Zar zor kendimu bıraktığım salondaki koltuktan kalkarken yüzüm kasılmıştı. Bir elim kalbimde dururken kapıya ilerledim.
Derin bir nefes alırken bunun kötü bir fikir oldugunu kalbimde keskin bir acı hissettiğimde farketmiştim.
Bedenimi dikleştirirken yüzümdeki ifadeyi sildim. Kapıyı açıp gülümsedim.
—Tanrım. Çok kötü görünüyorsun. Iyi misin? Hasta mi oldun? Diye sordu eli alnıma gidip ateşime bakarken Seolhyun.
—Buz gibisin Hyuna. Buna rağmen nasıl terliyorsun? Diye sordu.
—Aç mısın? Yemek yiyelim mi? Diye sordum.
—Hastaneye gidelim Hyuna dedi tek eli kolumu tutarken.
Arkadan Jungkook geldiğinde halsiz gözlerimi onunkilerle birleştirdim. Bana anlamazca bakarken Seolhyun arkasına dönüp kime baktığıma baktı.
—Ah Jungkook. Merhaba dedi.
—Götür onu Jungkook. Iyi değilim dedim.
Elim tekrar kalbime giderken eğilerek öksürmüştüm.
Eli anında kolumu tutup beni kendine çekerken koluyla beni sardı.
—Hyuna neyin var? Diye sordu o da benimle birlikte eğilirken.
—Yalnızca dediğimi yap. Ben dinleneceğim. Dedi.
—Hyuna iyi misin? Ne oluyor? Kendim gidebilirim dedi Seolhyun.
Zorla yutkunurken zincir sesini duyuyordum. Seolhyun'un bağrışları kulağımı doldururken kendimi zar zor koltuğa attım. Önüme gelen saçları tek elimle zar zor yüzümden çekip kesik nefeslerimi sürdürdüm.
Jungkook tekrar merdivenlerden çıkıp yanıma gelirken kapı tekrar çaldı.
—Soobin gelmiştir. Onu da zincirle gitsin dedim yan dönüp bir elim hala kalbimin üzerindeyken dizlerimi kendime çekip cenin pozisyonuna geçtim.
—Dark lord aşkına anlat bana Hyuna dedi Jungkook.
Tekrar öksürürken kapı ikinciye çaldı. Jungkook gidip kapıyı açarken muhtemelen şaşırmıştı.
—Merhaba. Dedi nazikçe.
—Soobin olmalısın. Gel benimle dedi Jungkook.
Ardından bodruma indiklerini ve çok geçmeden Soobinin çığlıklarını duymuştum. Kesinlikle onları uyutmalıydık. Uke erkeğin çığlığı da hiç çekilmiyordu. Eşcinsel olduğunu nasıl farketmezdi anlamıyorum.
—Başka gelecek kimse yoksa artık seninle ilgilenebilir miyim? Diye sordu Jungkook yanima gelip çömelirken.
Terli saçlarımı elleriyle topladı ve tek eline tutarken yüzüme eğilip dudaklarını bastırdı alnıma.
—Buz gibisin Hyuna ne oluyor? Diye sordu.
—Sadece bir süre idare et Jungkook. Seni kurtardıktan sonra bunun nedenini açıklayacağım söz veriyorum dedim.
Tekrar öksürmeye başlarken doğrulmaya çalışmıştım. Jungkook da yardımcı olurken ağzımdan akan kan beyaz yere damlamıştı.
—Hyuna. Neden? Diye sordu Jungkook. Sanki o da benimle birlikte acı çekiyor gibi çıkmıştı sesi.
—Her şey yaşanıp bittiğinde anlatacağım Kook. Şimdi dinlenmem gerek. Dedim elim kalbimde oturduğum yerden kalkarken.
—Seni yıkamamı ister misin? Diye sordu.
—Bunu yapabilir misin? Diye sordu.
—Buraya gel bebeğim diyerek beni kucağına alırken merdivenlerden çıkmaya başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dark Lord ~Jeon Jungkook
FantasyŞeytanın yazdığı iddia edilen bir kitapta kesinlikle önlerine çıkan ilk ayini yapmamalılardı.