Dark Lord ~Jeon Jungkook

4

—Sen şaka yapıyorsun. Dedim bir kaç adim atıp kitaplıklara bakarken.

—Biliyorum aşık oldun dedi.

—Burası mükemmel bir yer. Ben burdan hayatta çıkmazdım dedim kitaplara ilerlerken. O kadar çok kitap vardı ki.

Çoğu eski kitaplardı. Eğer satmaya kalksanız muhtemelen zengin olurdunuz. Ancak bu aptallık olurdu. Özelikle Jungkook için. Zaten zenginlerdi.

Bu üç ciltlik kitap en az on bin dolar ederdi. En az.

Kitapları incelerken o da duvara yaslanmış muhtemelen kitaplarına zarar vermemem için beni inceliyordu.

—Şeytan ve büyüler mi? Diye sordum bir kitabı çıkarırken.

—Büyükbabam ilgiliydi. Hatta şeytanın yazdığına inanılan kitabı biliyorsun değil mi? Diye sordu.

—Evet biliyorum diye sordum.

—Onlardan biri ben de şuan. Büyükbabam öldüğünde özellıkle bana bıraktı. Açıkçası kitaplardan yalnızca biri gerçek. Bir mektup bırakmış. Basta kendisininkinin gerçek olduğuna eminmiş ancak yaptığı büyüler işe yaramıyormuş. Başka bir sırrı olduğunu düşünüyormuş. Tabi sırrı çözecek kadar uzun yaşamadı dedi.

Bana yaklaşıp kitabı buldu. Siyah ciltli kitabı elime bırakırken üzerindeki yıldızı inceledim. Oldukça kaliteli bir ciltti. Özellikle o yıllara göre.

Kitabı açtım. Sayfada parmaklarımı gezdirdim. Kâğıt aşırı kaliteliydi. O zamana göre bu biraz imkansız bir kaliteydi. Kitabı kulağıma yaklaştırdım. Sayfaları hızlıca geçerken sesi dinledim.

—Siktir Jungkook bu kesinlikle gerçek. Dedim ona bakarken.

—Kitabı ilk elime aldiğimda ben de aynılarını yaptım biliyor musun? Diye sordu.

Sayfaları çevirip granitürleri (resimleri) incelemeye başladım.

—Jungkook bunların elle çizildiği çok belli. Sahte olmasına imkan yok dedim.

—Büyüler işe yaramamış. Ben de seninle aynı fikirdeyim kesinlikle gerçek. Ancak diğer ikisine de bakmadan bir şey diyemem. Bu yıl lise bittiğinde ikinci kitabı bulmak için yola çıkacağım dedi.

Telefonumu çıkardım. Kitabı rafa açık şekilde koydum.

—9 tane ayin var. Ayinlerin hepsi granitürlerle aynı sayfada. Büyükbaban hepsini denemiş mi? Diye sordum.

—Açıkçası hayatı boyunca cesaret edememiş. Ölmesine yakın ilk ikisini denemiş. Başarısız olmuş.

—Benimle yapmak ister misin bilmiyorum ama kabul edersen seve seve yanında olurum. Diğerlerini de biz deneyelim mi? Diye sordum.

—Sen inaniyor musun? Diye sordu.

—Elbette inanıyorum dedim. Aniden kitapta sayfalar çevrilmeye başlarken saydığım kadarıyla 6. granitürde durdu.

Ikimizde nefesimizi tutmuş kitaba bakıyorken o bir adim attı. Kitabı eline alırken resmi inceledik.

—Tamam bunla başlayabiliriz sanırım dedi.

—Öncelikle bir sakinleşmem gerekiyor sanırım dedim.

Derin bir nefes alırken ona yaklaştım. Arkasıda durup omzunun üstünden kitaba baktım. Birazcık korkmuştum.

Kafasını çevirip bana baktığında güldü.

—Şuan fazla tatlısın dedi.

—Iltifat kaldıramıycak kadar korkuyorum dedim ellerimle omuzlarını tutup parmak uçlarına çıktım.