Yerimde rahatsızca kıpraştım. Gözlerimi zorla araladım ve yatagımda olmadıgımı anladım. Yerimden hızla fırladım bakışlarım etrafı hızlıca taradı. Bir yanımda alpay bir yanımda evren vardı ve burası ev degil ahırdı. Samanların üstünde yatıyorduk resmen.
Hızlıca dürttüm onları "kalkın ya baksanıza nerde uyumuşum rezillik."
Sırayla ilk alpay sonra evren kalktı.
Ben dün olanları hatırlamaya calışırken evren "napayım dün gece alper sizi benim başıma bıraktı ve bir kızın peşinden gitti sizde icip kendinizden gectiniz ve başıma kaldınız. Sarhoşken sizi iceri sokamadım bir daha sizinle ne icmeye gelirim ne başka yere her zaman bir olay yaşamak zorunda mıyız ya." diyerek sinirle kalktı ve ahırda cıktı.Alpay halinden memnunmuş gibi duruyordu. Ona hayırdır dercesine baktım ama hic oralı olmadan bana sırtını döndü ve
" ben az daha burda uyuyayım acayip güzel uyunuyor. " dedi.Onu orda tek başına bırakıp iceri girdim bende büyük halalar ve alper sofrada oturmuş keyifli bir şekilde kahvaltı yapıyorlardı. Alpere kötü bakışlarımı yollayıp odama cıkarken hala arkamdan söylendi.
"bunlarda sabah sabah ne yürüyüşmüş, sacma sapan adetler."
Odama girip üstümü degiştim ve aşagıya indim tekrardan. Tam sofraya oturduk evrenle yemek yiyecektik ki büyük hala nuran "ayşen gel sofrayı topla." dedi.
Bu kadın tam bir cadıydı "ama biz daha kahvaltı yapmadık." dedim sinirle bu kadına tahammülüm kalmamıştı.
"bu evin kuralları var sabah kahvaltısı saat 8'de yapılır. 8'de bu sofraya oturmayan daha kahvaltı yapamamaz." dedi oda bana inatla.
"kalk evren biz mutfakta bişeyler atıştırırız." dedim bende bu sefer sinirle. Kadın tam bir sorunluydu.
"mutfaktada yiyemezsiniz ögle yemegine kadar sabredin öglede yersiniz." dedi sinir edici bir gülümsemeyle. Ben bunun altında kalır mıydım. Ayaga kalkıp ellerimi masaya koydum, masada nuran cadısı ve ben dışında herkes nefesini tutmuştu.
"buna mecbur degilim, sen yemek vermiyorsan bizde dışarda yeriz." dedim ve evrenin elinden tuttuğum gibi masadan birazcık hırpalayarak kaldırdım.
Evren tüm havamı bozup yere düşmüştü ama umrumda olmadı sürükleyerekte olsa onu evden cıkaracaktım.
"bana bak siz bana emanetsiniz hicbir yere gidemezsiniz."
"aa bence aklı olan kimse sana birini emanet etmez baksana ac bırakıyorsun bizi. Böyle bir sacmalık olabilir mi bu kadar kötü biri oldugunuzu bilmiyordum. Ben burda kalmam." diyerek yukarı odama cıktım ve cantamı aldıgım gibi evden dışarı attım kendimi.
" kanka az bir dur ya sakin ol. " dedi peşimden koşarken evren.
" ne duru ya bu kadınla bu evin icinde yaşanır mı ne demek yemek yok size böyle bir zihniyet mi var. " dedim.
"haklısın ama yaşlı ya biz pek takmıyoruz onu evde kalmış bu huysuzlugu o yüzünden, ondan böyleymiş annem babaannemle dedikodu ederken duydum." gülmeme engel olamadım.
"bu huysuzlukla kim evlenir ki onla." diyerek yürümeye devam ettim. O sırada telefonum caldı arayan yasemindi caktırmadan telefonu actım.
"alo"
"kanka ben izin aldım dün mesaj attım hatta bugüne bilet aldıgıma dair ama görmedin herhalde."
"evet kanka ya dün biraz sorun yaşamışız görmemişim, kacta gidiyosun? " dedim evrene caktırmamak adına.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ANSIZIN
ChickLitAkşın yıllar önce annesini kaybetmiş aile sevgisinden yoksun büyümüştü. Yıllarca babasının peşlerine taktıkları borclarla ugraşmış 18 yaşında genç bir kızdı. Ama bir gün karşısına çıkan bu zamana kadar varlığını bile bilmediği dayısı onun bu z...