınacagından emindim. Toplantı bitmişti ve calışanların yüzlerine bakılırsa istedikleri sonucu almışlardı. Onlar adına bende sevindim ama daha cok savaşın bir nebzede olsa rahatlamış olmasına.
Alpayı toplantının bitmesini beklediğimiz odada bırakıp oradan cıkıp savaşın odasına cıkmak İcin asansörü cagırdım. Asansöre bindim ve savaşın odasına cıkmayı bekledim.
Kapı acıldıgında tam ona seslenecektim ki sarışın genc bir adam ve yanındada benim prensimin oldugunu gördüm. İkisinin bakışlarıda beni buldu.
Sarışın adam bana dogru bir iki adım attı ve elini uzattı " erdinc " uzattıgı elini nazikce tuttum ve
"akşın" savaş bogazını rahatsızca temizleyip elimi cekmem icin işaret etti. Elimi yavaşca cektim.
"ee savaş beyin arkadaşı mısınız?"
Savaşla birbirimize baktık en sonunda savaş "levent beyin yegeni kendisi" erdinc denen adam tebessüm edip beni baştan aşagıya süzdü ve savaşa geri döndü.
"oldu o zaman tekrar görüşürüz bir gün akşam yemegine cıkalım." durdu ve bana baktı "kücük hanımda gelsin." savaş adama cevap verme geregi duymadan kapıyı işaret etti.
Adam hic bozulmadan asansöre ilerledi ve gözden kayboldu.
"Ayıp ettin cevap verseydin keşke."
Savaş kaşlarını catarak baktı bana ve
"cevabı hak eden biri degil." ona gözlerimi devirip büyük rahat koltuguna oturdum.
"hadi artık ne zaman azat ediceksin beni cok calıştıgım İcin çok yoruldum." dedim masumca.
Savaş iki adımda bana yaklaştı ve saclarıma bir öpücük kondurdu.
"seni azat etmeye niyetim yok"
"off o zaman gidelim hadi" dedim geri cekilerek. Bana acımış olacak ki kafa salladı ve ceketini alıp benim gibi asansöre bindi.
Arabaya binene kadar cantamı iki üc kere kontrol etmiştim.
"ne oldu akşın bişey mi unuttun?" diye sordu savaş.
"Bilmiyorum bişey unuttum ama ne unuttum, hatırlamaya calışıyorum. Neyse kuruntu yapıyorum herhalde."
Savaş arabayı hic olmadıgı kadar hızlı sürüp bizi hemen eve getirdi.
Arabadan inmeden beni öpüp geri cekildi ve "cok yorgunum duş alıp yatıcam istersen gece gelebilirsin yanıma" dedi göz kırparak. Elimle anlına vurup geri ittim onu ve arabadan indim.
Eve neşeyle girdim dans ede ede merdivenleri cıkmaya başladım. Tekerlenip düştüm ama caktırmadan bu sefer düzgün bir şekilde cıktım benim neyime dans ederek cıkmak zaten.
Tam odama girecektim ki alper geldi yanıma "akşın yemekten sonra oyun oynayalım ne dersin?" diye sordu.
Kafa sallayıp onayladım onu ve odama girip direk kendimi duşa attım. Keyfe 1 saat durdugum banyodan cıkıp üstüme eşortman takımımı giydigim gibi odandan cıktım.
Aşagıya inip masanın başındaki herkese teker teker selam verip yerime oturdum.
Masada büyükler arasında yine bir sessizlik bulutu hakimdi. Ananem "akşıncıgım bu ne neşe bu neşeni neye borçluyuz acaba bu halin cok daha sevimli." dedi gülerek.
"vallaha bilemiyorum bende nedense 2 saattir üstümde bir mutluluk var cözemedim bende."
"şirkette bişey unuttuğunu söylemiştin galiba unutman gereken bir şeyi unuttun ondan bu kadar mutlusun herhalde." dedi savaş takılarak.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ANSIZIN
ChickLitAkşın yıllar önce annesini kaybetmiş aile sevgisinden yoksun büyümüştü. Yıllarca babasının peşlerine taktıkları borclarla ugraşmış 18 yaşında genç bir kızdı. Ama bir gün karşısına çıkan bu zamana kadar varlığını bile bilmediği dayısı onun bu z...
