27.Bölüm: Sen gittin, Ben bittim.Gözlerimi korkuyla açtım. Yakın bir yerden silah patlama sesi duydum. Arkamı döndüğümde hiç bir şey yoktu. Zaten her yer ağaçlıktı. Görünen sadece bizim evdi. Bizim ev...
Bisikletimi almadan koşarak eve doğru gidiyordum. Aklıma gelen düşüncelerle kendime korku içinde korku yaratıyordum.
"Allahım lütfen düşündüğüm şey olmasın lütfen" diye tekrar ediyordum.
Eve geldiğimde kapıyı açıp bahçeye girdim. Gördüğüm manzarayla olduğum yerde durdum. Gözlerimden yaşlar akmaya başlamıştı. Berk yerde yatmış iki adamda onun başında dikiliyorlardı.
"Berk" diye bağırınca adamlar bana döndü ve koşarak uzaklaştılar. Ben de koşarak Berk'in yanına gittim. Gözleri kapalı bir şekilde yerde uzanıyordu. Kanaması vardı. Kalbinin az altında.
"Sevgilim aç G-gözlerini hadi. B-bak ben B-burdayım nolur aç gözlerini" ağlamaktan zar zor konuşuyordum. Bi annem ve babam yoktu. Abimle de konuşmuyordum zaten. Berk'te giderse benim hiç kimsem kalmayacaktı.
Hemen ambulansı aradım adresi verip, Berk'in kanayan bölgesine bastırmaya başladım. Çok geçmeden ambulansın sesi duyulmaya başlamıştı.
"Lütfen beni bırakma sevgilim, lütfen. Sen de gidersen yaşayamam" ambulans geldiğinde sedyeye bindirip arabaya götürdüler. Arkalarından bende bindim.
-" Nasıl vuruldu?" Diye soruyorlardı. Cevap vermiyordum. Tek düşündüğüm onun yaşamasıydı.
"Hanımefendi?" Diyince irkildim."B-ben bilmiyorum. E-eve geldiğimde V-vurulmuştu" diyip daha çok ağlamaya başladım. Telefonum çaldığında Pamir'in aradığını gördüm. Hemen açtım.
Pamir "güzelim napıyorsunuz?" Diyince hıçkırarak ağlamaya başladım. "Ada neden ağlıyorsun?" . "Ada cevap ver"
"P-Pamir B-Berk v-vuruldu" dedim tek seferde. "Hastaneye gidiyoruz" diyip hangi hastane olduğunu söyleyip telefonu kapattım.
Elini tuttum Berk'in. Yalvarırcasına beni bırakma diyordum her seferinde. Hastaneye geldiğimizde hemen ameliyata aldılar. Kapının yanına çöküp ağlamaya başladım.
"Lütfen beni bırakıp gitme sevgilim. Lütfen"
Pamir "Ada" Diyince kafamı kaldırıp ona baktım hepsi koşarak benim olduğum yere geliyordu. Ayağa kalkıp gelmelerini bekledim.
"O-ona bir şey o-olursa yaşayamam Pamir" dedim kısık bir sesle.
Pamir "şşş hiç bir şey olmayacak ona" diyip beni kolları arasına aldı. Sıkıca sarıldık birbirimize Ama benim aklıma gelen Berk'in bana sıkıca sevgi dolu bir şekilde sarılmasıydı.
Hala şiddetli bir şekilde ağlıyordum. Başım dönmeye başladığında Pamir'e tutundum. Bir şeyler söylüyorlardı ama hiç bir şey duramıyordum. Bilincim kapanmıştı adeta.
"İyileşmişsin" dedim. Ona bakıp. Ama nasıl ben neden hatırlamıyordum.
Berk " ne iyileşmesi güzelim. Hastalanmadım ki" dediğim korku içinde ona baktım nasıl yani bi kabus mu görmüştüm. "Sanırım kabus gördün. Ben iyiyim sevgilim" dediğinde sıkıca sarıldı bana.
"Beni hiç bir zaman bırakma olur mu?" Dedim kısık bir sesle.
Berk "seni hiç bir zaman bırakmayacağım" diyip öptü beni.
Sıçrayarak uyandığımda bir odada olduğumu gördüm. Berk neredeydi.
"Berk nerde?" Diye sorunca Pamir'in burda olduğunu gördüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÖZEL ALTINTAŞ KOLEJİ
RandomHiç istemediğiniz bir şehire, okula götürülseniz ne hissedersiniz? Babanızın işleri yüzünden doğup büyüdüğünüz şehirden ayrı kalacaksınız ne yapardınız? Babanızla mı giderdiniz yoksa tek başınıza mı kalırdınız? Ama Ada'nın böyle bir seçeneği yok çü...